1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Euro Bölgesi'nde reform hazırlıkları

2 Haziran 2017

AB Komisyonu, Euro Bölgesi için reform planlarını somutlaştırdı. Komisyon Başkanı Jean-Claude Juncker'in önerileri arasında Euro Bölgesi Maliye Bakanlığı'nın kurulması da bulunuyor.

https://p.dw.com/p/2dz34
Symbolbild Eurobonds
Fotoğraf: picture alliance/dpa/B. Roessler

AB Komisyonu'nun ekonomik ve parasal işlerden sorumlu üyesi Pierre Moscovici'nin "reformlara tarihi pencere açtığını" şeklinde nitelendirdiği reform önerileri Paris ve Berlin'de dile getirilen planlarla büyük ölçüde örtüşüyor. Komisyon üyesi Moscovici, ortak para birimi Euro'nun "Birliğin sembolü ve Avrupalıların istikrar garantisi" olduğunu belirtti ve "Euro'yu ortak refah aracı haline getirme zamanının geldiğini" söyledi.

Devrim yerine kısa adımlar

Bu önerinin özünde "devrim gerekmez, reformları adım adım yapalım" anlayışı yatıyor. AB Komisyonu, kimsenin Birliğin büyük hamlelere kalkışmasına hevesli olmadığının farkında. Ancak Moscovici'nin de dediği gibi, Avrupa'daki tehlikeli popülizme karşı bir şeyler yapılması da gerekiyor. Komisyon'un AB reformlarıyla ilgili önerileri arasında Euro Bölgesi bütçesi ve Euro Bölgesi Maliye Bakanlığı da bulunuyor. Ancak bu siyasi önerilerin üye ülkelerde görüşülüp değerlendirilmesi gerekiyor.

Tartışmalar, 2008'deki finans ve ekonomi krizinde kendini gösteren ortak para biriminin doğum hatalarının düzeltilmesi üzerinde yoğunlaşıyor. Kriz sırasında devreye sokulan acil mekanizmaların kurallara bağlı reformlarla kurumsallaştırılması amaçlanıyor.

"Yeni bir krizin patlak vermesini bekleyemeyiz” diyen mali işlerden sorumlu Komisyon üyesi amacın "Euro ülkelerinin ekonomik bakımdan uyumlaştırılması, yapısal reformlar ve konjonktür periyotlarının eşitlenmesi suretiyle hayat standartları arasındaki farkların en aza indirilmesi" olduğunu söyledi.

Reform tartışmasının yine kaybolup gitmemesi ve zorunlu ama uygulanması mümkün olmayan Birlik antlaşmalarıyla ilgili tartışmalara fırsat verilmemesi için Komisyon kısa adımlarla ilerlemeye çalışacak. Euro Bölgesi'nin daha fazla birleştirilmesi demokratik kontrolün de artırılmasını gerektiriyor. Bu konuda 2019 yılında seçilecek olan Avrupa Parlamentosu'nun devreye girmesi, 2025 yılına kadar da yapısal reformların tamamlanması öngörülüyor.

EU-Wirtschaftskommissar Pierre Moscovici Wachstumsprognosen für 2017
AB Komisyonu'nun ekonomik ve parasal işlerden sorumlu üyesi Pierre Moscovici Fotoğraf: picture-alliance/Zumapress/Ye Pingfan

Neler öneriliyor?

Finans krizi yıllarında sendelemeye başlayan Yunanistan ve diğer Birlik üyesi ülkeler ortaklarından yardım istemek zorunda kalmıştı. Hemen bir fon kuruldu ve kriz ülkelerine kredi yardımı başlatıldı. Bu istisnai uygulamanın düzenli bir fon bünyesinde Euro Bölgesi müktesebatına eklenmesi düşünülüyor. Bu kapsamda bankalar birliği ve mevduat garanti fonu kuralları da belirlenip 2025 yılında yürürlüğe konacak.

Tartışmalı konular

AB Komisyonu Euro Bölgesi maliye bakanlığı ve ortak mali bütçe konularını şimdilik erteledi. Ortak tahvil emisyonu ve güvenli ortak yatırımlar adı altında yeni bir finans enstrümanı oluşturulması da Komisyon'un planları arasında yer alıyor. Borç ortaklığı ise hiçbir zaman söz konusu olmayacak. Özel Euro tahvillerinin nasıl işletileceği de belli değil. Komisyon üyesi Moscovici'nin "özel risk paylaşımından" söz etmesi, konunun siyasi tartışmalara yol açabileceğini gösteriyor.

Milli hükümetlerce işsizlere yapılan yardımların nasıl güvence altına alınacağı da henüz kesinlik kazanmadı. Bu konuda ekonomik durgunluk dönemlerinde milli bütçeleri rahatlatacak bir çeşit reasürans formülü uygulanması üzerinde duruluyor.

Symbolbild Eurobonds
Fotoğraf: picture alliance/dpa/J. Büttner

Farklı tepkiler

Avrupa Parlamentosu'ndaki Euro karşıtları "para birliğinin tasarım yanlışlarının finans cambazlığıyla giderilemeyecek kadar karmaşık olduğunu" öne sürüyor. Liberal muhafazakâr reformcu kanadın temsilcileri Euro tahvilinin (Eurobonds) yeniden gündeme getirilmesine karşı çıkıyor ve borçların birleştirilmesine çalışmaktansa Euro'nun kaldırılıp milli para birimlerine dönülmesinin daha iyi olacağını savunuyor. Ancak bu öneriye iflasın eşiğindeki Yunanistan bile sıcak bakmıyor.

Avrupa Parlamentosu'ndaki en kalabalık grubu oluşturan Hristiyan Demokrat ve muhafazakâr partiler ise Komisyon'un reform önerilerini destekliyor. Parlamento grup başkanı Manfred Weber "uluslararası gerginliklerin arttığı bir dönemde Avrupa'nın ancak istikrarını koruyarak güç kazanabileceğini" söyledi. Ekonomik canlanmanın yeniden başlamasını Euro'ya borçlu olduklarını ve AB ekonomisinin güçlenmekte olduğunu belirten Weber, Euro Bölgesi ülkelerinin daha fazla sorumluluk üstlenip cesaretle yapısal reformlara el atması gerektiğini, Euro Bölgesi'ndeki işbirliğinin derinleştirilmesinin ise daha sonra gündeme getirilebileceğini ifade etti.

Barbara Wesel

© Deutsche Welle Türkçe