1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Kadınlar siyasette yer bulamıyor

7 Nisan 2009

Avrupa Konseyi, kadınların siyasette temsili konusunda hedeflerin gerisinde kalındığını açıkladı. Avrupa ülkeleri parlamentolarında kadın milletvekillerin oranı yüzde 22. Beş ülkede ise hiç kadın bakan yok.

https://p.dw.com/p/HSGc
Fotoğraf: AP

Avrupa Konseyi, daha fazla kadının politikaya katılımı için ardı ardına çağrılar yapıyor. 2003 yılından bu yana Konsey, Avrupa kıtasındaki ulusal meclisler ve diğer siyasi liderlik pozisyonlarında kadınların en az yüzde 40’lık bir oranla temsil edilmesini istiyor. Aynı yıl bu yöndeki tavsiyeler 47 üye ülkenin temsil edildiği Bakanlar Komitesi'nde onaylanmıştı. Ancak Konsey tarafından kadınların politikaya katılımı ile ilgili yapılan ikinci denetim hedeften çok uzak olunduğunu ortaya koydu. Sekiz ülke dışında hiçbir ülke yüzde 40’lık hedefe ulaşamadı. Beş ülkede ise hiç bir kadın bakan bulunmuyor.

Der neue Generalsekretär des Europarates: Terry Davis
Terry Davis (solda)Fotoğraf: dpa

Kadınların siyasete katılımı hakkında hazırlanan ikinci denetim raporunu değerlendiren Avrupa Konseyi'nin Genel Sekreteri Terry Davis, ilerleme sağlanmış olmakla birlikte mevcut durumu, “adaletsiz, aptalca ve etkinliği çok az” olarak değerlendirdi. Davis’e göre kıta genelinde kadınların politikaya katılım oranı çok düşük. Avrupa Konseyi’nde cinsiyet eşitliği alanında çalışan Johanna Nelles, 47 üye ülkeden 42'sinin veri sunduğu raporla ilgili şunları aktarıyor:

“Avrupa Konseyi'ne üye ülkelerde bakanların yüzde 28’inin kadınlardan oluştuğunu tespit ettik. Meclislerde benzer bir durum söz konusu… oran yüzde 22. Yargı alanında yüzde 28’lik bir oran söz konusu. Kadınların en az faal oldukları alansa ilginç bir şekilde yerel idareler ve belediyeler. Buralarda kadınların oranı yüzde 10’larda seyrediyor.“

Beş ülkede kadın politikacı yok

EU-Außenminister in Brdo
Fotoğraf: picture-alliance/ dpa

Beş yıl önceki denetim raporu her beş bakandan birinin kadın olduğunu ortaya koymuştu. Bugünkü istatistikler ise her dört bakandan birinin kadın olduğunu gösteriyor. Ancak Avrupa Konseyi’nin denetiminde, kadın bakanların hangi alanlarda faaliyet gösterdiği sorgulanmıyor. Çünkü kadınlar genellikle aile politikası ve sosyal alanlar gibi klasik alanlarda bakanlık görevini yürütüyor. Nelles, şunları söylüyor:

“Kadın bakan sayısında yüzde 40’lık hedefe ulaşan toplam sekiz üye ülke var. Bu ülkeler Finlandiya, İspanya, Avusturya ve İsveç. Aynı zamanda Norveç, Fransa, İsviçre ve Belçika da bunlara dâhil. Almanya yüzde 37,5’lik bir oranla daha aşağı sıralarda yer alıyor. Danimarka ve İzlanda da Almanya’nın oranını izliyor. Fakat halen beş Avrupa Konseyi üyesinde tek bir kadın bakan yok. Bu ülkeler Azerbaycan, Bosna Hersek, Monako, Karadağ ve Romanya.“

Yüzde 40 hedefi

Die CDU-Vorsitzende und designierte Bundeskanzlerin Angela Merkel laechlt am 12. November 2005 in Berlin
Almanya Başbakanı Merkel.Fotoğraf: AP

Sadece iki Avrupa Konseyi üyesi ülkede kadınlar en yüksek düzeyde bulunuyor. Finlandiya ve İrlanda’da. İki diğer ülke, Almanya ve Ukrayna ise kadın başbakanlara sahip. Avrupa Konseyi şimdi üye ülkelerde daha fazla kadının politikaya katılımı ve yüzde 40’lık hedefe uyulmasını teşvik etmek istiyor. Daha şimdiden pilot proje haline getirilen bir düşünce ise tecrübeli politikacıların ya da diğer rol modellerin tavsiye verici olarak genç kadınlarla ilgilendiği liderlik programları veya rehberlik programlarının düzenlenmesini içeriyor. Johanna Nelles şunları kaydediyor:

“Çalışmamız, yasal bağlayıcılığı olan oranların mutlaka hedefe götürdüğünü ortaya koymadı. Özellikle siyasi partilerin kendi içlerinde yükümlülük olarak kabul ettikleri oranlar, yüzde 40’lık hedefe ulaşılmasına yardım etti. Ayrıntılı olarak bunun nasıl gerçekleştiği ve siyasi partilerdeki oranların mantıklı olup olmadığı araştırılmalı. Ya da bunların yasal bağlayıcılığı olup olmaması gerektiği. Ve eğer öyleyse, bunun nasıl yapılacağı da araştırılmalı.“

Avrupa Konseyi’nin Eşitlikten Sorumlu Bölüm Başkanı Michelle Akip, cinsiyet eşitliğinin başlangıcı olarak yüzde 40’lık alt hedefin tahmini bir rakam olmadığını söylüyor:

“Diğer pek çok çalışma şunu gösteriyor. Eğer örnek olarak bir meclis yüzde 40’lık kadın oranına sahipse, o zaman söz konusu kritik hedefe ulaşılmış demektir. O zaman kadın politikacıların alınan kararları etkilemeleri de mümkün oluyor.”

İskandinav ülkeleri örnek

Dünya Bankası ve Dünya Ekonomik Forumları’nın araştırmalarının da ilginç sonuçları var. Örneğin, kadınların politik ve ekonomik alanda çok az etkin olduğu ülkeler, ekonomik açıdan oldukça kötü durumda görünüyor. Kadınların yaptıkları günlük işler genellikle resmi istatistiklerde yer almıyor. Yaşlı insanların bakımıyla ilgilenen, tarlada çalışan ve hayvancılıkla uğraşan kadınlar neredeyse hiçbir ücret almıyor.

Michelle Akip, olumsuz örnekler arasında Çad, Yemen ve Pakistan gibi ülkeleri sayıyor. Ülkedeki adaletsiz gelir dağılımı nedeniyle Suudi Arabistan da bu ülkeler arasında. İskandinav ülkeleri ise ekonomik sistemlerinin dünya genelinde en etkin sistem olması nedeniyle rol model olarak gösteriliyor. Bunlar aynı zamanda kadın eşitliğinin de en yüksek seviyelerde olduğu ülkeler.


Suzanne Krause / Çeviren: Başak Sezen

Editor:Hülya Köylü