1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

BNN: Trump bir otokratı hatırlatıyor

3 Haziran 2020

Alman basınında bugün ABD’de George Floyd’un ölümü sonrasında Başkan Donald Trump’ın protestolara yaklaşımı ve Almanya’da koronavirüsün seyri ele alnıyor.

https://p.dw.com/p/3dAgr
ABD Başkanı Donald Trump
ABD Başkanı Donald TrumpFotoğraf: imago images/ZUMA Wire/D. Mills

03.06.2020 - Alman basınından özetler

Zeit Online gazetesinde yayınlanan yorumda ABD’de George Floyd’un polis şiddeti sonucu ölmesini protesto için düzenlenen gösterilere ilişkin olarak Başkan Donald Trump’ın tavrı ele alnıyor.

"George Floyd’un tutuklanmasını gösteren video kaydında polis memuru Derek Chauvin siyah adam boğulurken 'Kazanamazsın' diyor. Trump’ın otoriter reflekslerinin altında da bu aynı kibir yatıyor. Kendini şu an 'kanun ve düzenin başkanı' olarak ilan ediyor ve haklı protestoları saltanatını yıkmaya çalışan ve şiddetle bastırılması gereken militan bir ayaklanma olarak görüyor. Sonra Floyd’un da kaderi olan yapısal baskıya devam ediyor. Aşırı sağ protestocuları 'iyi insanlar' olarak öven ve ırkçılığını pek saklayamayan Trump, bu çatışmaya şiddetle çare arıyor. Kurbanı oynuyor ancak aynı zamanda fail. Cumhuriyetçiler de onun yanında duruyor."

Badische Neueste Nachrichten gazetesi de Başkan Trump’ın protestoculara karşı tavrını eleştiriyor.

"Donald Trump’ın bildirdiği amacın tam tersini elde edeceğini söylemek için müneccim olmak gerekmiyor. Eğer ABD Başkanı sivil protestoları bastırmak ya da kendi sözleri ile sorunu çözmek için orduyu göreve getirme tehdidinde bulunursa, bunun sorunu çözmeye kesinlikle yardımı olmayacak. Arabuluculuk ve hakemlik yapması gereken bir başkan eğer öfkeden bağıran protestocuları yerel teröristler olarak adlandırırsa, bunun bir sonraki öfke dalgasını provoke edeceği aşikar. Kendi vatandaşlarını vurmaları için orduyu göreve çağırma tehdidinde bulunan bir başkan dünyada demokrasisiyle en fazla gurur duyan bir ülkenin başındaki kişiyi değil, bir otokratı hatırlatıyor."

Freie Presse Almanya’da yeni tip koronavirüs salgınının seyrini ele alıyor. 

"Eğer rakamlar kutlama yapabilseydi, enfeksiyon istatistikleri bugün bunu yapardı. Her sıfır küçük bir başarı. Bir ara sonuç çıkartılırsa, Almanya’nın İspanya, İtalya ve ABD (100 bin kişi koronadan yaşamını yitirdi) gibi bir duruma gelmemesini sağlayanları kutlamak gerekir. Ancak henüz gururlanmak için bir neden yok. Henüz atlatmadık. Bilim adamları rakiplerini yani virüsün özelliklerini yavaş yavaş daha iyi tanıdıkça, durum kanıta dayalı politika ve araştırma için sosyal atmosferin kolaylaşmadığını gösteriyor. Bunun nedeni de agresif, hatta batıl, bilim karşıtı azınlık."

Badische Zeitung yorum sütunlarında salgın nedeniyle gücünden feragat eden federal parlamentonun gücünü geri kazanması gerektiğini savunuyor.

"Yoğun bakımda daha az COVID-19 hastası, düşük yeni vaka oranı, koronavirüste son durum temkinli bir iyimserlik sağlıyor. Sonunda! Federal Meclis tarafından Mart ayı sonunda ilan edilen ve Hür Demokrat Parti milletvekillerinin kaldırılmasını istediği 'ulusal salgın durumu'nun hâlâ uygun olup olmadığı ayrı bir konu. Şu çok açık, koronavirüs hala aktif. Ancak milletvekilleri de haksız değil. Çünkü acil durum ilan edilince parlamento gücünden feragat etmiş oldu. Koronavirüs uzun zaman devam edeceğinden dolayı tam da bu nedenle parlamentonun gücünü biran önce geri alması gerekiyor."

DW / SSB, JD

©️ Deutsche Welle Türkçe