1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Borussia Dortmund iflasın eşiğine nasıl geldi?

Henrik Böhme18 Şubat 2005

Almanya’nın en köklü futbol kulüplerinden biri olan ve 1909 yılından bu yana aktif olarak faaliyet gösteren Borussia Dortmund iflasın eşiğinde. Bundesliga’nın borsaya açılan ilk ekibi olan Dortmund’un ayakta kalması, hazırlanan yeni mali konsepte tüm kefillerin onay vermesi ile mümkün olacak. Borussia Dortmund’un, çöküşün eşiğine nasıl geldiğini, DW editörlerinden Henrik Böhme analiz ediyor:

https://p.dw.com/p/AZyT

“Bundan tam dört yıl sonra, Dortmund kenti geniş çaplı ve gösterişli kutlamalara sahne olacak. Çünkü „Ruhr bölgesinin kalbi“ olarak adlandırılan Borussia Dortmund Kulübü, 2009 yılında 100’üncü kuruluş yıldönümünü kutlayacak. Ancak kutlamalara hazırlanan bölge halkının, küçük bir ayrıntıyı gözönünde bulundurmasında yarar var: Bundan dört yıl sonra, Borussia Dortmund adında bir futbol kulübü belki de olmayabilir!

Şampiyonlar Ligi, Kıtalararası Dünya Kulüpler Kupası ve altı lig şampiyonluğunun yanısıra ulusal ve uluslararası alanda daha pekçok başarıya imza atan Borussia Dortmund’un içine düştüğü mali darboğazdan kurtulması, artık tümüyle mucizelere kalmış durumda. Kulüp, şuanki görünümüyle tam bir enkazı andırıyor.

Borussia Dortmund gibi köklü bir kulübün kepenk kapatması, henüz müşterek bahis skandalının etkilerini üzerinden atamayan ve 2006 Dünya Kupası’nın evsahipliğine hazırlanan Almanya’da, yaraya tuz - biber ekilmesi anlamına da gelecektir.

Dortmund’da son yıllarda peşpeşe alınan yanlış kararlar ve yapılan hatalı icraatlar, bugünkü olumsuz tablonun en önemli nedeni. Hayır, kasettiğimiz şey, kulübün bundan dört yıl önce verdiği „borsaya açılma“ kararı değil. Tam tersine, o dönemde sportif alanda elde edilen başarıların belki doğal ve haklı bir sonucuydu bu adım. Başta Manchester United olmak üzere hisseleri borsada işlem gören pekçok köklü Avrupa kulübünün bugün elde ettiği mali ve sportif başarılar, bunun doğru bir adım olduğunun en büyük kanıtı.

Burada asıl sorun, borsa sürecinin profesyonelce şekillendirilmemesinden kaynaklanıyor. Sportif başarıların sürekli olacağını düşünen o zamanki kulüp yönetimi, geleceğe yönelik akılcı yatırımlar yapmak yerine hisse satışından elde edilen paranın yüzde 80’nini, değim yerindeyse “çarçur etti“. Sonuçta ortaya bugünkü enkaz çıktı. Hesapsızca yapılan astronomik transferlerle oluşturulan Bundesliga’nın en pahalı kadrolarından birine sahip olan Dortmund, stadyum tadilatına da büyük paralar yatırdı. Bunun üstüne bir de hatalı pazarlama stratejileri eklenince, kulüp meteliğe kurşun atar hale geldi.

Yeni nakit girdisi sağlamak için çareyi yüksek faizli krediler almakta bulan Borussia Dortmund yönetiminin işbaşına getirdiği sözümona “finans uzmanları“ da dertlere derman olmaktan ziyade, yaranın giderek kangren haline gelmesine neden oldular. Tabii tüm bunlar yaşanırken, yeşil sahalarda arzulanan başarılar elde edilemedi ve bir zamanların Şampiyonlar Ligi galibi Borussia Dortmund, hedefsiz, vasat bir takım haline dönüştü.

Dortmund’un başına gelenler, Bundesliga’nın diğer ekipleri için de acı bir ders niteliğinde. Diğer Avrupa ülkelerinde, futbol kulüplerinin borsaya açılması büyük oranda başarılı sonuçlanırken, Alman takımları için aynı şey söylenemez. Çünkü gerekli altyapı, Bundesliga külüplerinde henüz mevcut değil. Belki bunun tek bir istisnası var, o da Bayern Münih. Ancak onlar bile borsa olayını, akıllarının ucundan dahi geçirmediklerine göre, bir bildikleri vardır herhalde...“