1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

İsrail, Rusya ve yeni Ortadoğu

22 Eylül 2015

İsrail Başbakanı Netanyahu Moskova’ya yüklü bir gündemle gitti. Netanyahu Putin ile ülkesinin kısa ve uzun vadeli güvenlik çıkarlarını görüştü.

https://p.dw.com/p/1GaEw
Fotoğraf: Reuters/RIA Novosti/M. Klimentyev

İki ülke arasında önce siyasi ve askeri koordinasyon ve akorda ihtiyaç var. Bu olmazsa büyük tehlike doğabilir, Rus ve İsrail jetleri kazayla, küçük bir yanlış anlama sonucu birbirine girebilir. Bu nedenle konuşmak ve karşısındakinin planları hakkında bilgi sahibi olmak gerekiyordu.

İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu dileklerini Moskova'da Vladimir Putin'e aktardı. Rusya Suriye'deki askeri angajmanını arttıracağını duyurdu. Kimse de Rusya'yı vazgeçirtebilecek durumda değil. Ne ABD, ne de İsrail Moskova'ya kararını geri aldırtabilir. Netanyahu da bu nedenle ülkesinin taktik ve stratejik güvenliği hakkında Putin'i aydınlatmak ihtiyacını hissetti.

Taktik endişeler

Taktik olarak iki ülkenin hava kuvvetleri komutanlığının öncelikle havadaki muhtemel çatışmaları önlemesi gerekiyor. Son yıllarda İsrail, Rus silahlarının teknik özelliklerine aya uydurabilmişti. Suriye'nin Rusya'dan satın aldığı SA-22 tipi hava savunma füzeleri İsrail hava kuvvetleri için tehlike oluşturuyordu. Ama İsrail komşu ülkenin hava sahasına tehlikesizce girebilmeyi sonunda başardı.

Syrien Russische Flugzeuge in Latakia gelandet ARCHIV
Fotoğraf: picture-alliance/RIA Novosti/A. Kudenko

Ancak şimdi bu silahların kumandası Ruslarda. Ruslar bu silahları ne zaman ve nasıl kullanacaklar? Hepsinden önemlisi de Suriye hava sahasındaki uçakları nasıl teşhis edecekler ve İsrail uçakları Ruslara kendini nasıl tanıtacak? IŞİD ile mücadele koalisyonuna daha fazla ülke katıldığından hepsinin koordineli hareket etmesi gerekiyor.

Stratejik çıkarlar

İsrail stratejik açıdan ise Rus silahlarının başkalarının eline geçmesinden endişe ediyor. Rusya SA-22'leri İran'a da sattı. İsrail bu silahın Hizbullah'ın eline geçmesini mutlaka önlemek istiyor. İran daha önce de Rus silahlarını Lübnan'daki müttefikine verme teşebbüsünde bulunmuştu.

Jerusalem Post gazetesi Suriyeli bir komutana dayanarak yayınladığı haberde, Rus SA-22'lerinin son derece etkili ve hedef şaşmayan silahlar olduğunu yazdı. Bu silah havada olduğu kadar yerdeki hedeflere karşı da kullanılabiliyor.

Rus silahlarının İsrail'in askeri manevra kabiliyetini önemli ölçüde sınırlamasından endişe eden Benyamin Netanyahu, Rusya'nın Suriye'de sadece savaşan değil ama aynı zamanda düzenleyici bir güç de olmasını da arzuluyor. İsrailli savunma uzmanları, Rusya'nın Suriye'deki askeri varlığının bölgenin istikrarını artırabileceği gibi İsrail ile Lübnan'daki radikal Şiilerin çarpışmasını önleyebileceğini de dile getiriyorlar.

İran'a gelince. İran, Rusya ile arasındaki sıkı ilişkiler ve imzalanan nükleer program anlaşması sayesinde bölgedeki siyasi ağırlığını arttırdı. Rusya'nın Suriye'deki askeri varlığı sayesinde düşmanı İsrail'e dolaylı olarak biraz daha yaklaşmış olacak. Ancak Rusya'nın Tahran yönetimi üzerinde yatıştırıcı rol oynaması da mümkün.

Suriye krizinde Rusya'nın liderliği

Savunma uzmanı Ben Ysihai, internet sitesinde yayınladığı makalede Netanyahu'nun Moskova'ya, Rusya'nın Suriye iç savaşında belirleyici rol üstlenme ihtimali nedeniyle de gitmiş olabileceğini yazdı. ABD şimdiye kadar IŞİD ile mücadelede başarılı olamadı. Amerikan Savunma Bakanı Ashton Carter kısa süre önce Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu'dan IŞİD hedeflerine yapılan Amerikan hava operasyonlarının koordinasyonuna yardımcı olunmasını rica etmişti.

Bildergalerie Hisbollah-Anhänger im Nahen Osten Libanon
Fotoğraf: Getty Images/AFP/R. Haidar

‘AL Hayat' gazetesindeki bir yorumda ABD'nin IŞİD ile mücadelede liderlik rolü üstlenmek istemediği tahminine yer verdi. Yorumda, “ABD Başkanı Suriye krizine bulaştırılmak istemiyor olabilir. Yıllardır bundan sakınıyor. Bu nedenle, Putin ABD'den Esad rejimi ile kurduğu ittifakın ABD tarafından onaylanmasını talep etmediği sürece Rusya'nın IŞİD ile savaşmasına ses çıkarmayabilir”, şeklindeki görüşler dile getirildi. Bu, Obama açısından gerektiğinde görmemek anlamına geliyor.

‘AL Hayat' giderek ön plana çıkan Rusya'nın siyasi prestijini artırdığını yazarken, İsrailli savunma uzmanı Ben Yishai, “En azından Ortadoğu söz konusu olduğunda Putin herkes ile konuşuyor ve herkes de onunla konuşuyor. Obama ise herkes ile konuştuğunu iddia edemez”, diyor.

Bölgedeki kestirilemeyen ve son derece istikrarsızlaşan gelişmeler nedeniyle İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun Putin ile iyi ilişkiler içinde olmaya önem verdiği söylenebilir. Rusya gerçekten IŞİD'i püskürtmeyi ya da tamamen imha etmeyi başarabilirse, bölgedeki askeri varlığını uzun süre muhafaza etmesi gerekecek. Rus askeri angajmanı, İran ve Hizbullah'ın İsrail ile ilişkilerini gözden geçirmeye ikna edilmesinde de yararlı olabilir. Netanyahu'nun Putin ile bu konuyu da görüşmüş olması mümkündür.

© Deutsche Welle Türkçe

Kersten Knipp