1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Küresel mali risk haritası gündemde

Deutsche Welle / Ajanslar 14 Kasım 2008

Dünyanın en büyük 20 ekonomisinin liderleri, küresel mali krizi ele almak için Washington’da buluşuyor. Tartışılacak öneriler arasında, şeffaflık, mali kuruluşların denetlenmesi ve küresel mali risk haritası bulunuyor.

https://p.dw.com/p/FuvX
Fotoğraf: AP

ABD bugün önemli bir toplantıya ev sahipliği yapacak. Dünya finans piyasalarının krizle mücadele ettiği bugünlerde, krize çözüm bulabilmek amacıyla dünyanın en büyük 20 ekonomisinin lideri, Dünya Finans Zirvesi'nde bir araya geliyor.

Zirve katılımcılarına hitaben bir mektup yazan BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon, finans krizinin insani bir trajediye dönüşmesini engellemek için gerekli önlemlerin alınması gerektiğini belirtti. Ban, dünyanın yoksul bölgelerine yardım için hemen harekete geçilmezse, finans krizinin çok ciddi siyasi ve güvenlik problemlerine yol açacağını söyledi. BM Genel Sekreteri, zirveye katılanların, “iklim değişikliği, çatışmaların önlenmesi, yoksulluğun kökünün kazınması” gibi insan güvenliğini tehdit eden konuları da ele alması gerektiğini vurguladı.

Merkel, öneriler gündeme getirecek

Angela Merkel und Nicolas Sarkozy
Fotoğraf: picture-alliance / dpa

Almanya Başbakanı Angela Merkel ise, Washington’a hareketinden önce yaptığı açıklamada umutlu olduğunu belirtti. Merkel, zirvede yüz günlük bir eylem planı hazırlanmasını istediğini ve bunun kayıt altına alınarak olumlu bir sonuca ulaşmayı hedeflediklerini dile getirdi. Merkel şöyle konuştu:

“Profesör Issing'in grubuyla yürüttüğümüz çalışmalar sayesinde sunulan önerilere gerekli yanıtı verebilecek ve duruşumuzu ortaya koyabileceğiz. Benim fikrime göre çok ilginç tavsiyeler mevcut. Örneğin, dünya genelinde risk altındaki finans kuruluşlarını listeleyen bir harita bu önerilerden biri. Bonus sistemi ya da kredilerin kaydedilmesi, daha fazla şeffaflık ve bu sayede de ürünlerin değerlendirilmesinde daha güvenilir tespitler yapılması da bunlar arasında yer alıyor."

Bush’tan “serbest piyasa” vurgusu

G 20 ülkeleri liderlerini zirveye davet eden ABD Başkanı George Bush, toplantı öncesinde basına yaptığı açıklamada uyarılarda bulundu. Bush, “Ben serbest pazar ekonomisini savunuyorum; ancak küresel bir çöküşle karşı karşıyayken değil“ diye konuştu.

Präsident Bush betritt den Rosengarten des Weißen Hauses und gratuliert Obama zur gewonnen Wahl
Fotoğraf: AP

Başkan Bush, New York’ta yaptığı konuşmada bir yandan ABD yönetiminin piyasalara müdahalesini savundu, diğer yandan da bugün başlayacak Dünya Finans Zirvesi hakkında ipuçları verdi. Bush'a göre serbest piyasa ekonomisini uygulamak kaçınılmaz. ABD Başkanı, kapitalizmin aşırılıklara ve suiistimale açık olduğunu da belirtti. Öte yandan, Japonya’nın İkinci Dünya Savaşı sonrası hızlı ekonomik toparlanması ve Güney Kore örneğinde olduğu gibi serbest piyasa ekonomisinin başarılarını da olumlu örnekler olarak gösterdi. Bush, “Ekonomik büyüme, sosyal adalet ve insanlık onuru istiyorsanız, serbest piyasa ekonomisi en iyi yoldur. Ve tabii ki bir kaç aylık bir kriz dönemi 60 yıllık başarıları yok ederse bu büyük bir hatadır“ dedi.

Liderlerin tartışacağı konular

Dünya genelinde bir finans krizininin tekrarını önlemek için, serbest piyasa ekonomisinin nasıl ayarlanacağı ise ayrı bir konu. Bush’un aksine Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, esaslı reformlar istiyor. Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner, uzun bir süreç beklediklerini söyledi. Washington’daki zirve ise bir dizi görüşmenin başlangıcı olacak.

Zirvenin hedefleri, finans krizinin nedenlerini belirlemek, alınan önlemlerin işe yarayıp yaramadığını incelemek, gerekli diğer önlemleri kararlaştırmak, finans piyasalarında yapılacak reformların kurallarını belirlemek ve gelecek için bir hareket planı oluşturmak.

'Alternatif kuruluşlar kurulmalı'

Maryland Üniversitesi'nden Profesör Peter Morici, zirveyi değerlendirirken, Uluslararası Para Fonu ya da Dünya Bankası’na alternatif bir başka enstitünün kurulmasının gerekli olduğunu kaydetti. Hükümetlerin de daha fazla sorumluluk alması gerektiğini belirten Morici, ABD ve Avrupa arasında “Süper Serbest Ticaret Anlaşması“nın zamanının geldiğini vurguladı.

Morici'ye göre iki kıta arasında işbirliği için pek çok ortak ve temel fırsat var. Bu ve benzeri pek çok konu zirvede ele alınabilir, çünkü müzakere masasına oturan bütün devletler için bir şans söz konusu.

Ev sahibi ABD’nin bir geçiş sürecinde bulunması ise problem teşkil ediyor. Yeni Başkan Barack Obama, eski Dışişleri Bakanı Madeleine Albright’ı temsilci olarak gönderdi. Fakat Obama’nın yokluğu toplantının biraz sönük görünmesine yol açıyor. Peki zamanlama kötü mü? Morici bu soruyu şu sözlerle yanıtladı:

"Zirve tarihi belirlendiği sırada dünya küresel bir kriz içindeydi. Bu hala böyle ve fakat durum biraz daha iyi görünüyor. Dünya krizi yenecektir. Şu anda bu zirve çok fazla gerekli değilmiş gibi görünüyor ve zamanlamanın kötü yapıldığı da kolayca söylenebilir. Zirve önceden planlandığı için yapılmalı ve bu, bu tarzda toplantıların sonuncusu değil. Umarım George Bush, Barack Obama’yı sınırlandıracak aptalca bir şey yapmaz. Ve Obama’nın ayaklarının yere basması ve dünyayı daha iyi tanıması için belirli bir zamana ihtiyacı var. Örneğin bir Avrupa haritası alıp ülkelerinin adını öğrenmek gibi.“