1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Silahı tanımakta zorlandı

4 Temmuz 2013

NSU davası sanıklarından Carsten S. Neonazi terör hücresine temin ettiğini itiraf ettiği cinayet silahını tanımakta zorlandı.

https://p.dw.com/p/192KB
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Almanya’da 8’i Türk 10 kişiyi öldürmekle ve onlarca kişiyi yaralamakla suçlanan Neonazi terör hücresi Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) davasında, yargılanmakta olan 5 sanıktan biri olan Carsten S.’nin cinayetlerde kulanılan silahı tanımakta güçlük çektiği bildirildi. Söz konusu ''Ceska'' tipi silah, Neonazi terör hücresi NSU’nun işlediği cinayetlerin 9'unda kullanılmıştı.

Cinayetlere yardım etmekle suçlanan sanık Carsten S., daha önce bu silahı, Neonazi terör hücresinin ölen iki üyesi Uwe Mundlos ve Uwe Böhnhardt’a temin ettiğini itiraf etmişti.

Carsten S. perşembe günü, Münih Eyalet Yüksek Mahkemesi’nde görülmeye devam edilen davada soruşturmayı yürüten yargıca ifade verirken, kendisine sadece silahın kötü kaliteye sahip bir kopyasının gösterildiğini söyledi. Carsten S. ancak daha sonra Federal Emniyet Teşkilatı‘ndaki (BKA) soruşturmasında ise birçok silahın masada önüne konulduğunu kaydetti. Sanık, silahlardan sadece ikisinin susturucusunun bulunduğunu, bunlardan birini tespit ettiğini ve bu silahın cinayetlerde kullanılan silah olabileceğini söyledi. Sanığın seçtiği silah gerçektende cinayetlerde kullanılan silahtı. Ancak Carsten S. "Orada benzer, 15 susturuculu tabanca daha olsaydı, seçmek çok daha zor olacaktı" diye konuştu.

"Zschäpe, asında konuşmak istiyor"

Bununla birlikte davanın ana sanığı Beate Zschäpe’nin aslında konuşmak istediği, ancak avukatlarının tavsiyesine uyarak sessiz kalmayı tercih ettiği iddia ediliyor. 2012 yılının haziran ayında hastalanan büyük annesini görmesi için Jena kentine kadar Zschäpe’ye refakat eden emniyet memuru, çarşamba günü Münih Eyalet Yüksek Mahkemesi'nde tanık olarak dinlendi. Polis memuru, Zschäpe’nin yolda kendisine, özellikle büyük annesinin durumunun ağırlaşması nedeniyle ondan özür dilemek için aslında ifade vermek istediğini, ancak avukatlarının bunu önermediğini söylediğini kaydetti. Tanık, Zschäpe’nin "Eğer ifade verirse bunu eksiksiz ve kapsamlı yapacağını, yaptıklarının arkasında durmayan biri olmadığını" anlattığını belirtti.

Dört saatlik yolculuğun dostça bir atmosferde geçtiğini kaydeden polis memuru, "Zschäpe'nin avukatı Wolfgang Heer'den hiç memnun olmadığını, onun zaten pek bir şey yaptığını düşünmediğini ve ikinci avukatının da Wolfgang Heer ile her konuda aynı görüşü paylaştığını" söyledi. Zschäpe’nin o nedenle birileri ile konuşabildiği için mutlu olduğunu kaydetti. Polis memuru, Zschäpe’nin kuruntulu bir izlenim bıraktığını kaydetti ve şöyle devam etti: "Etrafındaki herkesin kendisinden bir şey istediğini, örneğin basına bir şey aktarmak, para kazanmak ya da soruşturmanın bir parçası olmak gibi. Asında paranoyaya benzer bir tutum içindeydi" dedi.

Savunma avukatları ise polis memurunun ifadesinin değerlendirmeye alınmamasını talep etti. Buna gerekçe olarak da ikili görüşmenin resmi bir sorgulama olmaması gösterildi.

© Deutsche Welle Türkçe

DW/dpa BD/BÖ