Euro bölgesinde umutlar suya düştü

Euro bölgesinde konjonktürün belirgin şekilde düzeleceğine dair umutlar suya düştü. Avrupa Komisyonu’nun ardından ekonomi araştırmaları enstütüleri Alman IFO, İtalyan ISAE ve Fransız İstatistik Dairesi önceki dün yayımladıkları bilirkişi raporunda ekonomik gelişme konusunda önceki aylara göre daha temkinli ifadeler kullandılar.

AB Komisyonu, bu yılın üçüncü çeyreğinde gayri safi milli hasılanın binde 3‘ten binde 7‘ye çıkacağı tahmininde bulunmuştu. Avrupa‘nın önde gelen üç enstitüsünün raporunda ise ekonomik büyümenin, şaşırtıcı derecede olumlu geçen ilk yılın ilk çeyreğinden sonra gerileyerek üçüncü çeyreğinde binde 4‘e gerileyeceği belirtildi.

Bu durum, Euro Bölgesi’ndeki talebin düşmesine bağlanıyor. Alman IFO Enstitüsü’nden Timo Wollmerhaeuser, euro bölgesinde tüketimin çok düşük olduğunu gördüklerini belirterek "Bu, bölge ülkelerinde tüketicinin geleceğe ilişkin güveninin azlığına bağlanıyor. Diğer yandan, talebin en büyük kısmının Avrupa dışından geldiğini gözlemliyoruz. İhracat mallerına yönelik talep dinamik. Ancak bu talep de yıl sonuna doğru düşme eğilimine girecek" diye konuştu.

İç piyasanın canlanması bekleniyor

Üç enstitünün ortak raporunda, yılın ikinci yarısında euro ülkelerinden ihracat talebinin azalması, buna karşın iç piyasanın canlanması bekleniyor. Kişisel tüketimdeki artışın ise yılın dördüncü çeyreğinde binde 4‘e varması tahmin ediliyor. Üretim hacminin ise bu yıl yüzde 2 oranında artacağı öngörüldü.

Ekonomi araştırmaları enstitüleri, 2004 için toplam ekonomik büyümenin ise yüzde 1.8 düzeyinde olacağı tahmininde bulundular. Ekonomistlere göre, önümüzdeki aylarda euro bölgesinde fiyat artışları yavaşlayacak. Yıl geneli için tahminlenen enflasyon oranı ise yüzde 2. Bunda, petrol ve gıda fiyatlarındaki düşüşün etkili olacağı belirtiliyor.

Almanya’da iyileşme beklentisi

Bu arada, euro bölgesindeki ülkeler karşılaşmasında konjonktürel açıdan hep son sıralarda yer alan Almanya’nın konumunun iyileşmesi bekleniyor. Tahminler, bu ülkedeki ekonomik büyümenin bu yıl yüzde 1.8‘e yükseleceği yönünde. Ancak ekonomistler bunun henüz gerçek bir ekonomik canlanma anlamına gelmediğinin altını çiziyorlar.