1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Irak'ta süre doluyor

Friedberg Meurer25 Ağustos 2005

Irak anayasası üzerindeki anlaşmazlıkların giderilmesi için verilen üç günlük ek süre bugün doluyor. Ancak Kürtler, Şiiler ve Sünniler arasındaki anlaşmazlık tam olarak giderebilmiş değil. Şiiler ve Kürtler, Sünniler’in karşı çıkmalarına rağmen, Anayasa taslağını kabul ettirmeye çalışıyor...

https://p.dw.com/p/AabO
Irak anayasası parlamentodan geçtikten sonra halkın onayına sunulacak
Irak anayasası parlamentodan geçtikten sonra halkın onayına sunulacakFotoğraf: dpa - Report

Irak anayasasının kabulü, yılan hikayesine döndü. Nihai anayasa taslağı üzerinde anlaşan Şiiler ve Kürtler, metni parlamentoya sundu. Ama Sünniler, başta federalizm olmak üzere en temel konulardaki itiraz ediyor. Bu itirazlar arasında federalizm, seçim kuralları, ülkenin kimliği ve Baas Partisi yer alıyor. Saddam rejimi altında, ülkenin belirliyici dinamiği olan Sünniler kendilerine ‘haksızlık’ edilmesinden korkuyorlar. Şiilerin tek bir çatı altında toplanması Sünniler’i kaygılandırıyor.

Bu koşullar altında anayasa için verilen ek süre ise bugün doluyor. Anayasa Komisyonu’nda bulunan farklı etnik gruplara mensup temsilcilerin gün bitimine kadar tartışmalara son vermesi ve anayasaya nihai şeklini vermesi gerekiyor. Daha sonra Irak Parlamentosu tarafından onaylanması gereken anayasa, ardından da halk oylamasına sunulacak.

"Şiiler amacına ulaştı"

Devam eden tartışmaları DW’ye değerlendiren Irak’ın geçici hükümetindeki eski Kürt bakan Mamo Ferhan Osman, Sünniler’in özünde federalizme karşı çıkmadıklarını, politik kaygılardan ötürü federal yapıya itiraz ettiklerini söylüyor. Öte yandan Şiiler’in, anayasanın şeriata dayanması konusunda amaçlarına ulaştıklarını belirten Osman şöyle devam etti:

“Şiiler önerilerini kabul ettirmeyi başardı. Gazetede, İslamiyet’in devletin resmi dini olduğu ve Anayasa’nın temel kaynağı olduğu yayımlandı. İslamiyet’le uyuşmayan hiçbir yasa çıkartılmayacak, ama demokrasiye aykırı hiçbir yasa da çıkırtılmaycak. Bu bir çelişki. Demokrasi ve din arasındaki dengeyi böyle sağlamak mümkün değil. Bana göre, dünyada demokratik prensipler üzerine kurulu hiçbir din yoktur.”

“İran gibi olmaz”

Fakat Irak’ın İran ve Suudi Arabistan gibi bir İslam devleti haline geleceğine inanmayan Osman, “Anayasada liberalizm var. Ayrıca bana kalırsa, birçok şey, Iraklılar’ın çoğunluğunun niyetini sergilemek için Anayasa metnine konuldu. Ki çoğunluk da Müslümanlar; Şii Müslümanlar da illa Irak’ın resmi dininin İslamiyet olduğunun Anayasada yer almasını istiyorlar. Sonuçta bunu da başardılar, ama bu Şeriat’ın Sudan’da, İran’da ve Suudi Arabistan’da uygulandığı gibi biz de uygulanacağı anlamına gelmiyor” diyor. Irak’ın tüm bölge için örnek teşkil edebilir. Irak’ın demokrasi denemesi başarılı olmazsa, tüm Ortadoğu bundan etkilenir.

“Komşular terörü destekliyor”

Anayasanın kabul edilmesiyle birlikte ülkede yaşanan şiddet ve terörün azalacağına dair umut besleyenler var. Ancak Osman kısmen farklı düşünüyor. Anayasanın kabulüyle ülkeye sakinlik gelebileceğini, fakat bunun daha çok psikolojik bir sakinlik olacağını kaydeden Osman sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ama bu, terörün bugünden yarına biteceği anlamına gelmiyor. Terörün durması, kökünün kurutulması birkaç yıl sürer. Bizim burada Irak’ta ihtiyacımız olan şey, halkla hükümetin el ele vermesi. Ancak böyle terörün önü alınabilir. Ve tabii uluslararası desteğe de ihtiyacımız var. İttifak güçleri burada ama tüm diğer Arap ülkeleri, komşularımız parmaklarını kıpırdatmıyorlar. Hatta aksine, terörü destekliyorlar. Irak yönetiminin tek başına terörle mücadele etmesi çok zor.”