1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Erdoğan'dan Irak uyarısı

28 Ocak 2004

Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, Stratejik ve Uluslararası Etüdler Merkezi'nde yaptığı konuşmada etnik kökene veya mezhebe dayalı federal yapının Irak'ı paramparça edeceği uyarısında bulundu.

https://p.dw.com/p/AbQA
Türkiye Başbakanı, ABD'nin PKK'ya yaptırım uygulamasını beklediklerini söyledi
Türkiye Başbakanı, ABD'nin PKK'ya yaptırım uygulamasını beklediklerini söylediFotoğraf: AP

Tülin Daloğlu/Washington

Başbakan Erdoğan dün güne Washington’daki hava koşulları yüzünden bir saati aşan bir rotarla başladı. Ama programda değişiklik olmadı.

Önce Amerika’daki Türk kuruluşların Başbakanın onuruna verdiği öğlen yemeği vardı. Ardından Stratejik ve Uluslararası Etüdler Merkezi CSIS’de konuşma.

Bu konuşmada Başbakan, öncelikle Türkiye’deki ekonomik düzelmenin gidişatını rakamlarla anlattı. 2002 yılında yüzde 7,8’lik büyüme ile Türkiye’nin Çin’den sonra dünyanın ikinci en hızlı büyüyen ekonomisi olduğunu belirtti.

Yabancı yatrımcıya çağrı

Ve Türkiye’nin yabancı yatırımcılara ihtiyacı olduğunu anlattı. Ve, ”son 23 yılda Türkiye’ye yapılan Amerikan yatırımlarının toplamı sadece 4 milyar civarındadır,” diyerek bu rakamın önümüzdeki dönemlerde artmasını umduğunu ifade etti.

Irak için uyarı

Ancak Başbakan’ın mesajları bunlarla sınırlı değildi. Başbakan, Irak’ta etnik yapıya dayalı bir federasyon kurulduğu takdirde Irak’ın parçalanacağı mesajını verdi. Başbakan, ”Federe Kürt Devleti yaklaşımını olumlu bulmuyoruz. Etnik kökene veya mezhebe dayalı federal yapı Irak’ı paramparça eder,” dedi.

"PKK konusunda Amerika'yı bekliyoruz"

Üçüncü mesaj PKK ile ilgiliydi. Başbakan Erdoğan, terör örgütü PKK’nın Irak’ta varlığını güçlendirerek sürdürdüğünü söylerken, ”Amerika’nın yaptırım uygulamasını beklemek bir stratejik ortağın hakkıdır” ifadesini kullandı.

Son mesaj Kıbrıs hakkında

Ve son mesaj Kıbrıs konusundaydı. Başbakan, bir kez daha BM Genel Sekreteri Annan’ın hazırladığı Kıbrıs planının referans alınarak görüşmelerin başlaması gerekliliğinden bahsetti ama, ”Kıbrıs, Türkiye’nin AB’ye girmesinde siyasi bir kriter değildir. Bir faktör durumdur” dedi.

Yahudi lobisiyle de görüştü

Ve Başbakan’ın diğer görüşmelerinde Yahudi grupları ve Amerika'daki Müslüman liderler vardı.
Ancak en büyük ilgiyi başındaki sarığı, üstündeki cüppesi ve up uzun beyaz sakalıyla Şeyh Muhammed Kabbani topladı. Lübnan doğumlu, eşi Türk olan bu ılımlı reformcu Şeyh, 11 Eylül sonrasında Başkan Bush tarafından Beyaz Saray’da da kabul edilmişti.

Şeyh Kabbani Erdoğan'a neler dedi?

Ve Şeyh Kabbani’nin ifadesine göre, hem Ortadoğu’nun hem de Avrupa’nın kalbinde olan Türkiye’nin, Avrupa’ya girdiği takdirde İslam dünyasına çok daha önemli katkıda bulunacağını savundu. Kabbani Türkiye’deki İslamın modern, klasik, aşırı uçlardan uzak olduğuna dikkat çekerken, İslamın tekrar doğru anlaşılması için Türkiye’nin kilit ülke olduğunu belirtti.

