1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Filistin’de buruk sevinç

15 Aralık 2008

İsrail, Filistin Yönetimi Lideri Mahmud Abbas'a bir jest olarak, Başbakan Ehud Olmert tarafından verilen söz ve hükümetin onayından sonra, 230 Filistinli tutukluyu bugün serbest bıraktı.

https://p.dw.com/p/GGkC
Fotoğraf: AP

Filistin Yönetimi Lideri Mahmud Abbas, "Cezaevindeki tüm Filistinli tutuklular serbest bırakılmadan sevincimiz tam olmayacak" dedi.

Daha önce tutukluların sayısının 250 olduğu açıklanmıştı. Ancak bırakılanların sayısı, 19'u Gazze'den olmak üzere toplam 230 olarak bildirildi. Gazze'ye gönderilecekler Erez geçiş noktasında, Batı Şeria'ya gönderilecekler de Ramallah'ın Betunya kontrol noktasında otobüslerle bırakıldı. Filistinli tutuklular serbest bırakılmadan önce sağlık kontrolünden geçirildi; ayrıca bir daha terör faaliyetlerine bulaşmayacakları yönünde taahhütnameler imzalatıldı.


Serbest bırakmaların saati 09.30 olarak açıklanmasına karşın, son anda İsrailli iki gruptan itiraz gelmesi üzerine, Yüksek Mahkemenin bu sabah konuyla ilgili alacağı karar beklendi. Sabah saat 06.00'dan bu yana çocuklarını bekleyenler ise zaman zaman endişelendi, zaman zaman tutukluların serbest kalışını Filistin milli oyunlarını oynayarak bekledi.


Tutuklu yakınlarının tepkisi

İsrail hükümetinin Yüksek Mahkemeye itirazıyla tutukluların serbest kalmalarının önünde bir engel kalmadı.

Freigelassene Palästinenser bei Ramallah, Westjordanland
Fotoğraf: AP


Beytüllahim'den oğlunu almaya gelen 42 yaşındaki Semiha Azmi ise saatlerce gözlerinde yaşlarla 22 yaşındaki oğlu Muhammed Azmi'nin çıkışını bekledi. Semiha Azmi, "Biri çıkıyor diye sevinirken, bu sabah İsrail askerleri gelip, diğer oğlumu gözaltına aldılar" dedi. 20 yaşındaki Ahmed Azmi'nin niye gözaltına alındığını bilmediğini söyleyen Semiha Azmi, cezaevinde bir oğlunun daha bulunduğunu belirtirken, "Ne o gruptan ne bu gruptanlar. Hiçbir örgüte bağlı değil bu çocuklar, niye içeri girdiler, niye öbürünü aldılar bir şey bilmiyorum" diye konuştu.


Ramallahlı, 21 yaşındaki oğlu İssa'yı almaya gelen Süheyl Fadıl Naccar (50) ise 4,5 yıl hapis cezası alan oğlunun 2,5 yıldan sonra çıkışına fazla sevinmediğini söyledi. Naccar, Ramallah'ın varoşlarındaki Jalozan mülteci kampından olan oğlu dahil iki tutuklunun serbest kaldığını, ancak askerlerin sabah gelip aynı kamptan tümü El Fetihli 7 kişiyi götürdüklerini anlattı.


Süheyl Fadıl Naccar, 6 çocuğundan 3'ünü, 3 yıl önce bir yangında kaybettiğini, İssa'nın liseyi bitirdiğinde bomba atmaktan tutuklandığını söyledi. İssa'nın annesinin evde kalıp yemek hazırladığını söyleyen Naccar, "En güzel şeyleri hazırlıyor, elinden gelse bütün yemekleri bugün yapıp hepsini oğluna yedirecek öylesine sevinçli" dedi.


"Neden oğlun cezaevindeydi?"

Beytüllahim'den oğlunu karşılamaya gelen Mahmud Babaya ise (64) 22 ay cezası olan oğlunun 15 ayın sonunda kurtulmasına sevindiğini söyledi. Babaya, oğlu 37 yaşındaki Ayid Mahkmud Babaya'nın evli ve 6 çocuklu olduğunu, çocuklarının hepsinin babalarını karşılamak için geldiklerini anlatırken, "Neden oğlun cezaevindeydi?" sorusuna, "Bilmiyorum, bir gün gelip, evden alıp götürdüler" karşılığını verdi.

