1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa'da Yahudi düşmanlığı

Bernd Riegert19 Şubat 2004

Avrupa’da Yahudi aleyhtarlığının yeniden hortlamış olması, gerçekten üzücü, ama gerçek... Avrupa’daki Yahudi aleyhtarlığının ölçüsü ne ve buna karşı ne yapılabilir? Avrupa Birliği ile Avrupa Yahudileri Kongresi’nin Brüksel’de ortaklaşa düzenlediği kongrenin konusu buydu.

https://p.dw.com/p/AbOP

Yahudi örgütlerinin temsilcileri ile Nobel barış ödülü sahibi ve soykırım kurbanı Ellie Wiesel Avrupa Yahudileri'nin sözlü ve fiziki saldırılardan korktuklarını ve aşırı sağcı, İslamcı ya da sol entelektüellerin Yahudileri aşağılamasına AB’nin seyirci kalamayacağını söyledi.

‘Aşırı sağcı Yahudi düşmanları var. Solcu İsrail aleyhtarları var. En başta da Avrupa’nın Müslüman toplumu geliyor’ diyen Wiesel, bu manzara karşısında korkuya kapılmalarına gerek olmadığını söyleyenlere şaştığını ve Yahudi aleyhtarlığından korkmalarının evhamla ilgisi olmadığını söyledi.

İslamcı göçmenlere suçlama

Alman Yahudileri Merkez Konseyi Başkan Yardımcısı Charlotte Knobloch, Fransa, Belçika ve İngiltere’deki Yahudi düşmanlığının İslamcı göçmenlerden kaynaklandığını, Almanya’da da sorumsuzluk bilincinden yoksun politikacıların bu gibi çevrelerin ekmeğine yağ sürdüklerini dile getirdi.

Yahudi aleyhtarı programlar

Avrupa’dan da izlenebilen Arap televizyonlarının Yahudi aleyhtarı programlar yayınladıklarını, Filistin’deki okullarda çocuklara Yahudi düşmanlığı aşılandığını belirten yazan Ellie Wiesel şu örneği verdi:

"Televizyonda seyrettim. Sizler de görmüş olmalısınız. Öğretmen büyüdüklerinde ne olacaklarını sorduğunda bütün öğrenciler büyüdüklerinde Yahudileri öldüreceklerini söylüyorlar. İsrailli değil, Yahudi diyorlar. Böyle çocuktan ne beklenir?"

Avrupa ülkelerine, Yahudi aleyhtarlığına göz yummamaları için çağrıda bulunan Almanya Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, azınlıkları koruyamadığı takdirde Alman demokrasisinin ayakta kalamayacağını ve bunun sadece Yahudiler için değil, bütün azınlıklar için geçerli olduğunu söyledi. Fischer sözlerini şöyle sürdürdü:

”Alacağımız derslerin başında, bu gibi gelişmelere seyirci kalmamak geliyor. Bu eğilimi görmezden gelemeyiz. Kararlı davranırsak Yahudi aleyhtarlığı hiçbir zaman çoğunluğu yanına alamaz ve her dirilişinde bütün toplumu karşısında bulur. Son çare olarak ta şamarı yer, oturur.”

'Ortadoğu sorununa çözüm bulunmalı'

Brüksel’deki kongreye konuşmacı olarak katılanlar, Yahudi aleyhtarlığının Ortadoğu sorununa çözüm bulunamamış olmasından da güç aldığını dile getirdiler. Almanya Dışişleri Bakanı İsrail ve Filistin devletlerinin barış içinde birarada yaşamayı başarmaları ve militan Filistin gençliğine gelecek perspektifi sunulabildiği takdirde, Avrupa’daki Yahudi aleyhtarı akımın önüne geçilebileceğini ifade etti. AB Komisyonu Başkanı Romano Prodi, günümüzün Yahudi aleyhtarlığı ile 1930 ve 40’lı yıllardaki Yahudi düşmanlığının kıyaslanamayacağını belirtti:

”Temel değerlerimiz, kültürel zenginliğimiz ve etnik mozayiği andıran nüfus yapımız Yahudi düşmanlığıyla Yahudiler hakkındaki önyargılara geçit vermeyecektir.”