Başbakanın otelinde yangın alarmı

Ve Başbakan güne son toplantısı, ve bugünkü büyük toplantı Beyaz Saray’daki görüşme öncesinde Dışişleri heyetinden brifing alırken, kaldığı otelde yangın alarmı çaldı. Herkes otel dışına çıkarken, Başbakan toplantısına devam etti.

Bush'la görüşme bugün

Başbakan bugün Beyaz Saray’da Başkan Bush’la görüşecek. Önce ikili özel görüşme, ardından heyetlerarası görüşme ve nihayetinde öğlen yemeği yenecek. Ve Beyaz Saray’dan ayrılmadan Başbakan Erdoğan, bu kez Başkan Yardımcısı Chenney ile bir araya gelecek.

Ve görüşmelerin içeriğine baktığımızda, isminin açıklanmasını istemeyen Amerikalı bir diplomatın ifadesi ile, ”Bizim için en önemli olanı Kıbrıs. Başbakan’ın yaptığı açıklamalar dikkat çekici. Bugün daha somut açıklamalar duyabiliriz” dedi.

Kıbrıs için arabulucu ülke ABD mi?

Başbakan’ın Kıbrıs konusunda yaptığı açıklamalarda ise öncelikle olarak Türk tarafının Annan planını referans alarak görüşmelere başlama kararlılığında olduğu ve Amerika kastedilerek, BM dışında Kıbrıs için yeni bir arabulucuya ihtiyaç bulunduğu.

Yine aynı Amerikalı diplomatın ifadelerine bakarsak, ”Eğer taraflar çözüm istiyorlarsa, bu öneri de mümkün. Amerika üstüne düşeni yapar. Önemli olan masaya çözüm ruhuyla gelmek” dedi.

ABD tarafı hem heyecanlı hem de tedirgin

Ancak Amerikan tarafında özellikle Başbakan’ın yaptığı açıklamalardan duyulan büyük bir heyecan ve aynı şekilde de tedirginlik var.

Heyecan, çünkü sonunda Türkiye’nin bekledikleri adımı atacağını görüyorlar. Tedirginler, çünkü bütün bu açıklamaların blöf olacağından endişe ediyorlar.

ABD'nin bağımsız Kürt devleti planı yok

Ve tekrar üst düzey Amerikalı diplomatın ifadelerine dönersek, Amerika’nın Irak’ta ”bağımsız bir Kürt Devleti” gibi bir planı yok. Olmadığı içinde görüşmelerde bu hususun Amerikan tarafı için çok ehemmiyet taşımadığı. Ancak, Türk tarafı için aynı şeyi söylemek söz konusu değil.

Türkiye'nin Kerkük endişesi

Başbakan, Kürt grupların özellikle Kerkük üzerinde hak iddia etmelerinden, son on iki yıldır sağladıkları özel durumu, özerkliğe çevirip imtiyazlı bir etnik grup haline bürünüyor olmalarından Türkiye’nin duyduğu endişeyi anlatacak. Ve PKK’nın da Kuzey Irak’ta hala varlığını sürdürdüğünü belirtirken, bu tehdide karşı Amerika’nın askeri tedbir almasını isteyecek.

Ancak Pentagon kaynakları, geçtiğimiz hafta yapılan Mahmur kampından 13 bine yakın Türkiye vatandaşı Kürdün Türkiye’ye dönüşüne izin verilmesi gibi adımların önemine dikkat çekiyor ve "Silahla güç kullanımı, en son başvuracağımız tercih" diyor.

Görüşmelere Powell ve Rumsfeld de katılıyor

Bugünkü heyetlararası görüşmelere Amerikan Dışişleri Bakanı Powell ve Savunma Bakanı Rumsfeld’de Türk meslektaşları olduğu için katılacaklar. Ancak altının çizilmesi gereken bir husus var ki, o da 1 Mart’ta Irak savaşı sonrasında hayli yıpranan iki ülke ilişkilerinin, bu geziyle o günleri tamamen geride bırakmayı amaçladığı.