1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Gaflarıyla ünlü dışişleri bakanı

14 Temmuz 2016

İngiltere'nin yeni Dışişleri Bakanı Boris Johnson, gaflarıyla ünlü. Obama ve Erdoğan dahil olmak üzere dünyadaki pekçok lider, kişi ve toplulukla ilgili aşağılayıcı, ırkçı ve argo ifadeleriyle sicili oldukça kabarık.

https://p.dw.com/p/1JP2i
Fotoğraf: Getty Images/C. Brunskill

İngiltere'nin yeni Dışişleri Bakanı Boris Johnson, yanlış zamanda yanlış sözler sarf etmesiyle ünlü. Johnson'ın kaba, hakaret içerikli, ırkçı ya da aşağılayıcı sözlerinden pek çok kişi nasibini almış durumda. Johnson gibi pek diplomatik olmayan birinin şimdi dışişleri bakanı olarak şef diplomat pozisyonuna gelmesi kafalarda soru işareti oluşturdu.

Göreve atanmasının ardından Londra'ya dönen 52 yaşındaki Johnson'ın bir komşusu, evinin yakınına üzerinde 'Dünya, üzgünüz' yazılı bir tabela astı. Gafları nedeniyle geçmişte özür dilemek zorunda kalan Johnson'ın özürleri sürecek gibi görünüyor. Nitekim göreve sürpriz bir şekilde atanmasının ardından yaptığı bir açıklamada "Bir sonraki özür kuyruğunun başında ABD olacak" dedi.

'Yarı Kenyalı' Obama, 'sadist hemşire' Clinton…

Johnson, Brexit referandumu öncesinde İngiltere'nin AB'de kalmasından yana görüş bildiren ABD Başkanı Barack Obama'yı nisan ayında yaptığı açıklamada 'yarı Kenyalı' diye nitelendirerek, Obama'nın 'İngiliz İmparatorluğu'na karşı atalarından kalma bir hoşnutsuzluğu olduğunu' söylemişti.

Johnson, New York ziyareti sırasında Hillary Clinton ile birlikte.
Johnson, New York ziyareti sırasında Hillary Clinton ile birlikte.Fotoğraf: picture-alliance/PA Wire/S. Rousseau

ABD'de başkanlık seçimini Hillary Clinton da kazansa, Donald Trump da kazansa Johnson'ın iki liderle de nahoş bir geçmişi olacak. Johnson 2007 yılında Hillary Clinton'ın tarzıyla ilgili olarak 'tımarhanedeki sadist hemşire gibi' benzetmesi yapmıştı. Ancak Johnson'ın Cumhuriyetçilerin başkan adayı olması beklenen Donald Trump konusunda da sicili temiz değil. Johnson geçen yıl yaptığı bir açıklamada "New York'un bazı bölgelerini ziyaret etmememin tek nedeni, Donald Trump ile karşılaşma riskinin yüksekliği" demişti.

AB liderlerine Hitler benzetmesi

Brexit referandumu kampanyasında AB karşıtı cephenin liderlerinden olan Johnson, AB liderlerinin Avrupa ile ilgili planlarının Hitler'inkilere benzediği şeklindeki ifadesiyle şimşekleri üstüne çekmişti.

İngiltere'deki Liberal Demokratlar partisinin Genel Başkanı Tim Farron, Johnson'ın şimdi İngiltere'yi dünyada temsil edeceğine inanamadığını söylüyor. Farron, Johnson'ın öncelikle ABD Başkanı Obama'dan ve ardından AB'den özür dilemesi gerektiğini vurguladı. Liberal demokrat lider, "Britanya'nın Avrupa ile ekonomik ve kültürel ilişkilerine yön çizilecek son derece önemli bir dönemde yeni başbakanın, kariyeri şaka yapma üzerine kurulu birini seçmesi akıl almaz bir durum" diye konuştu. Farron Twitter paylaşımında, Johnson'ı atamasından dolayı Başbakan Theresa May'i eleştirerek, "Boris Johnson hakaret ettiği milletlere özür dilemekle daha fazla zaman geçirecektir" dedi.

Johnson'ın Commonwealth ülkelerindeki halkı tanımlamak için, siyah çocuklar için kullanılan ırkçı ve aşağılayıcı bir kelimeyi telaffuz etmesi, ayrıca Papua Yeni Gine insanlarını yamyam diye nitelendirmesi de yoğun tepki çekmişti. Johnson, Irak'ta kaçırılarak öldürülen Liverpoollu İngiliz vatandaşının ardından Liverpoolluları 'debelenerek kurban rolüne girmekle' eleştirmiş, yine şimşekleri üzerine çekmişti.

Erdoğan'a hakaret yarışmasında birincilik

Johnson'ın, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a karşı hakaret içerikli şiir yarışmasına katılmışlığı bile var. Almanya'da Erdoğan'ın kendisiyle ilgili televizyonda hakaret içerikli şiir okuyan komedyen Jan Böhmermann'dan davacı olması olayında Böhmermann'a destek için İngiliz Spectator dergisinin düzenlediği yarışmada Johnson birinci olmuştu.

Kombination Erdogan und Boris Johnson
Fotoğraf: picture-alliance/PA Wire

Johnson'ın büyük büyükbabasının Türk olması da yeni dışişleri bakanıyla ilgili ilginç bir ayrıntı. Boris Johnson, linç edilerek öldürülen Osmanlı İmparatorluğu'nun son Dahiliye Nazırı Ali Kemal'in öz torunu Stanley Johnson'ın oğlu.

İsveç eski Başbakanı Carl Bildt twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Boris Johnson'ın dışişleri bakanlığıyla ilgili olarak "Bunun bir şaka olmasını umuyorum. Ama korkarım ki değil" tepkisini gösterdi.

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Marc Ayrault, Johnson'ı Brexit kampanyaları sırasında İngiliz halkına yalanlar söylemekle suçlayarak, dışişleri bakanlığına atanmasının 'İngiltere'deki siyasi krizi' açığa çıkardığını söyledi. Johnson ile çalışmanın kendisini endişelendirmediğini belirten Ayrault, 'net, güvenilir ve itibarlı bir muhataba ihtiyaç olduğunu' söyledi.

Kremlin sözcüsü Dimitri Peskov da Johnson'ın geçmiş söylemine gönderme yaparak, "Mevcut pozisyonunun ağırlığı şüphesiz biraz farklı, daha diplomatik bir söyleme yönelmesini sağlayacaktır" açıklaması yaptı.

İngiliz İşçi Partisi milletvekili Kevin Brennan, Avam Kamarası'nda yaptığı konuşmada, "Yeni dışişleri bakanının atanması İmparator Caligula'nın atını senatörlüğe atamasından bu yana en dikkat çekici atama olsa gerek" dedi.

© Deutsche Welle Türkçe

DW,AP / BK,AÜ