1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Widerstand gegen deutschen Pakt zur Euro-Rettung

15 Şubat 2011

Avrupa Birliği zirvesinde, Merkel - Sarkozy ikilisinin sunduğu öneri son derece açıktı ve Euro Bölgesi ülkelerinin Almanya’yı örnek almalarını içermekteydi. Ancak son maliye bakanları buluşmasında da uzlaşma sağlanamadı.

https://p.dw.com/p/10HbL
Fotoğraf: dapd

Euro Bölgesi maliye bakanları, borç krizi yüzünden yara alan ortak para birimini istikrara kavuşturma imkanlarını görüşmek üzere Brüksel’de bir araya geldiler. Almanya ve Fransa’nın ortaklaşa sundukları rekabet paktı, ortaklarının tepkisine yol açmıştı. Almanya Başbakanı Angela Merkel 11 Mart’taki olağanüstü devlet ve hükümet başkanları zirvesine kadar paktın karara bağlanmasında ısrar ediyor.

Para birliğinin 17 ortağından, rekabet güçlerini arttırıp ortak para biriminin geleceğini teminat altına almak için sıralanan öneriler şöyleydi: Ücret zamları hayat pahalılığı artışına endekslenmeyecek, kurumlar vergisinin standartlaştırılmasına çalışılacak, Almanya’da olduğu gibi borç freni anayasa maddesi haline getirilecek ve emeklilik yaşı her yerde 67’ye çıkarılacaktı.

Rekabet paktı başlığıyla sunulan bu önerilere karşı çıkanlardan biri de Avusturya Başbakanı Werner Faymann’dı. Faymann, AB’nin emeklilik yaşını saptayabileceğine şahsen ihtimal vermediğini ve ülkeler arasındaki farklılıkların gözardı edilemeyeceğini söyledi.

Belçika ve Lüksemburg, eşelmobil sistemin, yani enflasyonla ücret zamları arasındaki bağlantının kaldırılmasını ret etti.

Almanya kararlı

Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schaeuble Brüksel’deki Euro Grubu maliye bakanları toplantısında ortak para biriminin üyeler arasındaki verimlilik farklarına dayanamayacağını savundu. Schaeuble rekabet paktı kabul edilmediği takdirde Almanya’nın acil yardım fonuna ve euro tahvillerine daha fazla kaynak aktaramayacağını dile getirdi. Almanya’nın önde gelen iktisatçılarından Martin Hüfner rekabet paktından alıntı yapılmasına acilen ihtiyaç olduğunu söyledi.

Emeklilik yaşı ve ücret endekslemesi dahil olmak üzere altı maddede asgari standart belirlenmesinin şart olduğunu belirten iktisat uzmanı, 'Bütün bunlar euro bölgesinin kaynaşması için gerekli olan adımlardır. Sonunda euro bölgesinin uyumlaşmasına yarayıp yaramayacağı tartışma götürür. Ama adım,adım ilerlemek zorundayız ve atılan her adım yerinde saymaktan iyidir', şeklinde konuştu.

Merkel ikinci Bismarck mı?

Euro bölgesinin borç krizindeki ülkeleri İtalya, Belçika ve İrlanda, Alman sistemine karşı çıkıyor. İrlanda düşük kurumlar vergisini arttırmaya yanaşmıyor. İrlanda’nın Brüksel’deki temsilciliğinde, ‘özel şirketlerin vergisi artarsa, ortalık kan gölüne döner', mealli açıklamalar yapılıyor. Euro bölgesinde yer almayan Polonya da karar mekanizmasına ortak edilmemekten şikayetçi.

Polonya basını Angela Merkel’i Avrupa’nın en güçlü lideri olarak görüyor ama aynı zamanda da Almanya’nın ekonomik gücüne dayanarak Bismarck gibi büyük devlet politikası gütmeye çalışmakla itham ediyor. Avrupa Parlamentosu milletvekili Elmar Brok da, rekabet paktıyla, Birlik Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu gibi kurumların kuyusunun kazılmaması uyarısında bulundu. 'Birbirini desteklemek yerine köstekleyen paralel yapılar oluşturmak, çılgınlıktır', diyen Bro işbirliğinin ancak Avrupa kurumlarının ortak edilmesiyle pekiştirilebileceğini ve rekabet anlayışının uzun vadede birliğin topluluk karakterini bozacağını, sözlerine ekledi

Gözler Mart zirvesinde

Almanya Maliye Bakanı Schaeuble Brüksel buluşmasından önce kibirli davranmayacaklarını, herkesin Almanlar gibi olduğu bir Avrupa arzu etmediklerini ve kolay olmasa da farklılıkları kabul etmek gerektiğini söylemişti. Schaeuble maliye bakanları toplantısında mali istikrar fonunun güçlendirilmesine karşı çıkarken, Almanya’nın, Avrupa ekonomik hükümetinin kapısını aralayacağını düşündüğü rekabet paktı yine direnişle karşılaştı. Borç kriziyle mücadelede cephelerin iyiden iyiye katılaştığı gözden kaçmıyor. Lüksemburg Maliye Bakanı Jean-Claude Juncker, kimsenin rekabete karşı olmadığını, ancak önce, bunu mevcut enstrümanlarla başarma şansı olup olmadığının araştırılması gerektiğini söyledi. Birlik Komisyonu’nun makroekonomik dengesizlikleri gidermeyi hedefleyen önerileri gibi rekabet paktı ile istikrar fonunun akıbeti de 11 Mart zirvesine havale edildi.

Deutsche Welle Türkçe

Bernd Riegert/A. Günaltay

Editör: Ayhan Şimşek