1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Neonazilere neden Türk ismi verildi?

Murat Celikkafa2 Mayıs 2013

Berlin’de polise bilgi sızdıran Neonazilere, Türk isimlerinin verildiği iddialarına, politikacılardan tepki geldi. Yeşiller Partili milletvekili Memet Kılıç, ırkçı görevlilerin bu isimleri vermiş olabileceği kanısında.

https://p.dw.com/p/18QwE

Alman güvenlik birimlerinin, NSU terör hücresine ilişkin yürüttüğü soruşturmadaki hata ve skandalların ardı arkası gelmiyor. 8 Türk, 1 Yunan ve bir Alman polis olmak üzere, en az 10 kişi öldürmekle suçlanan örgütün hayatta kalan son üyesi Beate Zschäpe’nin yargılanacağı davaya günler kala, bir skandal daha ortaya çıktı. Hürriyet gazetesinin Avrupa baskısında yer verdiği haberine göre, Berlin Eyalet Polis Teşkilatı’nın "gizli" damgalı bir belgesinde Neonazi muhbirlere Türk kod isimlerinin verildiği ortaya çıktı. Hürriyet Avrupa’nın, elde ettiğini kaydettiği 149 nolu gizli belgede, Berlin Eyalet Mahkemesi savcılığının onayıyla, üç güvenilir kişinin soruşturma çerçevesinde hizmete alındığı belirtiliyor ve "güvenilir kişiler" olarak adlandırılan muhbirlere, "İbrahim 562, Murat 620, Adnan 672" kod adlarının verildiği kaydediliyor.

Neden bu isimler verildi?

Federal Meclis’in Yeşiller Partili milletvekili Memet Kılıç, bu gelişmeyi şöyle değerlendiriyor: "Ben bunu çok yadırgadım. Çok alışılagelmişin dışında bir şey. Almanya’da bu tür şeyler oluyor. Örneğin zamanında oldukça fazla suç işlemiş olan bir Türk genci sınır dışı edildi. Kendisinin ismi Muhlis olduğu halde, onun ismi Mehmet olarak anonümize edilmişti. Yani Türklere daha çok uysun, daha yaygın bir isim. Onu da garipsemiştim ama bu sefer çok daha garip. Yani bu muhbirler, zaten ırkçıların bulunduğu organizasyonlardan seçiliyor, oradan haber versin diye. Birçoğu da tehlikeli ırkçılardan oluşuyor zaten. Polis neden onlara Türk ismi verme ihtiyacı duymuş, bunu bilmek gerekir. Bilemiyorum, bence bu Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın içerisinde, bu işlerle görevli olanların kendilerinde de ırkçılık olabilir. Bu nedenle, bu tür isimler vermiş olabilirler. Bunun takip edilmesi gerek."

Alman istihbaratındaki deprem

10 yıl boyunca, para karşılığında Neonazi müzik gruplarıyla ilgili edindiği bilgileri, Berlin Eyalet Polisi’ne aktaran Thomas S.’nin, yetkililerce ‘İbrahim 562’ kod adıyla anıldığı belirtiliyor. Sabıkalarından ötürü muhbir olarak çalıştırılmaması gerektiği ortaya çıkan Thomas S.‘nin, NSU’nun hayatta kalan tek üyesi Beate Zschäpe ile yakın ilişki içinde olduğu ve muhbirin 2002 yılında Beate Zschäpe, Uwe Böhnhardt ve Uwe Mundlos’un kaldıkları adresi polise verdiği belirlenmişti.

Deutschland Parteien Die Grünen Memet Kilic
Yeşiller Partisi milletvekili Memet KılıçFotoğraf: Imago

2000-2007 yılları arasında 8’i Türk 10 kişiyi öldürmekle suçlanan Neonazi terör hücresiyle bağlantılı skandallar zinciri, Alman istihbaratında büyük deprem yaratmıştı. Cinayetlerin ortaya çıktığı gün olan 4 Kasım 2011 tarihinden bir hafta sonra iç istihbarat teşkilatında önemli ölçüde dosya yok edildiğine dikkat çeken Kılıç, bunların ırkçılarla ilgili dosyalar olduğunun ortaya çıktığını belirtiyor. Bundan 6 ay sonra yine iç istihbarat teşkilatı yöneticilerinden birinin, 200 dosyanın daha imha edilmesi emrini vermesi ve dosyaların yok edilmesi üzerine, Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Heinz Fromm'un istifa etmek zorunda kaldığını hatırlatan Kılıç, "Bu skandallar olduğunda, her seferinde 'herhalde daha fazlası olmaz' diye düşünmüştük" diyor.

'Yeni skandallar da ortaya çıkacaktır'

Yeşiller Partili politikacı, "Bu tür olaylar, biz daha olmaz dedikçe, yeni şeyler çıkıyor. Sanıyorum; ister Anayasayı Koruma Teşkilatı olsun, ister polis teşkilatı, burada var olan zihniyet bazı şeyleri kötü duruma sokmuş ve korkarım araştırıldıkça daha yeni skandallar ortaya çıkacaktır. Ama en iyisi şimdi çıksın. 'Korkulu rüya görmektense uyanık yatmak iyidir' demiş atalarımız. Bir an önce her şey ortaya çıkıp, biz bu güvenlik teşkilatlarını yeniden yapılandırabilirsek, personel olarak da yeniden yapılandırabilirsek, iyi şeyler olabileceğini düşünüyorum" diye konuşuyor.

Berlin polisi konuyla ilgili soruları yanıtsız bıraktı. Alman dpa ajansı muhabirine konuşan Berlin Eyalet Polisi sözcüsü, "gizli belgeler hakkında bilgi verilmediğini" açıkladı.

Berlin Eyalet Meclisi‘nin Yeşiller Partili milletvekili Özcan Mutlu da Hürriyet Avrupa’ya yaptığı değerlendirmede, "şoke olduğunu" belirterek, olaya karışan polis memurlarının görevden alınmasını talep etti.

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Başak Demir

Editör: Beklan Kulaksızoğlu