1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Berlin barış gücü görevine çekimser

Peter Stützle / Berlin7 Ağustos 2006

İsrail Başbakanı Ehud Olmert’in, Lübnan – Lübnan sınırında üslendirilmesi tasarlanan uluslararası barış gücünde Alman birliklerinin de görev almasından memnuniyet duyacakları şeklindeki açıklamasına Alman politkacılar çekimser yaklaştı. Berlin’den Peter Stützle’nin haberi...

https://p.dw.com/p/AZkl
Almanya, Ortadoğu için planlanan barış gücüne katılmaya çekimser yaklaşıyor
Almanya, Ortadoğu için planlanan barış gücüne katılmaya çekimser yaklaşıyorFotoğraf: AP

İsral Başbakanı Ehud Olmert’in Lübnan’ın güneyinde Alman askerlerinin de görev alacağı bir uluslararası barış gücünün üslendirilmesinden yana olduklarına dair sözlerine Berlin’den çekimser tepki geldi. Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, Olmert’in önerisini, ‘takdire şayan bir güven işareti’ olarak değerlendirdi.

Steinmeier, Alman basınında yaptığı değerlendirmede, hangi yönde olursa olsun Olmert’in önerisine yanıt vermekte aceleci davranılmaması gerektiğini vurguladı. Almanya Dışişleri Bakanı Steinmeier, bir gazeteye yaptığı açıklamada da, “Ortadoğu barış gücüne Almanya’nın da katılmasıyla ilgili soruyu yanıtlayacak durumda değiliz. Yanıtlayabilmek için uluslararası barış gücüne verilecek yetki hakkında ayrıntılı bilgi sahibi olmamız gerekir” dedi.

Koalisyon ortağı Hristiyan Birlik partileri adına açıklama yapan dış politika sözcüsü Eckhard von Klaeden de benzeri bir ifade kullandı. Von Klaeden, Almanya’nın katkıda bulunmasının peşinen reddedilemeyeceğini belirterek “Daha şimdiden, her halükarda barış gücüne katılacağımızı söyleyemeyiz. Bunun için İsrail ve Lübnan’ın onay vermeleri, barış gücünün görev ve yetkileri ile hangi ülkelerden oluşacağının da açıklık kazanması gerekir. Ancak şahsen, yapabileceği bir katkı varsa Almanya’nın bunun esirgeyemeyeceği kanaatindeyim” şeklinde konuştu.

Hristiyan Birlik milletvekillerinden Andreas Schockenhoff ise Almanya’nın sadece yeniden imar çalışmalarına katılmasının da düşünülebileceğini belirtirken, Sosyal Demokrat Parti Meclis Grup Başkan Vekili Walter Kolbow, siyasi çerçevenin belli olması ve barış gücünün BM tarafından görevlendirilmesi gerektiğini vurguladıktan sonra şunları söyledi: “Ancak bu arada, dünyanın çeşitli bölgelerinde görev yapmakta olan Alman silahlı kuvvetlerinin kapasitesini gözetmeli ve devletler topluluğunun kuracağı istikrar gücüne nasıl katkıda bulunabileceğimizi de bilmeliyiz.”

Muhalefet ne diyor?

Muhalefetteki Hür Demokrat Parti’den Rainer Stinner da barış gücünden ya da Almanya’nın bu göreve katılmasından söz etmek için henüz erken olduğunu, askeri gücün ancak siyasi çözümün uzantısı olabileceğini, İsrail Başbakanı’nın Alman askerlerini gündeme getirmesini bir jest addettiğini, ancak her şeyden önce tarafların barışa istekli olduklarını kanıtlamaları gerektiğini dile getirdi.

Almanya’nın Ortadoğu barış gücüne katılmasına Sol Parti ise kesinlikle karşı çıkıyor. Sol partili politikacı Helmut Scholz, böyle bir kuvvetin herşeyden önce tarafsız olması gerektiğini, ancak tarihi nedenlerle ve Almanya ile İsrail arasındaki özel ilişkilerden dolayı, Alman askerlerinin gerektiğinde İsraillilere de müdahale etmesini gerektirebilecek bir duruma düşülmesini tasavvur edemediğini belirtti.

Yeşiller Partisi adına açıklama yapan politikacılar ise İsrail - Lübnan sınırında Alman askerlerinin görev yapabilmesi için muhalefetin de böyle bir öneriyi onaylaması gerektiğini ancak kendi partilerinde bile böyle bir uzlaşı sağlanamadığını kaydettiler.