1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

"Homofutbol“a gökkuşağından kırmızı kart!

Sola Hülsewig11 Kasım 2008

Futbolda homoseksüellik hala tabu. Homoseksüel futbolcular cinsel tercihlerini açıklamakta zorlansa da Almanya’da Borussia Dortmund’un homoseksüel tarafları bu tabuyu yıkmak için “Gökkuşağı Borussia“ adlı bir grup kurdu.

https://p.dw.com/p/Fr1T
Homoseksüeller de futbol tribünlerinde olmak istiyorFotoğraf: AP

Halen aktif spor yaşamını sürdüren hiçbir Alman futbolcu, homoseksüel olduğunu söyleyerek ortaya çıkmadı. Stadyumlar da homoseksüel düşmanı yerler olarak sayılıyor ve stadyumlardaki küfürlü sözlerin içinde homoseksüellere hakaret içeren sözler de en çok kullanılanlar arasında. Ancak Dortmundlu orjinal adı Rainbow-Borussen olan "Gökkuşağı Borussia" adlı gay ve lezbiyen taraftar grubu, sahada artık değişim istiyor. Grubun takımlarına olan aşklarında ise diğer taraftarlardan hiçbiri farkı yok.

Grup, takımını futbol sahalarında da yalnız bırakmıyor. Bu nedenle de Almanya'nın 80 bin 500'lük kapasitesiyle en büyük stadı olan Dortmund Vestfalya Stadyumu’nun güney tribünü sarı - siyah renk dalgası içinde salınan bir deniz gibi. Taraftarların coşkulu sesi de heyecanı artırıyor. Tribünün ortasında 14'üncü sırada ise Jens, Alexander ve arkadaşları var.

Jens mit Schal Foto: Sola Hülsewig RAINBOW-BORUSSEN sind eine Vereinigung schwuler, lesbischer und heterosexueller BVB-Fans und ihrer Freunde/Freundinnen
Gökkuşağı Borussia üyeleri takımlarını yalnız bırakmıyorFotoğraf: DW/Sola Hülsewig

"Gökkuşağı-Borussia"

Işıklandırılmış sahayı yaşlı gözlerle izliyor ve atkılarını yukarı doğru kaldırıp sallıyorlar. Atkıların üzerinde "Gökkuşağı-Borussia" adlı taraftar gruplarının adı yazılı. Grup duygusu hepsini sarmış. Yarım saat sonra Hertha Berlin ile Borussia Dortmund arasındaki maç başlıyor ve coşku daha da artıyor.

Ancak onlar, bilindik Borussia taraftarlarına nazaran tezahüratlarında daha az küfür içeren ifadeler kullanıyor. Fakat takımlarına olan aşkları konusunda tribündeki diğer taraftarlardan hiçbir farkları yok. Gökkuşağı Borussia’nın başkanı olan Jens, "Bu, gerçekten ortaya çıkmış güzel bir grup. Kendimi tanıttığımda yanımdaki biri ’Nasıl, homoseksüel misin?’ diye sordu. Üzerinde bir iki cümle sarf erttikten sonra ise unutuldu ve konu tekrar futbola döndü“ diye konuşuyor.

Saklambaç Oyuncusu'nun hayatı

Jens'in, homoseksüel bir futbol taraftarı olarak kendini ifşa etme konusunda sorunu yok gibi. Halen Bundesliga takımlarında aktif olarak oynayan hiçbir futbolcu erkeğe karşı ilgi duyduğunu söyleyip ortaya çıkmadı. Erkek egemen futbol dünyasında hor görülme korkusu hala çok büyük.

Alexander mit Schal Rainbow-Borussen Foto: Sola Hülsewig RAINBOW-BORUSSEN sind eine Vereinigung schwuler, lesbischer und heterosexueller BVB-Fans und ihrer Freunde/Freundinnen
Gökkuşağı Borussia üyelerinden AlexanderFotoğraf: DW/Sola Hülsewig

Fakat eski Doğu Almanya genç milli takımı oyuncusu Marcus Urban ise bir şeylerin değişmesi için mücadele ediyor. Futbol oynadığı yıllarda erkeklere ilgi duyduğunu fark eden Urban, gençlik yıllarında yaşadıklarını bir kâbus olarak hatırlıyor.

“Saklambaç Oyuncusu“ adlı kitabında Marcus Urban’ın hayat hikayesini yazan Ronny Blaschke ise “Kulaklarını tıkamak, düşüncelerini geri plana atabilmek için çok uğraştı, sürekli antreman yaptı ya da yeni diller öğrendi. Her türlü değişik taktiği uyguladı ancak her defasında tekrar gerçeklere yenik düştü“ diyor.

Tercihlerini açıklamakta zorluk yaşıyorlar

Marcus Urban, 90’lı yılların başında Alman 2’inci Futbol Ligi’ne kadar yükseldi, ancak daha fazla bu yükü taşıyamayacağını hissedince kariyerini yarıda bıraktı. Bugün bile geçmişte bastırdığı duyguları yüzünden bazı psikolojik problemler yaşıyor. Blaschke, Urban’ın homoseksüel olduğu için hiçbir zaman hakarete uğramadığını söylüyor. Öte yandan Blaschke, profesyonel futbol liginde herhangi birinin cinsel tercihlerini ifşa edebileceği konusunda şüpheli olduğunu söylüyor ve ekliyor:

“Böyle bir açıklamayı, örneğin kariyerini geride bırakmış eski bir oyuncu yapabilse daha mantıklı olurdu. Çünkü futbolu bırakmış biri olarak artık üzerinde hiçbir baskı yoktur. Yani, basma kalıp bir şekilde ifade edeceke olursak; erkeksi ve başarılı biri tarafından... Örneğin Oliver Kahn. Eğer homoseksüel olduğunu söyleseydi -ki öyle değil, en azından ben öyle olmadığına inanıyorum- o zaman futbol dünyası onu model olarak alırdı.“