Freigelassene Palästinenser bei Ramallah, Westjordanland
Fotoğraf: AP


Ramallah'ın Bet Rima köyünden Hamid Ahmed Barguti (57), oğlu Edhem Hamid Barguti'nin (21) köy yakınlarındaki Yahudi yerleşimi Halmiş'e ateş açmaktan 5 yıl hapis cezasına mahkum olduğunu, cezasının yarısını çektikten sonra bugün serbest kaldığını aktardı.


Temmuz ayında İsrail'in serbest bıraktığı tutuklular arasında yer alan Haşim El Hac da kardeşi Vecdi El Hac'ı beklerken, "Hala yemek yiyemiyorum. Cezaevine 70 kilo girdim, 50 kilo olarak çıktım" diye konuştu.

Abbas: "Sevincimiz tam değil"

Betunya'dan otobüslerle onlarca araçlık konvoylar eşliğinde taşınan Filistinli tutuklular, Ramallah'ta, Filistin Yönetimi Devlet Başkanı Mahmud Abbas tarafından, tek tek elleri sıkılarak karşılandı, Abbas, hepsine sarılıp öptü.

Israel Palästinenser Westjordanland pälistinensische Häftlinge freigelassen
Fotoğraf: AP


Abbas, yaptığı konuşmada, sevinçlerinin büyük olduğunu, ancak bu sevincin İsrail, cezaevlerindeki 11 bin tutukluyu serbest bıraktığında tamamlanacağını söyledi.


Bu tür adımların devam edeceğini ve peyder pey Filistinli tutukluların serbest kalmasının süreceğini söyleyen Abbas, İsrail işgal ettiği tüm topraklardan çekilmeden, başkenti Kudüs olan bir devlet kurulmadan ve tüm Filistinli tutuklular serbest bırakılmadan barışın sağlanamayacağını ifade etti.


Gazzeli 19 Filistinlinin serbest kalmasına da değinen Abbas, "Dilerim evlerine ve ailelerine salim dönerler; bir cezaevinden çıkıp bir başka cezaevine girmezler" diyerek, Hamas'a gönderme yaptı.


Hamas da Batı Şeria'da, Abbas'a bağlı güvenlik güçlerinin Hamas mensuplarını tutukladığını, tüm bu tutuklananlar serbest bırakılmadan, Hamas ve El Fetih arasında uzlaşma olmayacağını belirtiyor.

Tutuklu annesi kalp krizinden öldü

Tutuklular serbest bırakıldığı sırada, cezaevinde 5 oğlu bulunduğu belirtilen Nabluslu anne, kalp krizi geçirip öldü.

Palästinenser freigelassen
Fotoğraf: AP


Tutuklularla ilgili haberleri dinlediği ve oğullarının isimlerini aradığı belirtilen annenin, hemen sonrasında kalp krizinden öldüğü öğrenildi. Nablus'un Kallil köyünden olduğu belirtilen Rabiha El Kanni'nin (52) 5 oğlunun da cezaevinde bulunduğu bildirildi.


El Kanni'nin bir oğlunun müebbet hapis cezasına mahkum olduğu, birinin 40 yıl ceza aldığını, diğer ikisinin ise mahkemelerinin henüz bitmediği, ancak biri için 15, diğeri için 4 yıl istendiği de öğrenildi.

Hamaslı eski bakan cezaevinde

Öte yandan Hamaslı eski Maliye Bakanı Ömer Abdülrazık, serbest bırakılmasının üzerinden geçen 4 ayın ardından yeniden cezaevine girdi.


Ömer Abdülrazık, 26 ay cezaevinde kaldıktan sonra 3 Ağustos 2008'de çıkmıştı. Ancak, Abdülrazık'ın serbest kalmasıyla ilgili karar temyize götürüldü. Mahkeme, yeniden verilen karar doğrultusunda, 5 ay daha fazla cezaevinde kalması gerektiğine hükmedince teslim olması çağrısı yapıldı.


Ömer Abdülrazık'a ayrıca 30 bin şekel (yaklaşık 7750 dolar) para cezası verildi.


Eski Maliye Bakanı Abdülrazık, cezaevine girmeden önce "Bugün cezaevine gidiyorum. 30 bin şekeli de ödeyeceğim. Bu karar, cezaevinden çıktıktan 4 ay sonra alındı. Bu da işgalin bir sonucu, kaderimiz" diye konuştu.


İşgal sürdüğü sürece bu tür sıkıntılarının devam edeceğini söyleyen Abdülrazık, "Ancak bu tür kararlar kimseyi amaç ve ilkelerinden caydırmaz" dedi. (A.A)