1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

BM raportörü: Kralın çıplak olduğu ortaya çıkacak

30 Eylül 2019

Kaşıkçı cinayetini soruşturan BM özel raportörü Callamard, Suudi Veliaht Prens'e yönelik yaptırım çağrısını yineledi. Raportör, Prens'i kastederek nihayetinde "kralın çıplak olduğunun" ortaya çıkacağını belirtti.

https://p.dw.com/p/3QWbk
BM Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Agnes Callamard
BM Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Agnes CallamardFotoğraf: Getty Images/AFP/F. Coffrini

Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın 2 Ekim 2018'de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürüldüğü olayı soruşturan Birleşmiş Milletler (BM) Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Agnes Callamard, Deutsche Welle'ye konuştu.

Callamard, Türkiye'de yaptığı incelemeler ve topladığı kanıtlar ışığında hazırlayıp geçen Haziran ayında BM İnsan Hakları Konseyi'ne sunduğu raporunda, cinayetten Suudi devletini sorumlu tutarken Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın rolü hakkında da daha fazla araştırma yapılması için "yeterli ve güvenilir delil" olduğunu belirtip yaptırım çağrısında bulunmuştu.

Ancak BM raportörü, DW'ye yaptığı açıklamada, cinayet sonrasında Riyad'a uygulanan yaptırımların "zayıf" kaldığını ifade ederek "Devlet içindeki daha üst düzey unsurlara yöneltilmesi gerekir. Şiddetle Veliaht Prens'i de içermesini önermiştim" dedi. Fransız akademisyenin raporundaki tavsiyelerin bağlayıcılığı bulunmuyordu.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin SelmanFotoğraf: picture-alliance/abaca/Balkis Press

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed, cinayetin üzerinden yaklaşık bir yıl geçmesinin ardından dün olayın "tüm sorumluluğunu" üstlendi ancak Suudi gazetecinin öldürülmesi emrini kendisinin vermediğini söyledi.

Callamard ise Veliaht Prens'in bu cinayetten kolayca sıyrılamayacağı görüşünde. "İtibarının sonsuza dek lekelendiğini düşünüyorum" diyen Callamard, Suudi liderin çizdiği "yenilikçi prens" imajının aslında ne kadar "boş" olduğunun ortaya çıktığını söyledi. Raportör, "Evet birkaç önlem aldı. Ama nihayetinde kralın çıplak olduğunu düşünüyorum... İmparator çıplak ve hizmetçileri giderek daha yüksek sesle bunu dile getirecek" ifadesini kullandı.

Callamard, Veliaht Prens'in bu cinayette ne tür bir sorumluluğu olabileceği yönündeki soruya ise, "Raporumda cinayete ilişkin sorumluluğu olduğunu belirttim. Ama ben bu sorumluluğu tanımlayacak bir pozisyonda değildim. Bunun farklı şekilleri olabilir. Örneğin, suç emrini vermiş olabilir. Veya suça teşvik etmiş olabilir. Ya da suçu engel olmama gibi bir sorumluluğu olabilir. Muhammed bin Selman'ın nasıl bir sorumluluk aldığını belirlemek benim yetkimde değil" diye yanıt verdi.

İstanbul'da geçen seneki bir gösteride Cemal Kaşıkçı'nın fotoğrafını taşıyan bir  protestocu
İstanbul'da geçen yılki bir gösteride Kaşıkçı'nın fotoğrafını taşıyan bir protestocuFotoğraf: imago/Depo Photos

Bu nedenle yeni bir soruşturma yapılması çağrısında bulunduğunu belirten Callamard, "CIA tarafından bilgilendirilen çok sayıda ABD Temsilciler Meclisi üyesi ve senatör bana açıkça ve defaatle bu cinayetten Muhammed bin Selman'ın sorumlu olduğunu söyledi. Ancak ben CIA brifingini ne okudum ne de duydum. Raporumda da bu yüzden söz konusu brifingin kamuoyuna açıklanmasını istedim" dedi.

