Cumhuriyet soruşturmasında 'savcı' tartışması
3 Kasım 2016
Cumhuriyet Gazetesi soruşturmasını yürüten savcı Murat İnam’ın "FETÖ" davasında sanık olduğunun ortaya çıkması ile ilgili tartışmalar sürüyor. Konuyla ilgili açıklama yapan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ savcının "FETÖ" davasından sanık olmasını ‘talihsizlik’ olarak nitelendirdi. Bakanlığın savcı atama ya da değiştirme gibi bir görev üstlenemeyeceğini açıklayan Bozdağ, “Burada bir art niyet olmadığını söylemek istiyorum. Keşke böyle görevlendirme olmasaydı. Bu davadan yargılanan bir kişinin bu davaya verilmesi talihsizlik” dedi.
Daha önce CHP’nin konuyu meclis gündemine taşıması üzerine açıklama yapan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ise “Cumhuriyet Savcısı Murat İnam, Selam Tevhid soruşturması nedeniyle Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nde açılan davada sanıktır. Hakkında isnat olunan eylem usulsüz dinleme kararı vermesi değil, sadece bir dosyada uzatma kararı vermesidir. FETÖ’ye karşı yürütülen soruşturmalar kapsamında hakkında herhangi bir açığa alma veya ihraç işlemi yapılmamıştır” açıklamasında bulundu.
“Savcı görevden alınmalı”
Adalet Bakanlığı’nın tutumunu DW Türkçe'ye değerlendiren Adalet eski bakanlarından Hikmet Sami Türk, “Yapılması gereken savcının görevden alınmasıydı ancak demek ki HSYK da, bakanlık da görevini yapmıyor” diye konuştu.
“Türkiye’de hukukun bittiği yerdeyiz” tespitinde bulunan Türk, “Cumhuriyet’e açılan soruşturma tamamen hukuka aykırıdır, basın özgürlüğü ihlalidir. FETÖ yanlısı yayın yapmakla suçlanan Cumhuriyet, tam tersine FETÖ’yle mücadele için yayın yapmıştır. Yanlış, bir an önce düzeltilmelidir” değerlendirmesini yaptı.
“Tam bir hukuk skandalı yaşıyoruz”
Savcının FETÖ davası sanığı olduğunu gündeme getiren ana muhalefet partisi CHP’nin vekillerinden Namık Havutça ise “Yaşadığımız bu hukuki garabet, Türkiye’nin hukuk devleti niteliğini bütünüyle hedef almıştır” tespiti yaptı. Savcının kendisinin soruşturulması gerektiğini ve Cumhuriyet soruşturmasından tamamen el çektirilmesi gerektiğini savunan ancak hükümetin bu yönde bir adımının olmadığından yakınan Havutça, “Hükümet, yanlışlarından geri adım atmak zorunda kalacaktır aksi durumda geri dönüşü olmayan, çağdışı bir yola doğrudan girilmiş olacaktır” dedi.
HDP’li vekillerden Garo Paylan da “Değiştiremediğimiz bir devlet geleneği kendini yaşatıyor ve devlet içinde güçler savaşırken, muhalif sesler bastırılıyor” dedi. 15 Temmuz’un halen aydınlatılamadığına ve gerçek sorumluların bulunamadığına dikkat çeken Paylan, kaygılarını "Elbette ortada bir suç var ama bu suçlular bulunurken iş sulandırılıyor. Siyasi iktidardan beklediğimiz, muhalif sesleri ezen siyasi operasyonları durdurmasıdır. Yoksa Türkiye, skandallardan kurtulamayacaktır” sözleriyle aktardı.
“Gazetenin kapatılmasından endişe ediyoruz"
Savcı Murat İnam’ın "FETÖ" davasından sanık olduğunun ortaya çıkması Cumhuriyet Gazetesi yönetiminin de tepkisini çekti. Gazetenin Ankara Haber Müdürü Ayşe Sayın, yaşananları “kara mizah” olarak nitelendirdi. Cumhuriyet’le PKK’yı ve FETÖ’yü ilişkilendirmenin ‘akıllara ziyan’ olduğunu ve savcının ortaya hiçbir delil koyamadığını belirten Sayın, “Evet, bundan sonra endişe ettiğimiz, gazetenin kapatılmasıdır” açıklaması yaptı. Sayın, 90’lardan beri Cumhuriyet’te çalıştığını ve gazetenin sadece AKP iktidarını değil geçmişteki tüm iktidarları eleştirdiğine vurgu yaparken de AKP iktidarının Türkiye’de gerçek ‘gazetecilik faaliyeti’ istemediğini ve bunu herkese hissettirdiğini belirtti.
“Kimse beğenmeyebilir yazılanı-çizileni, gerçeklerin anlatılmasını, uygulamaların sorgulanmasını ama bu suç değildir. Şimdi Türkiye’de böylesi bir kara mizahın tanıkları oluyoruz” diyen Sayın, Cumhuriyet’in gazetecilikten vazgeçeceğini hayal dahi etmenin dünyayı ve gerçekleri algılamakla ilgili ciddi yanlışlara işaret ettiğini kaydetti.
© Deutsche Welle Türkçe
Hilal Köylü