1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Güneydoğu Avrupa'da resesyon tehlikesi

Goran Goić / DW 16 Aralık 2008

Alman Ekonomi Araştırmaları Enstitüsü’nün tahminlerine göre, dünya ekonomisini tehdit eden resesyondan en çok Orta ve Güneydoğu Avrupa ülkeleri etkilenecek…

https://p.dw.com/p/GGoD
Dünya ekonomisi resesyon tehlikesi ile karşı karşıya

Merkezi Berlin’de bulunan Alman Ekonomi Araştırmaları Enstitüsü Konjonktür Analizi ve Tahminleri Bölümü Yöneticisi Christian Dreger’e göre, dünyayı tehdit eden ekonomik resesyon, Orta ve Güneydoğu Avrupa ülkelerinde iki kat fazla hissedilecek. Dreger, bunun bir yandan sanayileşmiş ülkelerde konjonktürün zayıflamasına, diğer yandan yapılan doğrudan yatırımların azalma eğilimine bağlı olduğunu belirtiyor.

Alman firmalarının bölgedeki fabrikalarında üretilen otomobil, makine veya diğer sanayi ürünlerinin kriz nedeniyle satışının düşmesi ve bunun sonucunda da üretimin azaltılması, ekonomiyi frenleyen nedenlerden biri. Diğer bir neden ise Balkanlar’ın batısında yatırım yapabilecek yabancı firmaların çekingen davranması.

Krize rağmen durgunluk beklenmiyor

Ancak ekonomi uzmanı Dreger’e göre, bölgede ekonomik durgunluk beklenmiyor.

Bu ülkelerde ekonomik büyümenin devam edeceğini ifade eden Dreger, fakat geçen yıllarda olduğu gibi hızlı büyüme kaydedilmeyeceğini, Batılı ülkeleri yakalama sürecinin yavaşlayacağını kaydediyor.

Bazı sektörlerde büyüme bekleniyor

Geçtiğimiz dönemde bazı Güneydoğu Avrupa ülkelerinin gayri safi milli hasılalarında yılda yüzde 8‘e varan artış kaydedilmişti. Belirli sektörlerde çok daha fazla ekonomik büyüme gözlenmişti.

Merkezi Berlin’de bulunan Alman Sanayi ve Ticaret Odası Balkan Ülkeleri Bölümünden Tobias Baumann, ekonomik büyümede kaydedilen bu oranların kriz döneminde işe yarayacağını belirtiyor. Baumann, "İnşaat sektöründe yüzde 20‘lik büyüme, mesela Romanya’da bu oran yüzde 22; çok yüksek olan bu oran elbette şimdi olumsuz yönde etkilenecek, ama yine de büyüme bekleyebiliriz" diyor.

"Paniğe gerek yok"

Güneydoğu Avrupa ülkelerinde, ekonomik büyümenin gerileyeceği, yatırımların azalacağı ve çalışanların işten çıkartılacağı tahmin ediliyor.

Ancak ekonomi uzmanı Dreger, paniğe kapılmaya gerek olmadığını belirterek, "Elbette bu ülkelerde faaliyet gösteren yabancı firmaların çalışanlarını işten çıkartmayacağını söyleyemeyiz. Fakat genel eğilim, bence, bu yönde değil" diyor.

Turizmde kaygıya gerek yok

Uzmanlar, bu ülkelerin ekonomisi için büyük önem taşıyan turizm sektöründe ise endişelenmenin gereksiz olduğunu belirtiyor. Zira Almanlar, tasarruf etmek için tatillerinden vazgeçmiyorlar. Dreger’e göre, bunun yanı sıra ham petrol fiyatlarındaki düşüş, tüketicilerin parasının cebinde kalmasına yol açtı.

Enflasyon oranlarındaki bu düşüş sayesinde, tüketicilerin alım gücünün arttığını kaydeden Dreger, bunun da tüketimin makul ölçülerde devam etmesine katkı sağladığını, buna turizm sektörünün de dahil olduğunu belirtiyor.

Bölge ülkelerine de iş düşüyor

Alman Sanayi ve Ticaret Odası’ndan Tobias Baumann, bölge ekonomisinde yaşanan sarsıntının ne kadar süreceğinin ise gerçekleştirilecek reformlara bağlı olduğunu hatırlatıyor.

Baumann, "önemli olan bir nokta da hükümetlerin ev ödevlerini yapması; yani ihalelerin şeffaf olması, ihalelerin verilmesinde adil bir tutum izlenmesi, yolsuzlukların engellenmesi ve idari işlerin hızlandırılması" sözleriyle hükümetlerin de üzerilerine düşen görev olduğunu belirtti.