1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa Anayasası görüşmeleri yeniden

Bernd Riegert / DW14 Mayıs 2004

AB, anayasasını çıkarmak için girişimlerini sürdürüyor. Geçen yıl başarısızlıkla sonuçlanan anayasa görüşmelerini yeniden başlatmaya hazırlanan AB’de henüz anlaşmazlıklar giderilmemiş olsa da olumlu sinyaller var. Değişiklik isteyen Polonya ve İspanya’daki iktidar değişikliği ve Dönem Başkanı İrlanda’nın olumlu katkıları sayesinde anlaşmazlıkların giderilmesi bekleniyor...

https://p.dw.com/p/AbHg
Avrupa Anayasası'yla ilgili görüşmeler geçen yıl başarısızlıkla sonuçlanmıştı..
Avrupa Anayasası'yla ilgili görüşmeler geçen yıl başarısızlıkla sonuçlanmıştı..Fotoğraf: AP

Avrupa Birliği liderleri, 17 ve 18 Haziran tarihinde Avrupa Anayasası’na son halini vermek için biraraya gelecekler. Zirve tarihi yaklaştıkça Avrupa Birliği Dönem Başkanı Bertie Ahern’e üye ülkeler ve muhtelif organizasyonlar tarafından iletilen değişiklik önerilerinin sayısı da artıyor. Dönem başkanı, tartışmalı noktaları yaklaşık 130 sayfalık bir dosyada topladı.

Yalnızca İngiltere’nin 25 değişiklik talebi var. Londra’nın, ”kırmızı çizgiler” adını verdiği değişiklikler vergi, emeklilik sistemi, savunma ve dış politika konularında odaklanıyor. Polonya dışındaki Avrupa Birliği’ne yeni katılan ülkeler, Komisyon’da her üye ülkenin oy hakkına sahip bir komiser bulundurmasını talep ediyor. Mevcut anayasa taslağı, üye ülkeler arasında dönüşümlü olarak devredilen 15 komiserlik öngörüyor.

Hristiyan ve Yahudi değerlerinin vurgulanması

Polonya Kilisesi ve Avrupa Parlamentosu’nun muhafazakar grubu, Avrupa Anayasası’nda Hristiyan ve Yahudi değerlerlerin vurgulanmasını talep ediyor. Fransa ve Belçika’nın laiklik konusunda gösterdikleri hassasiyeti dikkate alan Bertie Ahern, Avrupa Anayasası’nda bu doğrultuda bir madde yer almasının mümkün olmadığını vurguluyor.

İrlanda tütün ve alkolle mücadelenin Avrupa Anayasası’nda yer almasını talep ediyor. Yine İrlanda tarafından gündeme getirilen ve ”her üye ülkenin Avrupa Anayasası’na göre aynı haklara ve aynı ağırlığa sahip olduğu” yönündeki madde genel olarak kabul görüyor. İspanya, uzlaşma yanlısı bir çizgi izlemekle birlikte, Katalanca’nın birliğin resmi dilleri arasında yer almasını talep ediyor.

Berlin ve Paris’in önerileri

Berlin ve Paris’in anayasanın yürürlüğe girmesine ilişkin sürece getirdiği öneri ise Bertie Ahern tarafından kuşkuyla karşılanıyor. Almanya ve Fransa’yı İngiltere’nin yanı sıra Avrupa Anayasası’na hayır diyebilecek Danimarka, İsveç ve İrlanda gibi ülkelerin mevcudiyeti kaygılandırıyor. Muhtemel ret cephesini engelleyecek öneriye göre, Avrupa Anayasası 25 üye ülkeden 20’si tarafından iki yıllık süre içinde onaylanması halinde yürürlüğe girebilecek.

Almanya ile Fransa’nın üçüncü kez üst üste ihlal ettiği İstikrar ve Büyüme Anlaşması’nın da Avrupa Anayasası tartışmalarında gündeme getirilmesi bekleniyor. Özellikle Almanya, anlaşmanın bazı maddelerinin değiştirilerek Avrupa Anayasası’nda yer alması için ısrarcı olacak. Avrupa Birliği’ne üye ülkelerin dışişleri bakanları önümüzdeki pazartesi ve salı, yani 17 ve 18 Mayıs’ta, haziranda yapılacak liderler zirvesi öncesinde anayasayla ilgili biraraya gelecekler.

Ahern’in başarısı

İrlandalı Ahern’ün etkili ve zarif müzakere taktiği, Roma’da kıskançlıkla izleniyor. Dönem başkanlığı İtalya’dayken anayasa görüşmeleri başarısızlıkla sonuçlanmıştı. İtalya Başbakanı Berlusconi’nin hesabına Avrupa Anayasası dolayısıyla hep eksi ve olumsuz puanlar kaydedildi. Buna karşılık İrlanda, dönem başkanlığını anayasa zaferiyle taçlandırmanın eşiğinde...

Bertie Ahern’ün Avrupa Anayasası sürecinde şimdiye kadar ortaya koyduğu başarılı çizgi, onu daha üst düzey görevler için aday konumuna getiriyor. Ahern’ün, Haziran ayında AB Komisyon Başkanlığı görevine getirilmesi bekleniyor.