BM Genel Sekreteri'ne eleştiri

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'e "mevcut delillerin değerlendirilmesi ve belki de yeni kanıtlar da toplanması" amacıyla uzmanlardan oluşan uluslararası bir heyet ataması için yaptığı çağrıyı da hatırlatan Callamard, "Genel Sekreter şu ana kadar bu çağrıma direndi ve idari ya da hukuki prosedürlerin arkasına sığındı. Ki ben bu prosedürleri abarttığına inanıyorum" ifadesini kullandı.

Ancak Kaşıkçı cinayetini planlayanları ortaya çıkarabilecek başka mekanizmalar da bulunduğunu söyleyen Callamard, raporunda da belirttiği üzere FBI'ın da bir soruşturma başlatabileceğini ifade etti.

"Çünkü bunu yapmaya yetkisi var" ifadesini kullanan BM raportörü, "Türk makamlarından ve savcıdan da ölüm nedenine ilişkin adli soruşturma ya da gıyabında yargılama yollarıyla ilerlemelerini istedim. Böylece ellerindeki bilgi kamuoyuna açıklanabilir" diye ekledi.

Gazetecilerin daha iyi korunması için kurum ve mekanizmaların güçlendirilmesi gerektiğini de belirten BM raportörü, böylece medya mensuplarına yönelik saldırılara daha güçlü bir uluslararası yanıt verilebileceğini ifade etti.

Kaşıkçı'nın nişanlısı: Bir yıl çok zor geçti

"Neden sadece bu 11 kişi yargılanıyor?"

Kaşıkçı cinayeti sonrası Suudi Arabistan'da kamuoyundan gizli şekilde görülen dava kapsamında, isimleri açıklanmayan 11 kişi yargılanıyor. Şüphelilerden beşi hakkında idam cezası talep edildiği duyurulmuştu.

DW'ye verdiği röportajda Suudi Arabistan'daki yargı sürecine de değinen Callamard, söz konusu davanın "uluslararası standartları karşılamadığını" söyledi. "Kapalı kapılar ardında görülüyor. Planlayıcılar davaya dâhil edilmiyor. Neden başkaları değil de sadece bu 11 insanın yargılandığı bilinmiyor. Neticede infaz ekibinde 15 kişi vardı. Riyad'daki iş birlikçileri hariç" diyen BM raportörü, Veliaht Prens'in uzun yıllar sağkolu olarak bilinen ve cinayet sonrası Suudi Arabistan'da başlatılan ön soruşturma kapsamında Kraliyet Divanı Müsteşarlığı görevinden alınan Suud el Kahtani'nin yargılanmamasını da eleştirdi.

Callamarda, "Suudi savcı bile kamuoyuna yaptığı açıklamada, Suud el Kahtani'yi, Sayın Kaşıkçı'nın kaçırılması için infaz ekibini teşvik eden kişi olarak tanımladı" dedi.

"Bir gün mahkemeye çıkacak"

Tüm olumsuzluklara rağmen Kaşıkçı cinayetinin sorumlularının ortaya çıkacağına dair inancını koruduğunu ifade eden Callamard, "adaletin zaman alacağını" bildiğini söyledi.

"Raporumdan sadece üç ay sonra adaletin tecelli edeceğini hiçbir şekilde beklemiyordum. Saf değilim ama metanetliyim" diyen BM raportörü, "Nihayetinde kati gerçeğe ulaşacağımızı düşünüyorum. Eninde sonunda cinayet emrini vermekten sorumlu olan kişinin bir gün mahkemeye çıkacağını umuyorum. Ancak tarihe bakarsanız, üst düzey yetkililerin yargılanmasının epey zaman aldığını bilirsiniz" ifadesini kullandı.

DW/CÖ,HT

© Deutsche Welle Türkçe