Her üç göçmenden biri Avrupa'da
6 Nisan 2006BM Nüfus ve Kalkınma Komisyonu, Nüfus Raporu’nu kamuoyuna sundu. Yoksul ülkelerden Batı ülkelerine göçün devam etmekte olduğuna dikkat çekilen raporda, şu ana kadar farklı kıtalardan 64 milyondan fazla kişinin Avrupa’ya göç etmiş olduğunu belirtti. Yani, dünyadaki 191 milyon göçmenin üçte biri Avrupa’da bulunuyor. En çok göç alan Kuzey Amerika ülkelerinden ABD ve Kanada’da 44,5 milyon, Avusturalya ve Yeni Zelenda’da 4,7 milyon ve Japonya’da ise 2 milyon göçmen yaşıyor.
New York’ta BM Nüfus Raporu’nu açıklayan Rita Süssmuth, varlıklı ülkelerin göçmenler için çekici olduğuna işaret ederek, aynı zamanda göçmenlere ihtiyaç olduğunun da altını çizdi. Süssmuth, “Göçmenlerin, güçsüz olduğu ve varlıklı ülkelere ihtiyaç duyduğu şeklinde kötü bir imajı var. Ancak diğer taraftan biz de onlara ihtiyaç duyuyoruz” şeklinde konuştu.
Göç nüfusu dengeliyor
Varlıklı ülkelerin çoğunda doğum oranı en düşük seviyelerde seyrediyor. Ancak göçmen akını bunu biraz olsun dengeliyor. BM uzmanları, 2010 - 2030 yılları arasında yoksul ülkelerden gelen göçmenlerin, bu sorundan musdarip varlıklı ülkelerin toplam nüfusunun büyümesine yardımcı olacağını belirtiyor. Rita Süssmuth da nufüs sorununun, göçü gerekli kıldığını kaydederek “Hepimizin birbirine ekonomik nedenlerden ötürü ihtiyacı var. Yeni icatlar ve fikirler için, ayrıca göçmenler diğerlerinin yapmak istemediği işleri de yapıyor” dedi.
Dünyada 191 milyon göçmen yaşıyor. Her üç göçmenden biriyse Avrupa’da bulunuyor. Avrupa dışında, Kuzey Amerika göçmenlerin en fazla gittiği bölgelerden biri. Göçmenlerin dörtte üçü ise dünya üzerindeki 28 ülkeye dağılmış durumda. Varlıklı ülkeler göçmenlere ihtiyaç duyuyor, ancak göçmenlerin vatanında da iyi eğitimli vatandaşların eksikliği yaşanıyor.
Ortak çözüm gerekli
BM uzmanları bu nedenle uluslararası işbirliğinin gerekli olduğunda hemfikir. Göç sorununa ortak bir çözüm bulunabileceğini belirten BM uzmanı Rita Süssmuth, 2006 yılında göçün sadece politik bir sorun değil, aynı zamanda kültürel bir sorun olduğunu da söyledi.
Süssmtuh’a göre asıl soru, kültürlerarası bir çatışmadan kaçınmak için birlikte barış içinde ve yapıcı bir şekilde yaşayanıp yaşanamayacağı. BM uzmanı, bunun için karşılıklı bağımlılığın kabul edilmesi ve iki tarafında da yararına kullnılması gerektiğine dikkat çekti.