1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Dünya İklim Zirvesi umutsuz başlıyor

29 Kasım 2010

Cancun'da bugün başlayacak olan ve 10 Aralık'a kadar devam edecek Dünya İklim Zirvesi'nden beklentiler geçen yılki tecrübe nedeniyle yüksek değil. Ancak zirveden yine de bazı somut kararların çıkacağı tahmin ediliyor.

https://p.dw.com/p/QJMl
Dossierbild Klimagipfel Cancun Mexiko 2010 Logo

Bundan yaklaşık bir yıl önce Kopenhag’da düzenlenen iklim zirvesinde bütün dünya büyük beklentiler içindeydi. Ancak Konpenhag'daki zirvenin başarısızlığa uğraması ve iklimin korunmasında öncülüğü üstlenen Avrupa’nın, genç sanayi ülkeleriyle ABD'ni ikna edememesi, büyük hayal kırıklığına yol açmıştı.

O nedenle bu yıl Meksika'nın Cancun kentinde yapılacak zirvede, beklentilerin bir hayli aşağı çekildiği görülüyor. Almanya Çevre Bakanı Norbert Röttgen, Cancun’da yapılacak iklim zirvesinden beklentilerini şöyle özetliyor:

''Bu yıl, her sorun bir hamlede çözülecek gibi görünmüyor ama biz her şeyin adım adım yoluna girmesi için uğraşacağız. Bizim Cancun Zirvesin’den beklentimiz, uluslararası bir anlaşma için hazırlıklarımızın iyileştirilmesi konusunda gerekli bir dizi somut tedbirin alınması.''

Uluslarası İklim Koruma Fonu

Röttgen, iklim politikalarının finansmanı ve ormanların korunmasıyla karbondioksit emisyonun azaltılması konusunda görüş birliğine varılacağını düşünüyor. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Başkanı Christiana Figueres de Röttgen'in beklentilerine katılıyor:

''Cancun Zirvesi’nde hükümetlerin, iklim değişikliğine uyum önlemleri, transfer teknolojisi ve ormanların korunması konusunda anlaşabilmeleri gerekli. Aynı şekilde uzun vadeli finansmanı düzenleyen Uluslarası İklim Koruma Fonu konusunda da görüş birliğine varılacağını tahmin ediyorum. Bu konularda, hâlâ büyük politik engellerin olduğunu düşünmüyorum.''

İklim değişikliğine karşı alınacak önlemler konusunda, bilimsel kararlar ile politik hizmetler ve çıkarlar arasında büyük bir uçurum söz konusu. Aynı şekilde gelişmiş sanayi ülkeleri ve kalkınmakta olan ülkeler arasındaki, fakir ve zengin uçurumunun yol açtığı anlaşmazlıklar da bir o kadar büyük.

Ancak her ülkenin yine de mutabık olduğu iki konu var. Bunlardan ilki; iklim değişikliğinin hâlihazırda vuku bulduğu ve bu değişikliklerden etkilenmeyecek hiçbir ülkenin olmadığı. İkincisi ise her ülkenin alınacak tedbirler konusunda bir an önce son hızla harekete geçmesi gerektiği ve iklim politikalarında hemen etkili olacak küresel bir rota belirlemek için daha fazla beklenilemeyeceği.

''Çin, çaba sarfediyor''

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Başkanı Christiana Figueres, bazı ülkelerin ulusal çapta, müzakerelerde olduğundan çok daha ilerde olduğunu kaydediyor:

''Birçok ülkenin ulusal çapta aldığı önlemler, bize umut vermektedir. Sürekli daha fazla ülke, emisyonun azaltılması konusunda ciddi kararlar almakla kalmıyor, bunları ulusal politikalarında yasalarla güvence altına da alıyor.''

Figures'e göre, özellikle de Çin, tam 12’inci beş yıllık plan ile enerji verimliliğini ve yenilenebilir enerjiyi hızla teşvik ediyor ve bununla ekonomik büyümenin doğal olarak beraberinde getirdiği emisyon artışını da kısıtlamaya çalışıyor. Hatta Maldiv Adaları ve Costa Rica gibi küçük ülkeler de karbondioksit salımını azaltmak amaçlı çeşitli projeler geliştirdi.

© Deutsche Welle Türkçe

Danhong Zhang, Çeviri: Başak Demir

Editör: Murat Çelikkafa