1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

FBI'dan Guantanamo raporu

Cem Sey / Washington4 Ocak 2007

ABD’de ülke içinde işlenen suçlarla mücadele eden Amerikan polis birimi FBI’ın Guantanamo Üssü’nde sorgulamalara katılan görevlilerinin oradaki sorgu yöntemleri hakkında hazırladığı bir rapor, eski suçlamaları bir kez daha gündeme getirdi. Washington’dan Cem Sey’in haberi…

https://p.dw.com/p/AZYs
FBI, Guantanamo ile ilgili raporunu internet üzerinden yayımladı.
FBI, Guantanamo ile ilgili raporunu internet üzerinden yayımladı.

ABD’de, ülke içinde işlenen suçlara karşı mücadele etmekle görevli Federal Soruşturma Bürosu FBI’ın internet sitesinde dün yayımladığı bir rapor, dünyanın gözlerini bir kez daha Küba’daki Guantanamo Üssü’nde tutulan terör zanlılarına yapılan muameleye çevirdi. Aslında raporda fazla yeni bir unsur yok. Benzer iddialar daha öncede dile getirilmişti.

Raporda, bir donanma subayının sorgu sırasında Kuran’ın üzerine adeta tuvalette oturur gibi yapması ya da bir başka tutuklunun devamlı Kuran’dan ayetler okumasından sıkılan sivil bir görevlinin, bu zanlının kafasını tamamen bantlaması gibi sahneler aktarılıyor. Ya da elleri ve ayakları birbirine bağlanan tutukluların 24 saate kadar aç, susuz ve başları yere değecek şekilde, zaman zaman da kendi dışkıları içinde bekletildiği veya klima cihazlarının altında soğuktan titrer şekilde ya da havasız ve sıcak odalara kapatıldığı belirtiliyor.

Fakat bu kez yeni olan, bu açıklamaların Amerikan yönetimi adına çalışan görevlilerden gelmesi ve resmi bir raporda yer alması. FBI’ın Guantanamo Üssü’nde sorgulamalara katılan 493 görevlisinin raporları en az 26 işkence vakasını belgeliyor. Bazı belgelerde, FBI ajanlarının yapılanlara ortak olmamak için sorgu odasını terk ettikleri de yer alıyor.

“Rapor ciddiye alınmalı”

Belgelerin yayınlanmasını, kamuoyunu ilgilendiren konularda devlete bilgi verme zorunluluğu getiren bir yasadan yararlanan insan hakları örgütü ACLU sağladı. ACLU temsilcisi Amrit Singh, Deutsche Welle mikrofonlarına, “Bu rapor, hükümetin kendi memurlarının Guantanamo Bay’de gördüklerini anlattığı tanık belgelerini ortaya koyuyor. Bunların ciddiye alınması gerekir. Başka belgeleri açıklamayan Savunma Bakanlığı, CIA ve daha başka kurumlar aleyhinde devam eden davalarımız da var. Belgelerin yayınlanması için gelecekte de baskı yapmaya devam edeceğiz” diyor.

Fakat bu belgelerin yayınlanmasının, Washington’un elindeki tutsaklara yönelik tavrını değiştirmesi beklenmiyor. Beyaz Saray, bundan önce benzer nedenlerle yükselen eleştirilere de tepki vermemişti. ACLU temsilcisi Singh, Kasım ayında yapılan seçimlerde muhalif Demokrat Parti’nin çoğunluğu elde ettiği Amerikan Kongresi’nin bu belgelere dayanarak tedbir alınması için harekete geçip geçmemeye yine Kongre’nin karar vereceğini söylüyor ve kendi stratejileri hakkında da şu bilgileri veriyor:

“Bu raporun içerdiği ayrıntıların ortaya çıkmasının, bağımsız bir araştırma yapılması yönünde baskıları artıracağını umuyoruz. Hükümetin bu raporda belgelenen işkence olayları hakkında herhangi birşey yapmayı düşünüp düşünmediği belli değil. Fakat sadece Guantanamo Bay’de değil, Irak ve Afganistan’daki tutuklulara yapılan sistematik işkenceden sonuçta kimin sorumlu olduğunu ortaya çıkaracak bağımsız bir soruşturma gerekli.”

“Kongre’de gündeme gelecek”

Yeni Senato’nun Adalet Komisyonu Başkanı Demokrat Partili senatör Patrick Leahy’nin raporun yayınlanmasının ardından yaptığı bir açıklama da ACLU’nun umutlarını artırdı. Leahy, tutsaklara yapılan muamelenin gelecekte Kongre’de önemli bir rol oynayacağını söyledi.

Guantanamo’daki askeri üste bulunan ve çoğu 2001 yılındaki Afganistan Savaşı sırasında yakalanan yaklaşık 400 terör zanlısının hukuki durumu çok karışık. Washington, bu tutukluların çoğu hakkında herhangi bir dava açmadığı gibi, onlara, askeri mahkemelerde yapılan sorgularının haklı olup olmadığı dışında herhangi bir konuda itiraz hakkı da tanımıyor. Bu tutukluların, kendi dava dosyalarını görme hakkı da yok.