Kariyer için parti üyeliği
27 Eylül 2012
Çin Komünist Partisi, dünyanın en büyük ve en güçlü partisi. 80 milyondan fazla üyesi var ve bu sayı her yıl artıyor. Ülkede gençler gruplar halinde komünist partisine kaydoluyor ancak bunun sebebi ne Marx’ın ne de Mao'nun düşüncelerine ilgi duymaları. Ne de 10 yılda bir yapılan ve partinin yönetim kadrosunun belirlendiği parti kongresi umurlarında... Onları Çin Komünist Partisi üyesi olmaya yönlendiren şey, dünyanın birçok yerindeki akranlarından çok da farklı değil: İyi bir kariyer. Çinli genç parti üyeleriyle beklentileri ve geleceğe dair planları hakkında konuştuk.
'Herkes üye olmak istiyor'
Adını vermek istemiyor, çalıştığı işyerini gizli tutuyor. Uzun, siyah saçlı, ince, narin yapılı bu genç kadın başkent Pekin’de bir kamu kuruluşunda çalıştığını söylemekle yetiniyor. Zira izin almadan gazetecilerle konuşmanın doğuracağı sıkıntılar, onu korkutuyor. Yine de gururlu, çünkü yaklaşık üç yıldır Çin Komünist Partisi’nin bir üyesi. “Belki de üniversitede okuduğum bölüm nedeniyle, uluslararası siyaset okuduğum için kabul edildim. Bununla birlikte çevremdeki herkes partiye üye olmak istiyordu” diyor.
Kişisel özgeçmişe yazdırmak için
Herkes istiyor ama herkes kabul edilmiyor. Sadece en iyiler Çin Komünist Partisi'ne üye olabiliyor. Üye olmak isteyenler iyi notlara sahip olmalı, adaylık için başvurmalı, hazırlık kurslarına gitmeli ve seçme sınavından geçmeyi başarmalı. Tüm bunlardan sonra bir deneme süresi başlıyor. Bu süre içerisinde yenilerin her üç ayda bir raporlar ve kendileriyle ilgili yazılar yazmaları gerekiyor. Ondan sonra partiye sadakat yemin ediliyor. Peki, gençler bu kadar zahmete neden katlanıyor? Bir genç “Kariyer yapmakta yardımcı oluyor. Eğer kişisel özgeçmişinde ‘Siyasi Statü' bölümüne parti üyesi olduğunu yazdırabilirsen bu senin pozitif düşündüğünü, aktif olduğunu gösterir. Bu da iyi bir izlenim bırakır” diyerek durumu açıklıyor.
Partiye giriş sınavı
Parti, kariyer basamaklarını tırmanmak için sadece bir araç. Bu yüzden genç Çinliler bir okula kabul edilir gibi giriş sınavlarından geçiriliyorlar. Bir dizi bilgiyi düşünmeden ezberliyor, sınavda soruları yanıtlıyor ve ondan sonra da unutuyorlar. Parti üyesi olmanın gündelik hayatta getirdiği çeşitli avantajlar var.
8 yıl önce Çin Komünist Partisi’ne üye olan ve şimdi bir kamu işletmesinde çalışan 31 yaşındaki bir kadın bu avantajları şöyle anlatıyor: “Kendimi onurlandırılmış hissediyorum. Başkalarından farklı olduğum hissini taşıyorum. Daha yüksek bir seviyede duruyorum. Normal insanlardan daha ileri düşüncelere sahibim."
Amaç yönetici kadroyu yetiştirmek
Parti, Çin’in yönetici kadrosunu yetiştirmek hedefini güttüğü için herkesi kabul etmiyor. Üyelerin sade ve mütevazı bir görünüm sergilediğini söylemek zor. Modaya uygun kıyafetler giyiyorlar, orta sınıf bir otomobile ve kendilerine ait bir eve sahipler. Peki, parti toplantıları nasıl yapılıyor? Bu soruya bir genç şu yanıtı veriyor: “Normalde tepe yönetimin yaptığı açıklamaları okur ve onlar üzerine konuşuruz. Parti biriminin başkanı yanlış fikirlerimizi düzeltmek için çıkartılması gereken doğru sonuçları toparlayıp özetler ve nasıl düşünmemiz gerektiğini bize gösterir.”
'İktidar, yolsuzluğu beraberinde getiriyor'
Parti yönetimi de sistemin sorunsuz bir biçimde işlemediğinin uzun süredir farkında. Zira kadroların gücü kötüye kullanması halka dolaysız yansıyor. Konuştuğumuz bir kişi “Bir dizi yolsuzluk, rüşvet… Bir insan ne kadar iktidara sahip olursa o oranda yolsuzluk ve rüşvet artıyor” diyor.
Birçok kişi yaklaşan 18. parti kongresinin bu durumu değiştireceğine inanmıyor. Yönetim kadrosundaki değişim ve yenilenme çok da önemsenmiyor. Zira partide olanların orada bulunmalarına sebep inandıkları değerler değil pragmatizm. Ancak bu tarz düşünceleri parti toplantılarında dile getirmek yerine herkes kendine saklamayı tercih ediyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Ruth Kirchner / Çeviren: Ercan Coşkun
Editör: Ahmet Günaltay