1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Muhalefet: Uyum yaptırımla değil, teşvikle olur

11 Eylül 2010

Almanya’da uyum sağlamayan göçmenlere yaptırım uygulanması talep edildi. Muhalefet partilerinden siyasetçilere göreyse uyum sadece teşvikle sağlanabilir. Uyum nasıl teşvik edilir, göçmenlerin bundan kazanımı ne olur?

https://p.dw.com/p/P9qZ
Fotoğraf: picture-alliance/ dpa

Almanya nüfusunun yaklaşık beşte birini göçmenler oluşturuyor. Ülkede 15 milyon 600 bin civarında göçmen kökenli yaşıyor. Alman İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere’in verdiği sayılara göre bu göçmenlerin yaklaşık bir milyon yüz bini yeterince Almanca bilmiyor, bu nedenle uyum konusunda sorunlar yaşıyor. Bu sorunları aşmak için de bu göçmenlere yönelik Almanca kursları düzenleniyor, göçmen kökenli çocuklar okul öncesi dönemde Almanca öğrenmelerini sağlayacak önlemler alınıyor.

”Eyleme geçmek gerek”

Öte yandan, siyasetçiler ve uzmanlar Almanya’da yaşayan göçmenlerin çoğunun topluma uyum sağladığını vurguluyor. Eski Alman Meclisi Başkanı Hristiyan Demokrat Rita Süssmuth da, geçtiğimiz günlerde Berlin’de katıldığı bir panelde göçmenlerin çoğunun üzerine düşeni yaptığını, genç seçkinler olarak nitelenebilecek bir grubun oluştuğunu söyledi. Türklerle ilgili çeşitli projelerde görev alan, İstanbul’da kurulması planlanan Türk-Alman Üniversitesi’nin koordinatörlüğünü yürüten Süssmuth, uyumun yaptırımla değil teşvikle artırılacağı görüşünü savunuyor. Süssmuth, bugüne kadar göç ve uyum konusunda çok konuşulduğunu, ama artık konuşulanların hayata geçirilmesi gerektiğini, göçmenlerin teşvik edilmesi gerektiğini dile getirdi.

Göçmenlere yönelik teşvikler

Alman İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere’in geçtiğimiz günlerde açıkladığı uyum programı göçmenlere verilen teşviğin artırılmasını öngörüyor. Programın ağırlığını göçmenlerin küçük yaşlardan itibaren Almanca öğrenmelerini sağlayacak önlemler oluşturuyor. Göçmen kökenli çocukların Almanca öğrenmesi iyi bir eğitim alabilmelerinin şartı olarak görülüyor. Ancak uzmanlar uyumun anahtarlarından biri sayılan eğitim sisteminin göçmenlere fırsat eşitliği sağlamakta yetersiz kalmasını eleştiriyor.

Çalışma hayatında teşvik

Bunun yanı sıra eğitimini tamamlayan, meslek sahibi olan, yani topluma uyum sağlayan göçmenler de istihdam piyasasında sorunla karşılaşabiliyor. Alman Vakıfları Göç ve Uyum Bilirkişi Konseyi Başkanı Klaus Bade, farklı kültürlerden gelen, farklı dilleri bilen göçmenlerin oluşturduğu potansiyelin işverenler tarafında yeterince değerlendirilmemesini eleştiriyor. Bade, durumu bozuk bir paternoster asansöre benzeterek sözlerini şöyle sürdürdü: Göçmenleri teşvik için geniş olanaklar sunuyoruz. Aşağıda asansöre bindiriliyorlar, ancak yukarıya ulaştıklarında çeşitlilik yönetiminden sorumlu kişilerin elini uzatması gereken yerin önünden geçerek, tekrar ne yapacaklarını bilemeden aşağıya iniyorlar. Burada sistemde bozukluklar var.”

Göçmen kotası


Bu çerçevede göçmenlerin istihdam piyasasında teşvik edilmesi için getirilen önerilerden biri göçmenlere yönelik kota uygulanması. Sol Parti, Birlik 90/Yeşiller Partisi’nin yanı sıra Sosyal Demokrat Parti de göçmenlere kota uygulanmasından yana. Sosyal Demokrat Parti İçişleri Uzmanı Dieter Wiefelspütz ise kota uygulanmasa bile özellikle kamu hizmetinde göçmenlerin sayısının artırılması gerektiği görüşünü savunuyor. Wiefelspütz, Deutsche Welle Türkçe Servisi’ne yaptığı açıklamada Almanya’da yaşayan Türk erkeklerinin nüfusa oranı kadar Türk kökenli polislerin sayısının artması gerektiğini belirtti. Wiefelspütz, mecliste, hatta kendi partisinde de göçmen kökenlilerin daha fazla yer alması gerektiğini dile getirdi.

Uyum göçmenlere ne sağlıyor?

Peki, Alman siyasetçilerin, uzmanların tanımladığı şekilde topluma uyum sağlayan göçmenlerin kazanımı ne? Wiefelspütz, bu soruyu şöyle yanıtladı: ”Ülkemiz Almanya’da yaşayan insanlar, eğer iyi eğitim ve meslek eğitimi almışlarsa, genellikle kendilerini kabul ettirmekte, yaşamlarını sürdürecek parayı kazanmakta zorlanmazlar. Refah düzeylerini artırmak için çalışabilirler. Bu toplumun saygı gören bireyleri olurlar. Kanımca bunlar verilen ödüllerdir.”


© Deutsche Welle

Jülide Danışman / Berlin

Editör: Ahmet Günaltay