1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

“Mecliste uzlaşma hayatidir”

13 Şubat 2016

TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun AKP’li üyesi Ahmet İyimaya, “Güçlü bir anayasa için mecliste uzlaşma hayatidir” dedi. DW Türkçe, yeni anayasa tartışmalarıyla ilgili söyleşi dizisinin ilkini İyimaya ile gerçekleştirdi.

https://p.dw.com/p/1Hupl
Ahmet İyimaya
Fotoğraf: Adem Altan

Yeni bir anayasa için mecliste dört parti temsilcilerinin katılımıyla oluşturulan Anayasa Uzlaşma Komisyonu ikinci toplantısını geride bıraktı. AKP başkanlık önerisini yine gündeme taşırken, CHP parlamenter sistemden yana tavrını tekrarladı. HPD, anayasa yapılırken kırmızı çizgilerin olmamasını istedi. MHP, cumhurbaşkanının Anayasa sürecinde tarafsızlığını korumasına dikkat çekti.

Türkiye’nin yeni anayasası nasıl olmalı? Mecliste uzlaşma olmazsa referandum süreci nasıl işletilecek? Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeni anayasa sürecindeki rolü meclisi nasıl etkileyecek? Yeni bir anayasa isterken uzlaşan partiler; mecliste nasıl çalışacaklar, fikirlerini nasıl dile getirecekler? DW Türkçe Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda temsil edilen 4 partinin üyeleriyle yeni anayasa tartışmalarını mercek altına alıyor. İlk olarak AKP’li Ahmet İyimaya, DW Türkçe’nin sorularını yanıtladı.

DW Türkçe: Nasıl bir anayasa istiyorsunuz?

İyimaya: Anayasa uzlaşma komisyonu olarak birinci amacımız tamamen darbe ve kriz ürünü olan mevcut anayasayı yürürlükten kaldırmaktır. Komisyon olarak yasama, yürütme ve yargı nasıl işlemeli sorularına yanıt arayacağız. Anayasanın yapılması yönünde tüm partilerin uzlaşısıyla başlatılan bir süreç var. Biz AKP olarak ideal bir anayasa istiyoruz. Yani; yasama krizi, yargı ve adalet kurumundaki norm dışı yapıyı referans alan dinamikler ile hükümet sistemi meselesi olmak üzere üç temel soruna çözüm getirecek bir anayasa için yola çıkıyoruz. Bu noktada bütün partiler böyle düşünüyor. Bu konuda Türk halkı aynı düşünüyor. Yeni anayasa ihtiyacı mevcut anayasanın hiçbir ihtiyaca cevap verememesinden ortaya çıkmıştır. Halkın kendi iradesini göreceği, bulacağı bir anayasa istiyoruz. Anayasa ihtiyacamız hayatidir, vazgeçilmezdir.

DW Türkçe: CHP ve MHP anayasanın ilk dört maddesinin değiştirilemeyeceğini söylüyor. HDP, ‘kırmızı çizgi olmamalı’ görüşünde. Nasıl uzlaşılacak bu durumda?

İyimaya: Anayasamızın ilk dört maddesindeki ilkeler, değerler zaten sahip olduğumuz milli, temel değerlerimizdir. Türkiye’de vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğüne inanan hiç kimsenin bu maddelerle sorunu yoktur. AKP’nin de sorunu yoktur. Bu noktada AKP; muhalefetle mutlaka bir uzlaşma noktası yakalayacaktır. Önemli olan iyi niyetle yola çıkılması ve Türkiye için ideal olan yeni anayasa metninin yaratılmasıdır. Kırmızı çizgimiz; Türkiye’nin geleceğidir. En iyisini yapmaya çalışıyor herkes. Neler yapıp, neler yapamayacağımızı da hep birlikte görmüş olacağız.

DW Türkçe: Yeni anayasa için sağlıklı bir tartışma ortamının olmadığı yönündeki iddialara ne diyorsunuz?

İyimaya: Önyargılı yaklaşımların bir kenara bırakılması zamanının geldiğini söylüyoruz. Başbakan Ahmet Davutoğlu, tüm siyasi parti liderleriyle görüştü. Onlara yeni anayasayla ilgili görüşlerini sordu ve meclisteki komisyon her partinin isteğiyle oluştu. Henüz içerik tartışmasına geçmedik. Ama komisyondaki arkadaşlarımızın hepsi sivil ruhlu, insan odaklı, özgürlükçü bir anayasadan sözediyor. Hepimiz tek tek konuşup, tartışıp bu kavramların hakkını vermeye çalışacağız. Her şeyi açık açık tartışıyoruz. Çok zor bir süreç, tarihi bir süreçten geçiyoruz. Bütün arkadaşların gayretlerini pozitif olarak görüyoruz. Bütün partilerin ortak akılla ilerleyebileceklerine inanıyorum. Elbette ki görüş farklılıkları olacak ki, birbirimizi anlamaya çalışalım.

DW Türkçe: Yeni anayasa çalışmalarını ‘başkanlık sistemi’ tartışmaları nasıl etkileyecek? Parlamenter sistemdeki temel sorunlar neler?

İyimaya: Anayasamızın saf bir hükümet sistemini benimsemediğini herkes bilir. Yeni anayasamızın hükümet sistemin belirsizliğini ortadan kaldırmasını istiyoruz. Bu noktada yaşadığımız sorunlara bakarsanız, başkanlık sisteminin çözüm olacağını görürsünüz. Uzlaşma Komisyonu olarak bu konuyu bütün boyutlarıyla ele alacağız, değerlendireceğiz. Mevcut sisteme baktığınızda; sistemin üçte birinin vesayete, üçte birinin parlamenter sisteme, üçte birinin de başkanlık sistemine yaslandığını görürsünüz. Şu anda Cumhurbaşkanımızın sisteme renk ve heyecan kattığını görüyoruz. Elbette bu konuda takdir; mutabakatın sağlanması halinde uzlaşma komisyonunun ve anayasa koyucunundur, yani milletindir. Başkanlık sistemiyle ilgili tartışmaların çalışmalarımıza katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Parlamenter sistemin bizi nasıl tıkadığını, nerde sorun yaşadığımızı hep birlikte kamuoyuyla paylaşacağız. Kimse, kimseye bir dayatmada bulunmuyor. Ben umutluyum. Uzlaşma Komisyonu uzlaşmayı başarabilir. Eğer biz başaramazsak da, milletin takdiri yerini bulur.

DW Türkçe: Uzlaşma Komisyonu'nda uzlaşma olamayacağı ve referanduma gidileceği tartışmaları da var. Referandum mu olacak sonunda?

İyimaya: Siyaset kurumu uzlaşmayı başaramazsa gerekli süreç işler. Ancak pat diye referandum olmaz. Anayasanın uzun ömürlü olması parlamentoda uzlaşmanın güçlülüğüne bağlıdır. 400 milletvekili olsa bile mecliste uzlaşma çok hayatidir. Ama sonuçta son sözü halk söyleyecektir. Bu da; mecliste uzlaşma sağlamamızın ne kadar önemli olacağına işaret ediyor. Bugünden yarına –şöyle olur, böyle olur- diye yorum yapmak da yanlış elbette ama herkes şunu açıkça biliyor: Milletin iradesi belirleyici olacaktır. Cumhurbaşkanımız da bunu anlatmaya çalışıyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Söyleşi: Hilal Köylü