AP genişlemeyi tartışıyor

Avrupa Birliği Komisyonu’nun Türkiye ilerleme raporunun ardından, Türkiye bu hafta iki değişik rapor kapsamında bir kez daha Avrupa Parlamentosu’nun gündeminde. İlk rapor, Avrupa Birliği Komisyonu’nun genişleme stratejisi belgesine yanıt niteliği taşıyor. Parlamentonun dışişleri komisyonunun Hıristiyan Demokrat etiketli Alman başkanı Elmar Brok tarafından kaleme alınan bu raporda Avrupa Birliği Komisyonu’ndan 14-15 Aralık’ta düzenlenecek Avrupa Birliği zirvesi öncesinde, Türkiye’nin limanlar konusundaki yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde nasıl hareket edilebileceği konusunda net tavsiyelerde bulunması isteniyor. Strasbourg kulislerindeki gözlemciler Parlamento içinde Türkiye’nin üyeliğine karşı olan grupların bu yolla Komisyon üzerinde baskı oluşturmaya çalıştıkları görüşündeler. Aynı raporda Ankara’dan yıl sonuna kadar limanlar konusundaki yükümlülüklerini yerine getirmesi de isteniyor.

12 Aralık tarihinde Strasbourg’da oylanacak raporda, Avrupa Birliği’nin bir anayasaya kavuşmadan bundan böyle genişleyemeyeceği; Avrupa Birliği Komisyonunun ise bundan sonraki genişleme öncesi yapılması gerekenler hakkında ciddi analiz sunamadığı ve sürecin mali yönüne yeterince önem vermediği görüşleri de savunuluyor.

Hazmetme kapasitesi

Parlamentonun anayasal işler komisyonunun gündeminde ise Avrupa Birliği’nin hazmetme kapasitesi var. Komisyonun Finlandiyalı Hıristiyan Demokrat üyesi Alexander Stubb tarafından hazırlanan bir raporda, hazmetme kapasitesi teriminin entegrasyon kapasitesi olarak değiştirilmesi öneriliyor. Entegrasyon kapasitesi kavramı; ‘Avrupa kurumlarının etkin karar alabilme ve işleyebilme’, ‘genişleme süreci sonrasını finanse edecek kaynaklara sahip olma’ ve ‘politikalar geliştirebilme ve politik hedeflere erişebilme’ olmak üzere üç ana başlık altında tanımlanıyor. Raporda, bu amaçla gelecekteki genişleme süreçleri öncesinde AB içinde gerçekleştirilmesinin şart olduğu belirtilen 17 kurumsal reform sıralanıyor.

Rapor, kurumsal reformlara ek olarak, AB’nin mali çerçevesinin, genişleme süreci de dikkate alınarak gözden geçirilmesini, bazıları 50 yıl önce belirlenmiş AB politikalarının küresel dünyaya uyarlanmasını ve AB ile üyelik perspektifi olmayan ama imtiyazlı ortaklık kuracak ülkeler için Avrupa Komşuluk Politikası’nın kuvvetlendirilmesini de öneriyor.

Maraş ve Magosa

Avrupa Parlamentosu’nda bu hafta Kıbrıs konusu da gündemde. Parlamento, dilekçe komisyonunun girişimi üzerine, Kuzey Kıbrıs’ta yerleşime kapalı Maraş bölgesi ve Magosa limanı hakkında Avrupa Birliği Komisyonu'ndan görüş isteyecek. Bu çerçevede Komisyon'un genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn’in, 16 Kasım Perşembe öğleden sonra Avrupa Parlamentosu genel kurulunda Kıbrıs konusunda gelinen son noktayı aktarması bekleniyor.