1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Beslenmek herkesin hakkı

Monika Hoegen16 Ekim 2006

BM Gıda ve Tarım Örgütü’nün verilerine göre, dünyada 852 milyon kişi yetersiz besleniyor. 16 Ekim Dünya Gıda Günü’nde, sivil toplum örgütleri dünya üzerindeki her bireyin beslenme hakkı olduğuna bir kez daha dikkat çekiyor...

https://p.dw.com/p/AaL2
Dünyada 852 milyon kişi yetersiz gıda alıyor
Dünyada 852 milyon kişi yetersiz gıda alıyorFotoğraf: AP

BM Gıda ve Tarım Örgütü’nün verilerine göre, dünyada 852 milyon kişi yetersiz besleniyor. 2010 yılında da yetersiz beslenenlerin sayısının, biraz azalmakla beraber, hala 680 milyon civarında olacağı tahmin edliyor. Aslında üretilen gıdanın miktarı tüm dünyadaki insanları besleyecek kadar; fakat dağılımda sorunlar var.

Oysa, 1996 yılında İtalya’nın başkenti Roma’da düzenlenen Dünya Gıda Zirvesi’nde biraraya gelen 176 ülkenin devlet ve hükület başkanları açlık ve yetersiz beslenmeyle mücadele etmeyi taahhüt etmişti. Ama ne var ki bu taahhütler kağıt üzerinde kaldı...

22 ülkede beslenme hakkı anayasada

Dünyanın 22 ülkesinde beslenme hakkı anayasada da yer almış durumda. Ama insan hakları savunucuları, bu hakkın fiilen kullanılmasının mümkün olmadığını söylüyor. Açlıkla mücadele eden örgütlerden FoodFirst Bilgi ve Eylem Ağı’nın Kolombiya şubesinin temsilcisi Maria Suarez Franco, beslenme hakkı çiğnendiği için ülkesinde siyasetçilere dava açılmasının mümkün olduğunu, ancak pratikte böyle bir uygulama bulunmadığını söylüyor.

Franco, “Açılan bazı davalarda beslenme hakkına atıfta bulunuldu, ama doğrudan beslenme hakkı davası açılmadı şimdiye kadar. Buna ilişkin bir strateji geliştirmekteyiz. İleride böyle davaların açılmasını umuyoruz” diyor.

Haklar kağıt üzerinde

Sosyal hakların kağıt üzerinde kalması sadece Kolombiya’da özgü değil. Dünyanın birçok ülkesinde durum aynı. FoodFirst Bilgi ve Eylem Ağı temsilcisi Maria Suarez Franco, özellikle de siyasetçilerin ve yetkililerin beslenme hakkının insan hakları kapsamına girdiğini henüz tam olarak özümsemediklerine dikkat çekerek şunları söylüyor:

“Çünkü insanlar sorunun ne olduğunu tam olarak kavrayamadı. Örneğin hükümet temsicileri, beslenme hakkından kastın, tüm insanlara yiyecek dağıtmak olduğunu sanıyor. Tabii yetersiz beslenen insanları sayısı da fazla olunca, yetkililer sessiz kalmayı tercih ediyor. Bu hakkın kendilerine yüklediği sorumlulukların altından kalkamayacakları için bu hakkı görmezden gelmeyi tercih ediyorlar.”

Oysa beslenme hakkı, zordaki insanlara yiyecek sağlamak anlamına gelmiyor. Beslenme hakkıyla kastedilen, kişilerin kendi kendileri besleme hakkına sahip olmaları. Bu da kişilerin kaynaklara ulaşabilmesi, örneğin çiftçilere toprak ve kredi sağlanması demek. Ancak beslenme hakkının içini dolduramayanlar, sadece siyasetçiler değil. Yetersiz beslenen, hatta açlık çeken birçok kişi de beslenme hakkı diye bir hakkın varolduğundan habersiz.

Brezilya’da girişimler sürüyor

Brezilya’da ise 64 milyon kişinin gıda güvencesi yok. Ama bu durumun değişmesi için ilk adımlar atıldı. Su, toprak ve de gıda konusunda sivil toplum raportörü olarak atanan doktor Flavio Valente, ekibiyle birlikte çalışmalan yürütüyor. Kendine gelen şikayetleri değerlendirip hükümete danışmanlık yapan Valente, BM ile de temas içinde.

Özellikle de toprak davalarında görüşlerine başvurulan Valente, çalışmalarını şöyle değerlendiriyor: “Şimdiye dek edindiğim tecrübeler hep olumluydu. Hükümet topluluklarla, köylülerle masaya oturmak, ortak çözüm ürütmek zorunda kaldı. Bu bir sihirli değenk değil ama sivil toplumu güçlerdiren bir görev.”

Valente, uluslararası toplumun da bu beslenme hakkı üzerine daha fazla eğilmesi gerektiğini belirterek “AB üyeleri veya ABD gibi zengin ülkelerin izlediği politikalar başka ülkelerin politikalarını da etkiliyor. Bu ülkeler diğer ülkelerin haklarını çiğnememeye de dikat etmeyi. IMF, Dünya Bankası ve de BM gibi kurumlar da çok güçlü” diyor. Tüm bu nedenlerden dolayı, Ekonomik Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi’ne ek bir protokol hazırlanması, uluslararası platformda, özel bir itiraz usulü getirilmesi tartışılıyor.