1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Dresden Dünya Miras Listesi'nde

Deutsche Welle25 Haziran 2005

Almanya’nın Dresden kenti, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü UNESCO tarafından Dünya Miras Listesi’ne resmen dahil edildi. Barok ve rönesans dönemlerinin izlerini taşıyan tarihi yapıların zenginliği, müze ve galerilerdeki paha bililmez sanat eserleri ve mimari dokusuyla Dresden tam bir kültür ve sanat şehri.

https://p.dw.com/p/AaY3
Dresden'a miras belgesi dün düzenlenen törenle sunuldu.
Dresden'a miras belgesi dün düzenlenen törenle sunuldu.Fotoğraf: AP

Dresdenliler ’mutlu haberi’ yaklaşık bir yıl önce aldılar. 2004 yılının Temmuz ayında UNESCO, Dresden kentini Dünya Miras Listesi’ne almaya hazırlandığını açıkladı. Liste’ye dahil edilmek için dünya çapında 40 merkez başvuruda bulundu; Aranan altı şarttan dördünü yerine getiren Dresden, birkaç merkezle birlikte Liste’ye seçildi. Elbe Nehri’nin kıyısı boyunca uzanan 19,5 kilometre uzunluğundaki Elbe vadisi, artık resmen Dünya Kültür Mirası.

Liste 1972 yılında hayata geçirildi

1972 yılında hayata geçirilen Liste’de, dünyanın 125 ülkesinden, ’insanlık için çok önemli ve değerli’ olarak tanımlanan 780 merkez, kültür ve doğa varlıkları bulunuyor. Almanya’dan şimdiye dek 30 eser, merkez ve bölge Liste’ye girmeyi başardı.

Saksonya eyaletinin başkenti Dresden’in tarihinin, tam olarak bilinmemekle birlikte, 7. yüzyıla kadar uzandığı tahmin ediliyor. Gerçek anlamda kentleşme ise 12. yüzyılda başladı. 18. yüzyılın başında Avrupa’nın en önemli merkezlerinden biri haline geldi. Elbe vadisinin Floransası olarak da anılan Dresden’in en önemli özelliği, bilim ve sanat alanında kendini sürekli geliştiren ve zenginleşen bir kent olması. Kentin simgeleri, dünyanın en muhteşem opera binaları arasında gösterilen Semperoper, Roma anfi tiyatrolarına özenilerek 18. yüzyılda inşa edilen Zwinger ve yapımı 1743 yılında tamamlanan mimarlık ve mühendislik harikası bir kilise olan Frauenkirche.

2. Dünya Savaşı'nda harabeye dönmüştü

Dresden için ’küllerinden yeniden doğan şehir’ demek yanlış olmaz. Zira kent 2. Dünya Savaşı’nda harabeye döndü, kelimenin tam anlamıyla taş taş üstünde kalmadı. Fakat yıkılan tarihi ve kültürel miras kalıntıları, eski tasarımları aynen korunarak, projelendirilip yeniden inşa edildi.

Ama talihsizlikler Dresden’in peşini bırakmadı. 2002 yılının yazında kenti sular altında bırakan sel, az kalsın yıllar yılı özenle korunan ve geliştirilen sanatsal, kültürel ve tarihi mirası yok ediyordu. Müzelerden ve galerilerden eserler son anda çıkarıldı, kütüphanelerde görevliler, dizlerine kadar suların içinde oldukları halde, kitapları kurtarmak için büyük mücadele verdi. Binalar büyük oranda zarar gördüyse de onarımı imkansız eserler zarar görmedi ve herkes rahat bir nefes aldı.

Bilim adamları, araştırmacılar ve sanatçılar için oldum olası bir çekim merkezi olan Dresden, şimdi Dünya Kültür Mirası Listesi’ne dahil edildikten sonra, daha ziyaretçi çekeceğe benziyor.