1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

'Alman askerleri İncirlik'ten çekilmeli'

13 Temmuz 2016

Alman milletvekillerine İncirlik Hava Üssü’nü ziyaret yasağı, Alman hükümetinin Namibya’da soykırımı kabul etmesi ve İngiltere’de başbakanlığa Theresa May’in gelmesi Alman basınında öne çıkan yorum konuları.

https://p.dw.com/p/1JOVE
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/Bundeswehr/F. Bärwald

Alman basınından özetler

Bamberg'de yayımlanan Fränkischer Tag gazetesi Türkiye'de konuşlu bulunan Alman askerlerinin geri çekilmesi gerektiği görüşünü savunuyor:

“Milletvekillerimiz İncirlik'teki askerleri ziyaret edemiyorsa, Alman ordusunun o zaman orada kaybedecek en ufak bir şeyi kalmamıştır. IŞİD teröristleriyle cepheyi zayıflatacak olsa da derhal geri çekilmeleri gerekir. Ve buna ek olarak Türkiye'de konuşlanacak Awacs uçakları da bir belirsizliğe girecektir. Demokratik yollarla seçilmiş temsilcilerimizle istediği gibi oynayamayacağının Erdoğan'a açıkça ifade edilmesi zorunludur. Kendisi fazla ileri gitti.”

Alman hükümeti, Namibya’da 1904-1908 yılları arasında Alman askerlerinin yaptığı katliamın soykırım olduğunu kabul etti. Nürnberger Zeitung bu konuda eleştirel bir yoruma yer veriyor:

“O dönemki süreçlerin bir hukuki terim olarak soykırım kavramından bir hayli uzak olduğunu elbette Federal Hükümet de biliyor. Tuhaf bir şekilde, kıvranarak ‘soykırımın hukuki olmayan bir anlamda tanımlanabileceği, kamuoyuna açık yürütülen tarihi-siyasi bir tartışma sürecinden' söz ediyor. Bunun özellikle tazminat ödemelerinin etrafından dolanmayı sağlamak gibi bir avantajı var. Belli ki mesele Ankara'ya Almanya'nın hangi yüksek ahlaki ölçülere sahip olduğunu göstermek, tabii bir bedeli olmadığı sürece.”

Großbritannien Theresa May Downing Street 10
Fotoğraf: Reuters/S. Wermuth

İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth’in hükümeti kurma davetini kabul eden Theresa May İngiltere’nin yeni Başbakanı oldu. Almanya'nın önde gelen ekonomi gazetelerinden Handelsblatt Theresa May'i bekleyen sorunları şöyle sıralıyor:

“Ülkesinin birliğini kurtarmak zorunda. Avrupa Birliği referandumunun sonucu, Avrupa dostu İskoçya’nın ayrılmasını yeniden gündeme getirdi. Üstüne üstlük Kuzey İrlanda’daki şiddet olayları yeniden alevlenebilir. May’in ayrıca Büyük Britanya’nın bir ekonomik durgunluk içine yuvarlanmasını engellemesi ve adadaki muazzam ekonomik dengesizliği yumuşatması da zorunlu. Bunu daha önce başkaları, en son May'in selefi David Cameron da vaat etmişti. Ancak durum düzelmedi. Tam tersine Cameron hükümetinin tasarruf politikası uçurumu daha da derinleştirdi. Şu anda Britanyalıların sadece yüzde 25’i yükselme fırsatları bulunduğuna ve sosyal bir hareketlilik olduğuna inanıyor. 10 yıl önce böyle düşünenlerin oranı yüzde 40’tı.”

Bayerische Rundschau aynı konudaki yorumunda Theresa May ile Almanya Başbakanı Angela Merkel arasındaki benzerliklere dikkat çekiyor:

“May rakibinin olmadığı bir yarışı kazandı. Yine de bu kadın hafife alınmamalı. Parlak Margaret Thatcher tarzında bir Demir Lady gibi durmuyor. Abartılı ayakkabıları bir istisna olmakla birlikte daha az gösterişli görünümü, ne var ki yanıltıcı. Sadece bilgili değil aynı zamanda sabır ve güç gibi yetenekleri var. Onunla Angela Merkel arasındaki paralellikler var. Brexit'in sonuçlarını hafifletmek zorunda olan May için Avrupa Birliği ile yürüteceği müzakerelerde çok da kötü bir önkoşul değil.”

©Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Ercan Coşkun