1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

FR: AB, Doğu Akdeniz konusunda daha kararlı olmalı

17 Ağustos 2020

Avrupa Birliği’nin Doğu Akdeniz krizindeki tutumu, Belarus’taki durum ve Almanya’da tatilden dönenlere yönelik koronavirüs testi uygulaması Alman basınında öne çıkan konular.

https://p.dw.com/p/3h42O
Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığına (TPAO) ait Yavuz sondaj gemisi
Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığına (TPAO) ait Yavuz sondaj gemisiFotoğraf: picture-alliance/AA/Turkish National Defence Ministry

17.08.2020 - Alman basınından özetler

Doğu Akdeniz'de Türkiye ile Yunanistan arasında yaşanan deniz yetki alanı gerginliğini irdeleyen Frankfurter Rundschau, Avrupa Birliği'nin (AB) bu konuda daha kararlı bir tutum içinde olması gerektiğini ifade ediyor:

"AB'nin bir iç meselesi olan Güney Avrupa ülkelerine korona yardımları konusunda olduğu gibi Birlik, bu kez dış politikada daha kararlı tutum gerektiren bir sorunla karşı karşıya. Dışişleri Bakanları tabii ki, her iki tarafın (Türkiye ve Yunanistan) yaşanan bu çatışma döngüsünden yüzü ak bir biçimde çıkması için diyalog yolunu bulmak zorunda. Ancak bunun için, bir yandan ciddi anlamda kırmızı çizgilere, diğer yandan güvenilir arabuluculara ihtiyaç var. Belarus konusunda başarılan Türkiye konusunda da mümkün olabilmeli, zira zaman daralıyor."

Belarus'ta geçtiğimiz hafta yapılan devlet başkanlığı seçimlerinin ardından ülkede yaşanan toplumsal huzursuzluk Allgemeine Zeitung tarafından şu yorumla değerlendiriliyor:

"Bugünlerde Almanya'da, özgürlüklerin ve temel hakların kısıtlandığından şikayet edenler ve maske takma ile sosyal mesafeyi koruma kuralını saymazsak, haftalardan bu yana her türlü fikri savunmak için istediği gibi sokağa çıkanlara, dönüp Belarus'a bir bakmaları tavsiye olunur. Bu ülkede muhalifler, vatandaşlar, siyasetçiler ve gazeteciler neredeyse her gün gözaltına alınıp insan haklarından yoksun bırakılıyor. Haftasonunda yapılan 'Özgürlük Yürüyüşü' büyük oranda sakin geçti. Belarus'tan gelen görüntüleri izleyenler, bu ülkedeki muhaliflerin cesaretine saygı duymalı."

Almanya'da tatilden dönenlere uygulanan zorunlu koronavirüs testi ile ilgili tartışmalar gündemdeki yerini koruyor. Neue Osnabrücker Zeitung hala riskli bölgelere tatile gidenlerin, bu testleri kendi cebinden ödemesi gerektiğini savunuyor:

"Önümüzdeki dönemde, herhangi bir zorunluluğu olmamasına rağmen, koronavirüs salgını açısından riskli bölgelerden birine giden kişilerin bu tutumu sorumsuzluktur ve bu kişiler Almanya'ya döndüklerinde koronavirüs testini kendi cebinden ödemelidir. Böylesine düşüncesiz bir davranışın masrafının, toplum tarafından karşılanması kabul edilemez. Ancak örneğin tatile giderken, o ülkenin riskli bölgeler arasına alınacağının henüz belli olmadığı hallerde konu farklı bir boyut kazanıyor. Bu durumlarda koronavirüs testi engeli olabildiğince rahat aşılabilir olmalı. Özellike okulların yakında açılacak olması gözönünde bulundurulduğunda bu testler hayati önem kazanıyor. Test sonucunun açıklanmasına kadar geçen sürede, kendini gönüllü olarak karantinaya almak ise kişinin kendi sorumluluğunda olan bir durum. "

Ücretsiz koronavirüs testleri konusunu irdeleyen bir diğer gazete de Märkische Oderzeitung. Riskli bölgeye giden birinin test ücretinin halkın vergilerinden karşılanmasına, bu yorumda da karşı çıkılıyor:

"Almanya Dışişleri Bakanlığı, pandeminin başlangıcından bu yana neredeyse dünya üzerindeki tüm ülkelere seyahatler konusunda uyarılarda bulundu. Yurt dışından gelenlere yönelik zorunlu test uygulamasına salgının en başında geçilmeliydi. Geldiğimiz noktada, Almanya'daki enfekte sayıları artıyor. Özellikle de Almanların ev sevdiği ada olan Mallarco'da. Zorunlu testlere alelacele geçilmiş olması bir nebze panik yarattı. Almanya Sağlık Bakanı Jens Spahn'ın, koronavirüs testlerinin ücretsiz olmaya devam edeceğini söylemesi de kulağa biraz lakayt bir açıklama gibi geliyor. Bu tavır yersiz bir cömertliğin göstergesi. Bilinen tehlikelere rağmen, örneğin Türkiye ya da Amerika Birleşik Devletleri'ne seyahat eden birinin test giderlerini halkın parasıyla karşılamak onaylanacak bir durum değil. Ancak bir ülkeye tatile gittikten sonra, oradayken, ülkenin riskli bölgeler arasına alınması durumunda da, o ülkeden dönen birinden test ücretinin giderlerini karşılaması istenmemelidir."

dpa / ET,JD

© Deutsche Welle Türkçe