1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Dündar ve Tolu'dan Almanya'ya çağrı

12 Ocak 2018

Can Dündar ve Meşale Tolu, Türkiye'ye yönelik baskıyı sürdürmesi için Alman hükümetine çağrıda bulundu. Dündar, Yücel'in serbest bırakılması karşılığında Türkiye ile "kirli" bir anlaşması yapılmaması konusunda uyardı.

https://p.dw.com/p/2qjPZ
Berlin Can Dundar übt Solidarität mit Deniz Yücel
Fotoğraf: picture-alliance/Zumapress/J. Scheunert

Almanya'da yaşamını sürdüren gazeteci Can Dündar ve bir süre önce Türkiye'de tahliye edilen Alman gazeteci ve çevirmen Meşale Tolu'dan Türkiye konusunda Alman hükümetine çağrı geldi. 

Cumhuriyet Gazetesi'nin eski genel yayın yönetmeni Dündar, Nordwest Zeitung'a verdiği röportajda Alman hükümetini Türk hükümetiyle "kirli bir anlaşma" yapmaması konusunda uyardı. Türkiye'de tutuklu Alman vatandaşlarının birer "rehine" olduğunu ifade eden Dündar, "Eğer Almanya rehinelerin özgürlüğünü kirli bir anlaşma ile satın alırsa, bu Erdoğan'ı hemen bir başka gazeteciyi hapse atmak için cesaretlendirir" diye konuştu. 

Dündar, Alman hükümetinin Die Welt gazetesi Türkiye muhabiri Deniz Yücel'in serbest bırakılması için "yine Alman silahları isteyen" Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a taviz vermemesi gerektiğini belirtti.

Almanya'da yaşamını sürdüren Can Dündar, Erdoğan'ın görev süresi içinde Deniz Yücel'in serbest bırakılmayacağını söylediğini hatırlatarak, Erdoğan'ın bu sözünden dönmesi için "Almanya'dan durumu kurtaran bir karşılık almaya ihtiyacı olduğunu" dile getirdi. Dündar, Berlin'de bu tür bir anlaşma üzerinde düşünüldüğünü ifade etti.

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Alman mevkidaşı Sigmar Gabriel'in geçen cumartesi günkü görüşmesinde Deniz Yücel'in serbest bırakılması karşılığında Türkiye'ye silah satışlarının yeniden onaylanmasının gündeme geldiğine işaret eden Dündar, böyle bir anlaşma yapılması durumunda "insan haklarının kurban edilmiş" olacağını vurguladı.

Tolu: Hükümet gazeteciliği suç haline getirmeye çalışıyor

Türkiye'de yaklaşık sekiz ay tutuklu kaldıktan sonra Aralık ayında tahliye olan Alman vatandaşı, gazeteci Meşale Tolu da Der Spiegel dergisine verdiği röportajda, yaklaşık 150 gazetecinin hala cezaevinde olduğunu hatırlatarak "Buna seyirci kalamayız" dedi. Türk makamlarına ağır suçlamalarda bulunan Tolu,  hükümet karşıtlarını cezalandırmak için gözaltı sürecinin suistimal edildiğini söyledi. Tolu "Hükümet yargı aracılığı ile gazeteciliği suç haline getirmeye çalışıyor" dedi. 

İki ülke arasında son dönemde verilen dostane mesajların kendisinin tahliye olmasını sağladığına inanan Tolu "Ama bu her şeyin yeniden iyi ve güzel olduğu anlamına gelmiyor" dedi. Türkiye'nin hala Olağanüstü Hal yasaları ile yönetildiğine dikkat çeken Tolu, "Alman hükümetinden insan hakları ihlallerinin mağdurları için çaba göstermesini bekliyorum" diye konuştu. 

Etkin Haber Ajansı (ETHA) için çalışan Meşale Tolu, Marksist-Leninist Komünist Parti (MLKP) adına "terör örgütü propagandası yapmak" ve "terör örgütüne üye olmak" suçlamalarıyla "30 Nisan'da evine yapılan bir baskınla gözaltına alınmış, 6 Mayıs'ta da tutuklanmıştı. Tolu, sekiz ay tutuklu kaldıktan sonra çıkarıldığı ikinci duruşmada tahliye edilmişti. Hakkında 15 yıla kadar hapis cezası istenen Tolu hakkındaki dava, 26 Nisan 2018 tarihinde görülmeye devam edilecek. 

Anayasa Mahkemesi'nin "hak ihlali" kararı sonrası tahliye edilen gazeteci Can Dündar bir süredir Almanya'da yaşıyor. Die Welt gazetesi Türkiye muhabiri Deniz Yücel ise yaklaşık 11 aydır Silivri Cezaevinde tutuklu ancak hakkında henüz bir iddianame hazırlanmadı.  

DW/dpa/GA/BD/HS/ÖÇ

© Deutsche Welle Türkçe