1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Kuş gribi korkusu

5 Şubat 2004
https://p.dw.com/p/Aa5x

Kuş gribi virüsü haftalardır Asya’da yayılmaya devam ediyor. En az on Asya ülkesinde etkili olan virüs nedeniyle ondan fazla insan hayatını kaybetti, milyonlarca tavuk, ördek ve kaz kesilerek öldürüldü. Şimdi virüsün insandan insana bulaşması ve dolayısıyla tüm dünyaya yayılması olasılığı endişe yaratıyor. Judith Hartl’ın yorumu...

"Asya bulaşıcı bir virüsle daha karşı karşıya. Geçtiğimiz yıl yaşanan akut solunum yetmezliği hastalığı SARS’ın ardından bu yıl da H5N1 diye adlandırılan ve hızlı yayıldığı için oldukça tehlikeli görülen kuş gribi virüsü. SARS salgınında olduğu gibi bu kez de başlangıçta suskunluk hakimdi, olay patlak verinceye kadar örtbas edilmeye çalışıldı. Sonra da milyonlarca tavuk, ördek ve kaz kesildi, gazla zehirlenerek öldürüldü ya da daha hızlı olması için diri diri gömüldü. Bu önemli, insanlar bu kaba yöntemler konusunda farklı fikirlerde olsalar da bu çok önemli.

Gerçi H5N1 virüsü daha çok hayvanların bulunduğu yerde çıkıyor ve burada hızla ürüyor. Ancak insanlarla hayvanların çok yakın temas halinde bulunduğu bölgelerde virüs insanlara da bulaşıyor. Tayland ve Vietnam’da şimdiye kadar kuş gribinden ondan fazla insan hayatını kaybetti.

Ve SARS’ın en zirve olduğu dönemlerindeki gibi şimdi de kuş gribinin insandan insana bulaşabileceği ve Asya’dan dünyaya yayılabileceği endişesi panik ve korkuya yol açıyor. Şimdiye kadar bu endişe doğrulanmadı. Ancak Tayland’dan gelen ve nezle olan her turiste potansiyel kuş gribi taşıyıcısı muamelesi yapılıyor. Gazeteciler, tropikal enstitülerin önünde pusuya yatıp, bir pandemi ya da süper katil virüs haberi çıkmasını bekliyor.

Genelde abartılı yaklaşımlara pirim vermeyen Dünya Sağlık Örgütü bile felaket senaryosunun gerçekleşmesinden endişe ediyor. Yani insandaki kuş gribi virüsünün normal bir grip virüsüyle temas ederek bu iki virüsün korkunç bir başka virüs meydana getirmesi ve ardından milyonlarca insanın bu korkunç virüse kurban gitmesi olasılığı dile getiriliyor. Abartılı panik havasına rağmen isteyen herkes hala kızarmış tavuk yiyebilir ya da korkmadan Asya ülkelerine seyahat edebilir.

Yine de dünya, aşı ve acil durum planları ile kendini gayet gerçekçi olan böyle bir olaya hazırlamalı. Dünya Sağlık Örgütü bu konuda çalışmalar yürütüyor. Çünkü artık eski zamanlardan farklı olarak küreselleşen dünyada enfeksiyon bölgeleri dünyadan soyutlanmış değil.

Hayvanlar dünyanın dört bir yanına nakliye edilebiliyor, hayvanlarla birlikte virüs ve diğer hastalık yapıcı mikroplar da taşınıyor. İnsanlar yanlarında, çantalarında belki SARS belki kuş gribi virüsleri taşıyarak bir günde Asya’dan Avrupa’ya, oradan ABD’ye dünyanın her tarafına seyahat edebiliyorlar. Bu durum böyle olduğu sürece ithalat yasakları, hayvanların kesilerek öldürülmesi ya da alelacele dezenfekte edilmesiyle bir salgının önlenebileceğinden yüzde 100 emin olamayız."