1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

"Asıl Ortadoğu gerilimi İsrail ve İran arasında yaşanıyor"

26 Mart 2019

Trump'ın imzaladığı Golan Tepeleri'nin İsrail egemenliğinde olduğu şeklindeki kararname, Gazze Şeridi'ndeki son gelişmeler ve Çin Devlet Başkanı'nın Paris ziyareti Alman basınında öne çıkıyor.

https://p.dw.com/p/3Ff0B
Israel | Israel greift iranische Ziele in Syrien an
Fotoğraf: Getty Images/AFP/J. Marey

26.03.2019 - Alman basınından özetler

ABD Başkanı Donald Trump Golan Tepeleri'nin İsrail egemenliğinde olduğunu tanıyan kararnameyi imzaladı. Trump bu şekilde uluslararası uzlaşının aksine, İsrail'in Suriye topraklarındaki işgaline meşruiyet kazandırmış oldu. Augsburger Allgemeine’nin yorumuna göre asıl Ortadoğu gerilimi İsrail ve Filistinliler arasında değil, İsrail ve İran arasında yaşanıyor:

"Mantıklı bir şekilde bakınca Amerikan Başkanı sadece siyasi gerçekleri takip ediyor. İsrail Golan Tepeleri'ni boşaltsa, Trump'ın kalan günü sayılı. Suriye sınırındaki tepeler İsrail düşmanları için, Suriye'deki İranlı milisler, İran'dan kontrol edilen paralı askerler ve aynı şekilde Tahran'ın finanse ettiği Lübnan Hizbullahı için harika bir geçit kapısı. Gazze Şeridi'nden Tel Aviv'e yönelik son füze saldırısı aksini gösteriyor gibi görünse de, asıl Ortadoğu gerilimi çok uzun süredir İsrailliler ve Filistinliler arasında gerçekleşmiyor. Aksine İsrail ile giderek sahneye daha agresif bir şekilde çıkan, İsrail'i politik haritadan silmeye çalışmak gibi açık bir hedefi olan İran arasında yaşanıyor."

Frankfurter Rundschau gazetesi İsrail'in, Gazze Şeridi'nden atılan bir füzeye misilleme olarak başlattığı hava harekâtını yorum sütunlarına taşıyor:

"İsrail'in yaralılara ve büyük maddi hasara neden olan bir füze saldırısını hazmedememesi anlaşılır olsa da, sonunda kontrolden çıkabilecek büyük bir saldırının tehlikesi de çok büyük. Nisan'daki seçimler Başbakan Benyamin Netanyahu için ölüm kalım mücadelesi. Rakibi Benny Gantz'ın kampanyası da bugüne kadar bu noktaya odaklanıyor. Gazze gerilimi, kimin kazanacağını belirleyebilir. Hakkındaki yolsuzluk iddiaları Netanyahu'yu yeterince paniğe soktu. Bu nedenle Gazze'de sert davranmaya meyilli. Özellikle de Hamas'ın etrafta cirit atmasına meydan vermemenin İsrailliler arasında popüler bir görüş olduğu düşünüldüğünde. Olaylar çığırından çıkacak gibi görünüyor. Faturayı ödemek zorunda kalanlar ise genelde İsrailli ve Filistinli siviller."

Straubinger Tagblatt/Landshuter Zeitung ise İsrail'in füze savunma sistemi Demir Kubbe'nin Gazze Şeridi'nden atılan bir füzeyi engelleyememesi ve füzenin İsrail'in Tel Aviv kenti yakınlarına isabet etmesini değerlendiriyor:

"Gazze Şeridi'nden atılan füze savunma sistemi 'Demir Kubbe' tarafından bertaraf edilemedi ve ülkenin içlerine kadar girdi. Bu Netanyahu'yu bir hamle yapmaya zorluyor. Seçimlere iki hafta kala çoğu kişi ülke güvenliğinin doğru ellerde olup olmadığını, bunu eski general Benny Gantz'a teslim etmenin daha iyi olup olmayacağını sorguluyor. Netanyahu, Trump'ın Golan Tepeleri'nin İsrail egemenliğinde olduğunu tanıdığını dağa taşa yazabilir. Ancak bu durumu sadece daha da karıştıracaktır."

Märkische Oderzeitung ise Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in Paris ziyaretini değerlendiriyor:

"Yeni İpek Yolu her ne kadar Marco Polo ve yeni maceraları çağrıştırsa da dış hatları dünyayı saran bir ağ. Büyümeye devam eden dev güç Çin, milyar dolarlarla giderek daha fazla ülkeyi cezbediyor ve bunlar arasında AB ülkeleri de var. Bu yayılma arzusu Almanya ve Fransa gibi büyük Avrupa ülkelerini endişelendiriyor. Bu nedenle Devlet Başkanı Şi'nin Paris ziyaretinde sadece ekonomik anlaşma imzalamakla yetinmeyip, Macron, Merkel ve Juncker gibi Avrupa'nın önde gelen liderlerini Avrupa-Çin ilişkilerinin doğrultusu konusunda iknaya çalışması gayet mantıklı. Şüphesiz Çin ile ortaklık ticari ilişkilerin çiçeklenmesi anlamına geliyor. Ancak Çin'in yatırımları tehlikeleri de beraberinde getiriyor. Asya ve Afrika'daki ülkeler kendilerini bu şekilde mali açıdan bağımlı hale getirdi. Buna ek olarak Çin sisteme de karşı."

dpa/BW/SSB

©Deutsche Welle Türkçe