1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman hükümetinde istifa krizi

2 Temmuz 2018

Almanya'da mülteci politikaları konusunda yaşanan anlaşmazlık hükümeti dağılmanın eşiğine getirdi. İstifa etmek isteyen İçişleri Bakanı Seehofer, son bir kez Merkel'le uzlaşma denemesi yapacak.

https://p.dw.com/p/30eCM
Almanya İçişleri Bakanı Horst Seehofer
Almanya İçişleri Bakanı Horst Seehofer Fotoğraf: picture alliance

Almanya’da koalisyon ortakları Hristiyan Demokrat Parti (CDU) ve Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) arasında mülteci siyaseti yüzünden yaşanan anlaşmazlık sonrası istifası gündeme gelen CSU lideri ve İçişleri Bakanı Horst Seehofer’in kararını ertelediği bildirildi. 

Alman basınına yansıyan istifa haberlerinin ardından Pazartesi sabaha karşı Münih'te bir açıklama yapan Seehofer, istifa etmek istediği şeklindeki haberleri doğrulamakla birlikte “ara adım” olarak "uzlaşma sağlanması ümidiyle" Pazartesi günü bir kez daha CDU ile görüşeceklerini söyledi. 

Partisinin yönetiminin bir araya geldiği toplantıda her iki görevinden de istifa etmek istediğini ve uzlaşma sağlanmazsa bunu önümüzdeki üç gün içinde gerçekleştireceğini söyleyen Seehofer, bundan sonra atacağı adımlara da bu görüşme sonrasında karar vereceğini dile getirdi. 

Seehofer, Almanya’nın çıkarları ile koalisyon hükümetinin icraatlarını sürdürebilmesi için mülteci politikası konusunda bir uzlaşma denemesi daha yapacaklarını söyledi. Seehofer, bu sefer uzlaşma sağlanmasını umduğunu da sözlerine ekledi. Bu görüşmenin, Merkel ve CDU’ya yaklaşma çabası olacağına işaret eden Seehofer, “yoksa bugün nihai karar alımıştı” dedi. 

CDU yönetiminin de mülteci krizinin aşılması için CSU ile görüşmeye hazır olduğu belirtildi. 

Seehofer’in istifası gündemdeydi

Alman basınına yansıyan haberlede, Seehofer’in mülteci krizi yüzünden içişleri bakanlığı ile CSU genel başkanlığından istifa etmek istediği belirtilmişti. Seehofer’in partisinin yönetim kurulu toplantısında istifasını sunduğu ancak CSU Meclis Grubu Başkanı Alexander Dobrint ve partinin önde gelen isimlerinin Seehofer’i bu karardan vazgeçirmeye çalıştığı ifade edilmişti. 

Spitzentreffen von CDU und CSU
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/T. Hase

CSU’nun genel başkanlığını 2008 yılından bu yana yürüten Seehofer, geçen Şubat ayında kurulan Alman hükümetinde koalisyon ortağı olarak da İçişleri Bakanlığı görevini üstlenmişti.

Hükümet krizi

CDU lideri ve Başbakan Angela Merkel ile Seehofer arasında bir süredir mülteci ve iltica politikaları nedeniyle derin görüş ayrılıkları yaşanıyordu.

Seehofer, bir AB ülkesinde kayıt altına alınan veya iltica başvurusunda bulunan sığınmacıların Almanya’ya girişine izin verilmemesini istiyordu. Seehofer, Avrupa Birliği (AB) zirvesinde alınan mülteci politikasına ilişkin kararlara partisinin taleplerini karşılamadığı gerekçesiyle itiraz etmişti. 

Mülteci sorununa Avrupa düzeyinde çözümü savunan Merkel ise AB zirvesinde alınan kararların CSU’nun taleplerini karşılacağı görüşünü dile getirmişti. Zirvede dış sınırların daha iyi korunması, AB ülkeleri arasında sığınmacıların hareketinin engellenmesi, denizden kurtarılan sığınmacıların kabul edileceği merkezlerin oluşturulması yönünde kararlar alınmıştı. Merkel, bunun yanı sıra AB ülkeleriyle geri kabul anlaşmaları imzalanması için görüşmelerde bulumuştu. Ayrıca, AB ülkelerinde kayıtlı olan, ancak Almanya’ya gelmek isteyen sığınmacıların yeni kurulacak merkezlerde tutulması önerisini getirmişti.

Sığınmacıların Almanya’ya gelmesinin ardından haklarında yerleştirme veya geri gönderme kararının verileceği bu merkezlerde kayıtlı olanların işlemlerinin hızlandırılması öngörülüyor. 

CDU yönetiminden Merkel’e destek

CDU yönetimi Merkel’in önerilerine ve AB düzeyinde çözümden yana olan tutumuna tam destek verdi. Pazar akşamı CSU ile aynı saatlerde Berlin’de toplanan CDU yönetimi, Seehofer ile yaşanan krizin ayrıntılarını ele aldı. Toplantı bir açıklama yapan CDU Genel Sekreteri Annegret Kramp-Karrenbauer, Almanya’nın tek taraflı kararı ile başka bir AB ülkesinde kayıtlı olan sığınmacıların Almanya’ya girişine izin verilmemesine karşı olduklarını belirtti.
Kramp-Karrenbauer, “tek taraflı olarak geri göndermelerin Avrupa’da görüşmeler yürüttüğümüz ortaklarımıza vereceğimiz yanlış bir mesaj olur” açıklamasında bulundu. 

dpa,AFP,Reuters/JD,HS
© Deutsche Welle Türkçe