Kinetik heykellerin büyüsü

Odanın içinde adeta ağırlığı yokmuş gibi dans eden altın üçgenler... Onlar, Berlin'deki Made Galeri'de düzenlenen "Kinetik Senfonisi" adlı serginin baş yapıtı. Kinetik düzenek, altı dakikada bir, adeta bir kukla gibi süzülüyor.

Bu kavisli alüminyum plakalar, duvara bir ışık ve gölge oyunu yansıtıyor.

Sergiyi gezenlerden Julia Wiedemann, "Işığın müzikle kombine edilmesini ve bunun bende bıraktığı etkiyi seviyorum" diyor. Johannes Heinze, "Prensipte birbirinden farklı bu üçgenlerin birlikte dans ettiği üç-dört dakika çok güzel" değerlendirmesinde bulunuyor. Vinzent Britz ise, "Analog objeleri sanki canlı bir hayvan gibi hareket ettirmek, inanılmaz. Çok çılgın! "

Bilgisayar, en önemli araç

Kinetik heykellerin yaratıcısı, Joachim Sauter. Kendisine ait Art+Com ajansında en önemli aracı ise bilgisayarı. Sanatçının Berlin'deki sergisinde en iyi enstalasyonları yer alıyor.

Sauter, "Sergide gördüklerimiz, dünyanın dört bir yanındaki enstalasyon sergilerinin prototipleri. Büyüklükleri nedeniyle taşınabilir olmadıklarından onları bir araya getiremiyorsunuz. Bu yüzden tüm prototipleri yapalım ve tek bir alanda toplayalım dedik" diyor.

Çalışmaların bazıları ödül almış. Ajans, BMW için hazırlanan çalışmayla, 2010 Almanya Tasarım Ödülü'nün sahibi olmuş.

İletişim tasarımcıları 2012 yılında ise bu fikri geliştirdi. Singapur Havalimanı'nda bin 200 bakır damlasından, bu uçağı tasarladılar.

Joachim Sauter, Berlin'deki sergisi için öncelikle bir besteciyle çalışmış. İzlandalı Olafur Arnalds çalışmanın hareketlerine uygun bir senfoni hazırladı.

Arnalds, "Bir eser için piyano melodisi, bir diğeri için de yaylı çalgılar uygun olabilir. İkisi ayrı ayrı da kullanılabilir, ancak bir araya geldiklerinde dans ederler ve senfoniyi oluştururlar" diyor.

Sanal ortamın etkisi

Sergi, Art+Com ajansının 25'inci yıldönümü için bir tür hediye. İnternetin gelişimiyle ajans çok sayıda sanal proje hazırladı. Şimdiyse daha somut olarak ortaya çıktılar.

Berlin Üniversitesi Sanat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Joachim Sauter, "Sanal ortamda daha fazla bulundukça, gerçek dünyada, örneğin bir müzede birlikte bilgi edinme ve sohbet için bir araya gelme ihtiyacı da daha fazla artıyor" diyor.

Joachim Sauter bir sonraki enstalasyonunu Washington'da gerçekleştirmeyi planlıyor.

Büyük projeleri yaklaşık 50 kişi hazırlıyor. Tıpkı 2010 Şangay Dünya Fuarı'nda sergilenen ayna duvarda olduğu gibi.

Projelerin birbirinden böylesine farklı olması, izleyenleri de daha fazla büyülüyor...

  
© Deutsche Welle Türkçe

DW/JS/GA/HS/NH