Kafkaslar'da gerilim tırmanıyor

Moskova istasyonunda iki kadın intihar saldırganının kendini havaya uçurarak düzenlediği kanlı eylem Kremlin'e bir mesajdı. Rus gizli servisi FSB'nin yakınında meydana gelen saldırıların işareti önceden verilmiş, Çeçen isyancılar, Kuzey Kafkaslar'da 20 teröristin öldürülmesinin ardından bu tür bir eylem düzenleyeceklerini ilan etmişti.

Artırılan güvenlik önlemleri işe yaramadı. İki intihar komandosunun da Kafkaslardan geldiğini söyleyen FSB, çifte saldırının Çeçen isyancıların imzasını taşıdığını belirtiyor.

Geçmişi hatırlattı

Moskova istasyonundaki saldırılar, geçmişte yaşanan acı anıları da akıllara getirdi. 1999 yılında iki binada patlayan bombalar Rus başkentini kan gölüne çevirmişti. Bilanço korkunçtu: 307 ölü, bin 700 yaralı.

O dönem Devlet Başkanı koltuğunda oturan Vladimir Putin, saldırıyı düzenleyen teröristleri, tuvalete bile gizlenseler, takip edeceklerini ve ortadan kaldıracaklarını dile getirmişti. Putin bu kez başbakan olarak Moskova'daki saldırıların ardından yine benzer şekilde sert ve kararlı açıklamalarda bulunarak “Yerin altında olduklarını biliyoruz, ancak onları kanalizasyon çukurundan kazıyıp gün ışığına çıkarmak güvenlik birimleri için bir onur meselesi” dedi.

Sosyo-ekonomik çözüm açılımı

Selefi Putin'e Kafkas politikası konusunda destek veren Devlet Başkanı Dimitri Medvedev de bu konuda yeni önlemler alınacağının mesajını verdi. Terörle mücadele yasasının sertleştirilmesini ve teröristlere karşı mücadelenin artırılmasını isteyen Medvedev, yaptığı açıklamada, bir yandan da liberal yönünü de göstermeye çalıştı.

Medvedev, “Tüm engellemelere rağmen, projelerin büyük ölçüde devam ettirilmesi gerekiyor. Bir çok sorunun çözümü, sosyal ve ekonomik koşullara bağlı. Bunlarla da ilgilenilmesi gerekiyor, sadece şiddet kullanmak yeterli değil. Bunun anlamı şu; insanlarla ortaklaşa çalışmak ve yeni yaşam koşulları sunmak” dedi.

Kadirov yönetimi

Birçok Rus, son dönemlerde Kafkaslardaki terör olaylarının azaldığını düşünüyordu. Ancak patlama ve çatışmalarla ilgili az sayıda haber gelmesi bu yanılgıya neden oldu. Bölge hala gergin.

Diğer yandan Putin'in Çeçenistan Devlet Başkanı Ramazan Kadirov'la yaptığı tartışmalı barış, şimdiye kadar sürüyor. Bu çerçevede direnişçilerin büyük bölümü, ya Kadirov'un özel ordusuna dahil edilerek etkisiz hale getirildi ya da tamamen ortadan kaldırıldı. Rusya'nın parasal destek sağladığı Kadirov, muhalefeti de baskıcı yöntemlerle susturarak Çeçenistan'ı diktatörce yönetmeye devam ediyor. Ülkede silah bırakmayan direnişçiler ise komşu cumhuriyetler İnguşetya ve Dağıstan'a kaçmış durumda.

Moskova'nın bu cumhuriyetlere de Rusya yanlısı birer başkan bulma girişimi kanlı sona erdi. Ve Kadirov şimdi bu cumhuriyetlerin yönetimine de talip. Ancak gözlemciler, Kafkasların hakimiyetini tamamen Kadirov'a bırakmanın Moskova'nın çıkarına olmayacağına dikkat çekiyor. Moskova'nın Kafkasları teröristlerden temizleme girişi ise şimdiye kadar başarıya ulaşamadı.