1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Her beş insandan biri okuma-yazma bilmiyor

Helle Jeppesen9 Eylül 2006

Her yıl 8 Eylül, Uluslararası Okur-Yazarlık Günü olarak kutlanıyor. 2000 yılının Nisan ayında, 164 ülkeden temsilci Dakar’da, eğitimin bir insan hakkı olduğu konusunda prensipte anlaşmış, 2015 yılına kadar okuma yazma bilenlerin oranını, yüzde 50 arttırmayı hedeflemişti. Uluslararası toplum, şimdiye dek bu yolda başarı kaydetti mi?

https://p.dw.com/p/AaLt
Sadece az gelişmiş ülkelerde değil, Avrupa ülkelerinde de okuma-yazma bilmeyenler var
Sadece az gelişmiş ülkelerde değil, Avrupa ülkelerinde de okuma-yazma bilmeyenler varFotoğraf: picture-alliance/dpa

“Her sene ‘herkes için eğitim’ başlıklı bir rapor hazırlıyoruz. BM Eğitim Bilim ve Kültür örgütü UNESCO’nun ana ödevlerinden biri de bu, yani herkese eşit eğitim olanağı sağlanması için çalışmak. Eğitim konusunun en azından artık, uluslararası gündemde yer alması, UNESCO’nun ana başarılarından biri.”

UNESCO bünyesinde ‘Herkes için eğitim’ başlıklı raporu hazırlayan ekibin başındaki Nicholas Burnett, bunları söylüyor. Son hazırlanan raporda, 2000 yılındaki Dakar Zirvesi’nin ardından kaydedilen ilerlemenin, büyük olmasa da başarı sayılabileceği belirtiliyor. Bunun için bir karşılaştırma yapılıyor. 1970 yılında dünyadaki her üç yetişkinden biri okuma-yazma bilmiyordu. Bugün ise, dünya nüfusu artmasına rağmen, okuma-yazma bilmeyenlerin oranı her beş kişide bire, yani yüzde 20’ye düştü. İlkokul öğretimini her çocuk için parasız yapan ülke sayısı da giderek artıyor.

150 milyon çocuk okula gidemiyor

Diğer yandan dünya genelinde hala 150 milyon çocuk okula gidecek ya da devam edecek maddi güvenceden yoksun. Pek çoğu, öğrenimini yarıda bırakıyor. UNESCO yetkilisi Burnett, bu nedenle öncelikli hedeflerinden birinin, ilkokul öğretimini olanaklı kılmak olduğunu vurguluyor:

“Herkese ilköğretim olanağı tanınması ve ilköğretimin kalitesinin artması için çalışmak, öncelikli ödevimiz. İlkokulu bırakan ya da bitiren pek çok kişi okuma bilmiyor. İkinci ödevimiz ise, gençler ve yetişkinlerin okuma-yazma öğrenebilmesi için varolan eğitim programlarını arttırmak.“

UNESCO’nun eğitim konulu son yıllık raporunda, sadece olanakları arttırmanın yetmeyeceği belirtiliyor. Rapora göre toplumsal bilinç ve çevre koşulları da önemli Bu noktada hala dünyada okuma-yazma bilmeyenlerin üçte ikisini, kadın ve genç kızların oluşturduğu vurgulanıyor. Bunun nedeni olarak ise bazı toplumlarda aile ile çevrenin, kadınların eğitim görmesini aktif biçimde engellemesi gösteriliyor.

Öğretmenlerin eğitimi

Dikkat çekilen bir başka nokta ise eğitmenlerin eğitimi. Bu alana çok az yatırım yapıldığı belirtilirken, öğretmen maaşlarının yetersiz olduğu kaydediliyor. UNESCO bünyesinde ‘Herkes için eğitim’ raporunu hazırlayan birimin başındaki Nicholas Burnett, eğitmenlerin statüsünün iyileştirilmesi gerektiğini vurguluyor. Burnett’e göre dünya genelinde öğretmen maaşlarının artması ve aldıkları eğitimin kalitesinin yükselmesi gerekiyor.