1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Demirtaş davasında gözler AİHM’de

6 Aralık 2017

HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş'ın tutuklu olduğu davanın ilk duruşması, 7 Aralık'ta Ankara'da görülecek. Demirtaş’ın avukatı, bundan sonraki süreçte AİHM’in Mart ayına kadar vereceği kararı beklediklerini söyledi.

https://p.dw.com/p/2ooS2
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş Fotoğraf: REUTERS/Stringer

Geçen yıl 4 Kasım'da tutuklanan ve 13 aydır henüz hakim karşısına çıkarılmayan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın "örgüt yöneticiliği" suçlamasıyla yargılandığı ana davanın ilk duruşması, 7 Aralık'ta Ankara'da görülecek. Bu duruşmaya da getirilmeyeceği açıklanan Demirtaş'ı savunmak üzere duruşmaya Türkiye'nin pek çok farklı kentinden 1000'e yakın avukatın katılması bekleniyor. Davanın görülmesinden bir gün önce ise 6 Aralık'ta Anayasa Mahkemesi Demirtaş'ın tutukluluk ile ilgili itirazını görüşecek. DW Türkçe'ye konuşan Demirtaş'ın avukatlarından Mahsuni Karaman, "Beklentimiz Anayasa Mahkemesi'nin haksız olan tutuklama ve yargılamaya ilişkin hukuka uygun bir karar vermesi. Eğer bu olmazsa, AİHM’in tutuklama ile ilgili davamızda karar vermesini bekliyoruz" diyor. 

SEGBİS krizi devam ediyor

Avukat Karaman, Demirtaş'ın Edirne'de tutuklu bulunduğu ana dava nedeniyle, son 1 yıldır tutuksuz yargılandığı bu davaların duruşmasına da getirilmediğini söylüyor. Duruşmalara bizzat katılmak isteyen Demirtaş, SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) ile savunma yapmayı kabul etmiyor. Mahkemeler ise Demirtaş'ın bu tavrına karşılık, güvenlik ve masraflar gibi gerekçelerle yargılandığı duruşmalara kendisinin getirilmesini talep etmiyor. Yargılamada adeta bir kısır döngüyü andıran bu durum nedeniyle Demirtaş tutuklandığı günden bugüne kadar henüz hakim karşısına çıkabilmiş değil.

"DTK yöneticisi" olmakla suçlanıyor

Peki HDP lideri, 7 Aralık’ta başlayacak davada hangi suçlardan yargılanacak?

HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında son 1 yılda 33 adet dava açıldı. Demirtaş'ın tutukluluğuna gerekçe olan ve ilk duruşması 7 Aralık'ta Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek ana dava, daha önce kendisi hakkında hazırlanan ve dokunulmazlığının kaldırılması için TBMM'ye gönderilen 31 fezlekenin toplamından oluşuyor. 501 sayfalık iddianamede HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Demokratik Toplum Kongresi'nin (DTK) yöneticisi olmakla suçlanıyor. Davayı açan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, DTK'nin PKK güdümünde bir kuruluş olduğu iddiası ile Demirtaş'ın "örgüt yöneticiliği" suçundan cezalandırılmasını talep ediyor.

Savcılığın tek tek görülmesi gereken fezlekeleri bir araya getirerek bir "torba dava" yarattığını dile getiren Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman, "Bize göre siyasal iktidarın yönlendirmesi ile böyle bir torba dava açıldı. Bu aslında hukuka karşı yapılmış bir hiledir" diyor. Demirtaş'ın PKK değil, bünyesinde iş dünyası örgütlerinden sivil toplum kuruluşlarına kadar pek çok kurumu barındıran, Diyarbakır merkezli DTK'nın yöneticiliği ile suçlandığına dikkat çeken Avukat Karaman, "DTK derken, 2012'de eş başkanlarının yeni Anayasa sürecine katılmaları için Meclis'e davet edildiği meşru ve legal bir kuruluştan bahsediyoruz. Dönemin TBMM Başkanı Sayın Cemil Çiçek'in bizzat kendi imzası ile gönderdiği davet yazısı da bizim dava dosyamızda mevcut zaten. Şimdi Demirtaş, DTK yöneticisi olmakla, 'terör örgütü yöneticiliği' ile suçlanıyor" diye konuşuyor.

"Konuşmalarından başka suçlama yok"

İddianamedeki diğer suçlamaların ise Demirtaş'ın basına verdiği beyanlar, il ve ilçe örgütlerinde yaptığı konuşmalar gibi kamuoyuna açık ortamlarda yaptığı açıklamalardan ibaret olduğunu belirten Karaman, "İddianamede Sayın Demirtaş'a atfedilen tek bir eylem ve hareket yoktur" şeklinde konuşuyor.

Demirtaş ayrıca Savcılık tarafından 6-8 Ekim olayları nedeni ile "halkı suça teşvik"ten de suçlanıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan da pek çok açıklamasında, Demirtaş'a 'terörist' diyerek, 6-8 Ekim olaylarında yaşanan ölümlerden Demirtaş'ı sorumlu tutmuştu. 6-8 Ekim olaylarına ilişkin olarak Demirtaş'ın yalnızca attığı bir tweet nedeni ile suçlandığını söyleyen Mahsuni Karaman, "Kobani'nin işgaline karşı halkı demokratik tepkisini göstermesi gerektiğine ilişkin attığı bir tweet nedeni ile suçlanıyor. Yani Türkiye'de basında sıkça yanlış aksettirildiği gibi, olaylardaki ölümlerden suçlanmıyor. Bu planlı bir algı çalışması" diyor. 

"AİHM, marta kadar kararını açıklayacak"

7 Aralık'ta görülecek duruşmadan hemen bir gün önce Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) Demirtaş'ın başvurusunu görüşecek olması, Demirtaş'ın tutukluluğunun devam edip etmeyeceğine yönelik en önemli sinyal niteliğinde. Zira Anayasa Mahkemesi'nin milletvekili dokunulmazlıkları kaldırılarak tutuklanan HDP milletvekillerinin yargılanmasına ilişkin vereceği karar, başta Demirtaş olmak üzere tutuklu yargılanan HDP milletvekillerinin durumu için belirleyici olacak. "Beklentimiz Anayasa Mahkemesi'nin haksız olan tutuklama ve yargılamaya ilişkin olumlu bir kara vermesi" diyen Avukat Kahraman, Anayasa Mahkemesi'nin Demirtaş'ın durumunu görüşmek için davadan bir gün önceyi seçmesinin ise "tesadüf" olmadığı görüşünde.

Öte yandan AİHM'ye yaptıkları başvuru sonrasında hükümetin 24 Kasım'da savunmasını sunduğunu, kendilerinin de 8 Ocak'a kadar hükümete yanıtlarını kaleme alacaklarını dile getiren Karaman, AİHM'in Demirtaş'a ilişkin kararının da en geç mart ayında çıkmasını beklediklerini kaydediyor.

Aram Ekin Duran / İstanbul

©Deutsche Welle Türkçe