1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Ateşkes kararı yürürlüğe girdi, gözlemciler umutlu değil

6 Mart 2020

Moskova'da gerçekleştirilen Erdoğan-Putin görüşmesinden ateşkes kararı çıktı. Ancak uzmanlara göre ateşkes uzun ömürlü olmayabilir.

https://p.dw.com/p/3Ywlr
Erdoğan ve Putin Moskova'da bir araya geldi
Erdoğan ve Putin Moskova'da bir araya geldiFotoğraf: Reuters/Kremlin/M. Klimentyev

Türkiye ile Rusya arasında dün imzalanan, Suriye’nin İdlib bölgesinde şiddetlenen çatışmaları sonlandıracak ateşkes anlaşması gece yarısı yürürlüğe girdi. Ancak siyaset bilimcilere göre anlaşma ile sahadaki mevcut durum korunmuş oldu. 

Uluslararası gözlemciler ve DW Türkçe’nin görüşlerine başvurduğu uzmanlarda genel olarak Moskova'da imzalanan mutabakatın uzun ömürlü olmayacağına dair bir karamsarlık hakim.  Yine uzmanlara göre, mutabakat Suriye’nin sahadaki kazanımlarını konsolide ediyor.

Rusya analisti Doç. Dr Kerim Has, Suriye ordusunun bir buçuk yıl önceki sınırlarına dönmeyeceğini belirterek, "Mevcut temas hattı üzerinden ateşkes ilan edildi. Rejim mayıstan bu yana elde ettiği kazanımlarını koruyacak. Erdoğan’ın istediği geri çekilme olmadı. Ateşkes ilanı bekleniyordu ama şahsi kanaatim bu ateşkes kalıcı olmaz. Mevcut saha koşullarının dikkate alındığı güncellenmiş bir Soçi mutabakatı çıktı” yorumunu yaptı.

Kerim Has
Kerim Has Fotoğraf: Privat

Aynı şekilde ateşkesin uzun ömürlü olmayacağını öngören Kadir Has Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Serhat Güvenç de, Moskova'da imzalanan metnin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yola çıkarken önüne koyduğu hedefleri karşılamadığını vurguladı. Güvenç’e göre, bu anlaşma Ankara’yı ve Erdoğan’ı pek mutlu etmedi, daha iyi şartlar oluştuğunda Ankara elini İdlib konusunda zorlayabilir.

Güvenç’e göre Erdoğan’ın önünde iki seçenek var. Ya sahada rejim lehine konsolide olan bu durumu kabul edecek ya da durumu değiştirmek için yeni kombinasyonlar ve ittifaklar arayacak. "Bu ittifakları arayacağını düşünüyorum” diyen Prof. Güvenç, "İstediği güçte bir destek bulduğunda, anlaşmadan caymanın yollarını arayacaktır” değerlendirmesini yaptı.

Medya Günlüğü yazarı ve Rusya uzmanı Aydın Sezer de, söz konusu metnin bir ateşkes olarak değil ancak geçici bir uzlaşma olarak yorumlanabileceğini belirterek, “Uzlaşma uzun ömürlü olmayacak. Sahadaki sorunlara kalıcı bir çözüm sunulmadı. Bu imzalanan ara formül nihai sonuca yönelik bir anlaşma değil” dedi.

 M 4 M 5 Rejim’e bırakıldı

Uzmanlara göre, Moskova’da imzalanan ateşkes metni, Suriye rejiminin sahadaki kazanımlarını konsolide etti ve bunu Türk tarafına da teyit ettirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, rejimin bir buçuk yıl önce imzalanan Soçi Mutabakatı’ndaki sınırlarına geri çekilme isteği kabul görmedi. Erdoğan, bunun için Rejim’e şubat sonuna kadar süre tanımıştı. Moskova’da imzalanan metinde, sahada mevcut durum üzerinden bir anlaşma yapıldığına dikkat çeken Has’a göre, Rusya, Suriye’nin kazanımlarını tahkim etti. Soçi Mutabakatı’nın maddelerini yavaş yavaş da olsa hayata geçirmeye başladı. Soçi'nin 8. Maddesinde 2018 sonuna kadar M4 ve M5 otoyollarının Suriye’nin kullanımına açılması öngörülmüştü. Has'a göre o madde bu mutabakatla hayata geçmiş olacak.

Doç. Has, "Ruslar, an itibarıyla rejimin kontrolüne geçen M5 karayolunu ve Serakib’i tartışmaya açmamış. M4 karayolunun güney ve kuzeyinde 6 kilometrelik bölge ise TSK’nın desteklediği grupların kontrolünde. Ortak devriye ile bu bölge de rejimin kullanımına açılacak” diye konuştu.

İdlib harabe kente döndü
İdlib harabe kente döndüFotoğraf: picture-alliance/AP Photo/G. Alsayed

Sezer ise protokol ve sahadaki gelişmelerin, Türkiye’nin M5 otoyolundaki pozisyonunu Suriye ordusu lehine  tescil ederek, protokol kapsamında tamamen rejime ve Rusya’ya terk edilmiş olduğunu söyledi.

Prof. Güvenç de, metinden Türkiye'nin Suriye'nin M4, M5 karayolu düğümünü kontrol etmesine rıza gösterdiğini ve Rejim’in ay sonuna kadar gözlem noktalarının gerisine çekilmemesi halinde, ‘işimizi hallederiz’ tutumunda ısrarcı değil olmadığı sonucunun çıktığını söyledi.

Gözlem noktaları ne olacak

Suriye rejimiyle çatışmaya neden olarak gösterilen TSK’ya ait 12 gözlem noktasının akıbeti ise ateşkes metninde yer almadı. TSK’nın 7 adet gözlem noktası rejim tarafından kuşatılmış durumda. Bu konuda ‘ilan edilmemiş bir söz alındığını’ düşünen Has, "Orada net bir çekilme takvimi taahhütü alınmıştır. Ancak şu anda Türkiye bunu ilan etmez, bu içeride Erdoğan’ı zor duruma düşürür”dedi.

Gözlem noktalarının akıbetinin Savunma bakanları arasında yürütülecek görüşmelerde bir karara bağlanabileceğini söyleyen Prof. Güvenç, “Ateşkesle, Türkiye’nin sahada askerleri ölmeyecek. En azından askeri kayıplar bitmiş olacak” diye konuştu.

Putin ile yolun sonu

Prof. Güvenç, Rusya’nın Suriye’de nihai çözümünün bir tarafının Esad olacağını teyit ettiğini ve Türkiye’ye de teyit ettirdiğini vurgulayarak, Suriye sorunun geleceğine ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:

"Rusya Türkiye’yi bir olası önemli ortak olarak kaybetmemek pahasına Suriye'deki bazı hamlelerine izin verdi ama bunun da sınırına gelinmiş görünüyor. Türkiye Rusya ile kat edeceği mesafenin sonuna geldi. Recep Tayyip Erdoğan Putin ile varabileceği son durağa geldi. Bundan daha ileri gitmek istiyorsa, yeni yol arkadaşlarına ihtiyacı var. "

Aslı IŞIK

© Deutsche Welle Türkçe