1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

250210 Konsum Wirtschaftskrise Weltbevölkerung

26 Şubat 2010

The World Watch Enstitüsü'nün son raporu, tüm dünyanın gelişmiş toplumlar kadar fazla kaynak tüketmesi halinde, bir değil birkaç dünyaya ihtiyaç duyulacağını ortaya koyuyor.

https://p.dw.com/p/MBMk
Fotoğraf: AP

Merkezi Amerika'nın başkenti Washington'da bulunan The World Watch Enstitüsü her yıl "Dünyanın Durumu" adını taşıyan raporlar yayımlıyor. Enstitü son raporunda küresel tüketim toplumu konusunu mercek altına aldı. Hangi yaşam standartlarının yerküremiz için kabul edilebilir olduğunu araştıran kurum, ilginç sonuçlara ulaştı. Rapora göre, 6,5 milyarlık dünya nüfusunun tümünün Amerikan tüketim standartlarına göre yaşaması halinde, gerekli kaynakların sağlanabilmesi için toplam dört buçuk dünyaya ihtiyaç var. Karşılaştırıldığında Avrupalıların standartları biraz daha mütevazı. Ancak yine kaynak yetiştirmek için bir değil üç dünya birden gerekli. Ancak Tayland veya Ürdün'deki standartlar bile dünyanın şu anki kapasitesini aşıyor.

Dünya nüfusunun bize kaynak yetiştirmeye çalışan biçare gezegenimize bir değil birkaç beden büyük geldiğini kaydeden BM Çevre Programı Başkanı Achim Steiner şu açıklamayı yapıyor: "200 yıldan kısa bir sürede nüfusu 1,5 milyardan 6,5 milyara yükselen bir gezegende yaşıyoruz. Bundan yaklaşık 40 yıl sonra dünya üzerinde 9 milyar kişi olacağız. Gelecekte yaşayacağımız tek sıkıntının petrolle ilgili olmayacağını artık fark etmemiz gerekiyor. Tüm kaynaklar konusunda sıkıntı çekeceğimiz günler gelecek."

Tüketmeye devam ediyoruz

Sanayi toplumlarının konjonktür paketleri Steiner'i fazlasıyla endişelendiriyor. Steiner, resesyonla mücadelede tüketimin tek çıkar yol olarak gösterildiğine işaret ediyor. Tüketim toplumu olgusuna artık bir son verilmesi gerektiğine dikkat çekmeye çalışan “Club of Rome” adlı organizasyon bundan yaklaşık 40 yıl önce yayımladığı "The Limits to Growth" yani "Büyümenin sınırı" adlı raporla bu konuda küresel çapta bir bilgi alışverişi sağlamaya çalışmıştı.

Ancak Charles Hopkins çok fazla tükettiğimize dikkat çekmeye çalışan tüm çalışmalara rağmen bu eğilimimizde fark edilebilir bir düşüş sağlanamadığını kaydediyor. Hopkins şu açıklamayı yapıyor: "Çocuklarımızın yani gelecek kuşakların yeni çözümler bulmaları gerekecek. Örneğin daha az tarımsal alanla şu an sahip olduğumuzdan yüzde 50 daha kalabalık bir nüfusu nasıl doyurabilecekleri sorusunun yanıtını bulmaları gerekiyor. Çünkü her geçen gün daha fazla tarıma elverişli toprağı kaybediyoruz. Bugün sahip olduğumuzdan çok daha az suyu yüzde 50 daha fazla nüfusa yetiştirmenin yolunu bulmaları gerekiyor. Zira biz şu anda tarih öncesinden kalma su rezervlerini ve kaynak sularını tüketiyoruz. Balık türlerini yok ettiğimiz için, içinde hemen hiç balık olmayan bir beslenme planıyla insanları doyurmanın da yolunu bulmaları lâzım."

"Enerji ihtiyacı üçe katlanacak"

Kanada'nın Toronto kentindeki York Üniversitesi UNESCO Kürsüsü Başkanı Charles Hopkins, üstelik gelecek nesillerin tüm bunları yaparken çok büyük başka bir sorunla da yüzleşmeleri gerekeceğine dikkat çekiyor. Hopkins, artan enerji ihtiyacını karşılayabilmek için çocuklarımızın enerji üretimini de üçe katlamak zorunda kalacaklarını belirtiyor. Hopkins'e göre bunu yaparken karşılaşacakları en büyük zorluksa gelecekte enerji üretiminde hiç karbondioksit açığa çıkarılamayacak olması. Hopkins şu an için bunu başaracak teknolojiden oldukça uzak olduğumuzun altını çiziyor.

BM Çevre Programı Başkanı Achim Steiner'e göre sürdürülebilirliği sağlamak tek çıkar yol. Ancak bunun için gerçekten etkili ve çevre dostu yeni teknolojiler bulmamız ya da eski doğal yöntemlere dönmemiz gerekiyor. Steiner doğada çöp diye bir kavramın var olmadığına, doğal olan her şeyin bir şekilde geri dönüştüğüne dikkat çekiyor.

© Deutsche Welle Türkçe


Helle Jeppesen / Çeviri: Banu Ertek


Editör: Beklan Kulaksızoğlu