Fransa'da son dönemeç
2 Mayıs 2012
Pazar günü yarışacak olan iki adayın da gözü, siyasi yelpazenin uçlarındaki oylarda. Aşırı sağcı Milli Cephe lideri Marine Le Pen ilk turda yüzde 18 oy kazanmayı başarmıştı. Le Pen ikinci tura kalmayı başaramasa da, Milli Cephe seçmenleri Haziran ayındaki parlamento seçimlerinden çok ümitli.
"Kullanılan dil değişti"
Berlin'de bulunan Hür Üniversite'deki Fransa Merkezi'nden Etienne François, parti kurucusu Jean-Marie Le Pen'in kızı Marine Le Pen'in hedefine ulaştığını söylüyor. "Hedef değişmese de, kullanılan dil değişti. Buna paralel olarak parti normalleşti." diyen François, "Sarkozy seçimi kaybettiği takdirde, sağ kanat büyük sorunlarla karşılaşacak, zira ılımlı muhafazakârlar giderek daha fazla şeytana uyup Milli Cephe'yle uyumlu bir çizgi sergilemeye çalışabilir." şeklinde konuşuyor.
Sarkozy'ye Le Pen darbesi
Özellikle Sarkozy ikinci tur öncesinde aşırı sağ oylara göz kırpıyor. Halk Hareketi Birliği'nin adayı, Hollande'ı geçebilmek için Milli Cephe seçmenlerinin üçte ikisinin oyunu almak zorunda. Bu neredeyse imkânsız. Zira Sarkozy'e aşırı sağdan destek çıkmadı. Milli Cephe’nin lideri Le Pen, seçimlerde boş oy kullanacağını duyurdu.
Yine de pes etmeyen Sarkozy, Milli Cephe ile işbirliğinin söz konusu olmayacağını söylese de, aşırı sağcıların konularını işliyor ve onların terimlerini kullanıyor.
"Sarkozy neredeyse imkânsızı başarmak zorunda"
Berlin'deki Dış Siyaset Cemiyeti'nde Fransa ve Alman-Fransız İlişkileri Programı'nın yöneticiliğini yapan Claire Demesmay, Sarkozy'nin sadece muhafazakâr ve aşırı sağcı oylara değil, merkezci François Bayrou'nun da oylarına ihtiyacı olduğuna dikkat çekiyor ve "Bu seçmenler Avrupa konusunda ilgililer, genelde Avrupa'ya açıklar ve daha fazla entegrasyondan yanalar. Bu nedenle Sarkozy neredeyse imkânsızı başarmak zorunda." diyor.
Sarkozy, Nisan ayı sonunda Avrupa için bir ekonomik büyüme paktı talep ederek merkezcilerin yönüne doğru bir adım atmış oldu.
Hollande için sadece tasarruf yeterli değil
Rakibi François Hollande ise, Avrupa'da birçok devletin talep ettiği ve geçen ay sonundan bu yana Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi tarafından da desteklenen bu tür bir paktı uzun süredir istiyor. Paris'teki Uluslararası İlişkiler ve Stratejiler Enstitüsü Araştırma Direktörü ve Sosyalistlerin danışmanlarından Jacques-Pierre Gougeon, Hollande'ın çizgisini şöyle tanımlıyor: "Hollande için borçların siyasi olarak denetim altında olması ve üye ülkelerin ekonomilerini düzeltmeleri için çaba sarf etmeleri önemli. Ama Avrupa sadece tasarruf politikası izleyemez. Ekonomik büyüme, istihdam ve yenilikler için tedbirler alınmalı, Bu şu anda eksik.”
"Seçim vaatleri bire bir uygulanmayacaktır"
Bazı gözlemciler Hollande'ın Avrupa'daki borç krizinde yepyeni bir çizgi izlemek isteyeceğinden endişe etse de, Dış Siyaset Cemiyeti'nden Claire Demesmay, Mali Pakt'ın tekrar masaya yatırılacağı yönündeki seçim vaatlerinin bire bir uygulanacağına inanmıyor. "25 ülkenin imzaladığı Mali Pakt'ın tekrar müzakereye açılmasını bekleyemeyiz, zira Angela Merkel bunu kabul etmeyecektir. Ve Merkel bu konuda yalnız değil." şeklinde konuşan Demesmay, "Başka alanlarda bir araya gelip çözüm arayacaklardır. Ancak yeni müzakereler yapılmayacaktır." diyor.
Hollande'ın Mali Pakt'a ek olarak bir ekonomik büyüme paktının oluşturulması yönündeki talebi ise daha gerçekçi. Euro Bölgesi Başkanı Jean-Claude Juncker de, Fransa'daki seçimlerin ikinci turu öncesinde bu yönde görüş belirtti.
Haziran'daki seçimlerle siyasi dengeler sarsılabilir
Fransa'yı gerçekten ilgilendiren konular ise, kampanyalar sırasında pek gündeme gelmiyor. Devlet borçlarının azaltılması, sanayinin rekabet gücünün artırılması, gençler arasında işsizlikle mücadele… Berlin'deki Hür Üniversite'de bulunan Fransa Merkezi'nden Etienne François, seçimlerin ülkedeki siyasi dengeleri sarsabileceği tahmininde bulunuyor ve Sarkozy seçimleri kaybettiği takdirde, hemen ardından yapılacak genel seçimlerde Milli Cephe'nin çok sayıda sandalye kazanacağını ve bunun da parlamentodaki durumu zorlaştıracağını belirtiyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Daphne Grathwohl / Çeviren: Aydın Üstünel
Editör: Beklan Kulaksızoğlu