1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

020210 Iran Menschenrechte

3 Şubat 2010

Avrupa Parlamentosu milletvekilleri ve insan hakları kuruluşlarının temsilcileri Brüksel’de basın toplantısı düzenleyerek, baskılara tepki gösterdi ve uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırdı.

https://p.dw.com/p/Lq3r
Fotoğraf: AP Graphics/DW

İran’da rejim muhaliflerine yönelik baskılar, idam cezalarıyla sürüyor. Haziran’daki tartışmalı Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında kitlesel gösterilere katılan İranlı eylemcilerden 9'una daha idam cezası verildi. İran Adalet Bakanlığı, rejim karşıtlarıyla bağlantılı olduklarını öne sürdüğü 9 kişi hakkındaki idam cezasının kısa süre içerisinde infaz edileceğini açıkladı. İran'da geçtiğimiz hafta da monarşi taraftarı bir gruba üye oldukları gerekçesiyle iki siyasi muhalif idam edilmişti.

İran’da haziran ayında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra muhalifler aylar süren protesto gösterileri düzenledi. Ancak rejim muhaliflerinin karşı karşıya kaldığı baskılar, hapis cezaları, hatta idam tehditleri uluslararası kamuoyu tarafından fazla dikkate alınmadı.

Gazeteciler Federasyonu'ndan talep

Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ) Genel Sekreteri Aidan White, İran’da 47 gazetecinin, Batı kriterleri ile değerlendirildiğinde hiç bir suç işlemedikleri halde, hapiste tutulmaya devam ettiğini kaydetti. İran hükümetinin, ‘rejim aleyhinde propaganda yaptıkları' gerekçesiyle bu gazetecileri gözaltına aldığını belirten White, bu baskıcı tutumun sadece gazetecilere yönelik olmadığını şu sözlerle ifade etti: “Bugün dünyaya baktığınızda şunu görüyorsunuz: Hangi ülkede medya baskı altındaysa, gazeteciler tutuklanıyorsa, söz konusu olan tüm insan hakları savunucularına yönelik baskıdır. Onların kavgası, tüm toplumun baskı altına alındığının bir işareti. Bu toplum, yani öğretmenler, ulaşım alanında çalışanlar, sokaktaki insan, yine de ellerinden geldiğince değişime katkıda bulunmaya çalışıyor.”

White, Uluslararası Gazeteciler Federasyonu’nun İran’daki bürosunun uzun zamandır kapalı olduğunu da sözlerine ekledi. İran’da hükümetin uygulamalarına karşı çıkan her kişi, bunun doğurabileceği ağır sonuçları da göze almak zorunda. Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) Genel Sekreter Yardımcısı Jaap Wienen, İran’da hükümete yönelik tepkinin büyüdüğünü ve normal vatandaşlar arasında da yayıldığını belirtiyor. Wienen, “İşçilerin giderek daha fazla inisiyatif aldığı gözleniyor. Artık bu tür baskıları kabul etmek istemiyorlar. Örneğin polis göstericilerin üzerine su tazyikli su sıkılması emri verdiğinde, buna karşı çıkan itfaiyeciler oldu. Tabii ki bunun bedelini ödemek zorunda kaldılar ve işten atıldılar" diyor.

"AB ülkeleri daha fazla detsek vermeli"

Ocak ayında Avrupa Parlamentosu parlamenterlerinden oluşan bir heyet, İranlı üst düzey siyasetçilerle görüşmek üzere bu ülkeye gitmek istemiş, ancak Tahran yönetimi görüşmeyi son anda iptal etmişti. Bu heyette Avrupa Parlamentosu Yeşiller Grubu milletvekili Barbara Lochbihler bu heyetin üyeleri arasındaydı.Alman Parlamenter, Avrupa Birliği ülkelerinden İranlı insan hakları savunucularına ve muhaliflere daha fazla destek istiyor: “Biz, Avrupa Birliği ülkelerinden, daha fazla sayıda İranlı insan hakları savunucusu için vize vermesini istiyoruz. Sendikacılar, gazeteciler ya da insan hakları aktivistleri gibi hayati tehlike altında bulunanların hayatlarını kurtarmak için… Şimdiye kadar bu konuda sadece İrlanda ve İspanya bizlere yardımcı oldu.”


© Deutsche Welle Türkçe


Christoph Hasselbach / Çeviri: Başak Özay

Editör: Ayhan Şimşek