Neredeyse bir Bond filmi

Yaşananlar neredeyse bir James Bond filmini andırıyor: Amerikan Merkezî Haberalma Teşkilatı CIA'in Başkanı David Petraeus geçen hafta evlilik dışı ilişkisi olduğu gerekçesiyle görevinden istifa etmişti. Skandal, CIA Başkanı’nın sevgilisi Paula Broadwell'in, başka bir kadını Petraeus’tan uzak durması için tehdit etmesi üzerine FBI'ın başlattığı soruşturma sonucu ortaya çıkmıştı. ABD Savunma Bakanlığı da şimdi Broadwell'den tehdit mesajları aldığını ileri süren Jill Kelley ile "uygunsuz iletişim kurduğu" gerekçesiyle Afganistan'daki NATO güçlerinin komutanı General John Allen ile ilgili soruşturma başlatıldığını açıkladı. Medya da Petraeus'un ilişkisinin ayrıntılarını didik didik etmeye devam ediyor. Washington'da yanıtı aranan sorular ise Petraeus’un sevgilisine askeri sırları aktarıp aktarmadığı ve FBI’ın Başkan’ı ve Kongre’yi bu konuda bilgilendirmek için neden uzun süre beklediği.

Petraeus susuyor

David Petraeus, CIA başkanlığından istifa ettiği günden bu yana susuyor. Eski sözcüsü Stephen Boylan, Petraeus’un önce eşi ve ailesiyle arasını düzeltmesi gerektiğini söylüyor ve "Kendisi yıkılmış durumda. Ailesinin bu olayın üstesinden gelmesi için uzun zaman gerekiyor, ama sonunda başaracaklardır.” şeklinde konuşuyor.

Kıskanç sevgilinin tehditleri

Boylan, istifa haberinden sonra Petraeus ile telefonlaşan yakın arkadaşlarından biri. Eski CIA Başkanı’nın, biyografisini yazan Paula Broadwell ile ilişkisinin yaklaşık 10 ay sürdüğünü belirten Boylan, Petraeus’un dört ay önce ilişkiyi noktaladığını söylüyor. Aslında CIA Başkanı’nın bu evlilik dışı ilişkinin bir hata olduğunu yaz aylarında fark etmiş olması gerekiyor, zira Petraeus, kıskanç sevgilisinin başka bir kadına tehdit içeren anonim e-postalar gönderdiği konusunda FBI tarafından bilgilendirilmişti.

Petraeus'un eski sözcüsü, diğer kadın, 37 yaşındaki Jill Kelley'le ilişkilerinin ise sadece arkadaşça bir çerçeve içinde olduğunu belirtiyor. Kelley’nin, kendisine gelen tehdit dolu mesajları FBI’ya iletmesinin ardından soruşturma başlatılmış, önce mesajları gönderenin Paula Broadwell olduğu, ardından da Broadwell’in Petraeus ile ilişki yaşadığı ortaya çıkmıştı.

Broadwell’in geçmişteki başka adımları da Petraeus’u tedirgin etmişti. Denver Üniversitesi’ndeki bir konuşma sırasında perde arkası bilgileri kamuoyuna aktaran Broadwell’in, "Belki duymuşsunuzdur: CIA, Bingazi’de bazı Libyalı milisleri tutuklamıştı. Konsolosluk binasına yönelik saldırı, aslında bu tutukluları kurtarma amacı taşıyordu.” şeklindeki sözleri epey olay olmuştu.

"Olaya gerekli özenle eğilmemiz gerek. Ve bunu da yapacağız”

Bu tür açıklamalar ve Broadwell’in bilgisayarında gizli belgelerin bulunduğu yönündeki haberler, başkentte büyük tedirginlik yarattı. Senato'nun İstihbarat Komisyonu başkanı Demokrat Dianne Feinstein, soru işaretlerinin giderilmesini talep ediyor. "Olaya gerekli özenle eğilmemiz gerek. Ve bunu da yapacağız.” diye konuşan Feinstein ayrıca, Petraeus’un geçen hafta Bingazi’ye yaptığı resmi gezide ne gibi bilgiler edindiğini de öğrenmek istiyor. Bugüne kadar, yönelttiği sorulara cevap alamadığını belirten Demokrat Senatör, gerekirse Petraeus'u resmi olarak bilgi vermeye çağıracaklarını da söyledi.

ABD Temsilciler Meclisi İç Güvenlik Komisyonu Başkanı Cumhuriyetçi Peter King de Başkan’ın olanlardan neden ancak seçimlerden iki gün sonra haberdar edildiğini bilmek istiyor ve "CIA Başkanı hakkında soruşturma yapılacağı belli olur olmaz, FBI’ın bunu derhal Başkan’a bildirme zorunluluğu vardı.” diyor.

FBI kendini savunuyor

FBI ise itidalli bilgilendirme politikasını savunuyor. Soruşturmanın Ekim sonuna kadar sürdüğünü belirten FBI yetkilileri, ulusal güvenliğin tehlikede olduğuna dair ellerinde herhangi bir veri bulunmadığını iddia ediyor. Federal Soruşturma Bürosu, sadece bir seks ilişkisinin Beyaz Saray ve Kongre’ye bilgi vermek için yeterli olmadığını kaydediyor.

Soru işaretleri giderilmiş değil

FBI’ın açıklamaları, hukuki açıdan doğru bir tablo çiziyor, ancak yine de kurumun tutumunu eleştirenleri tatmin etmiyor. FBI’ın bu soruşturmadan yalnızca bağlı olduğu Adalet Bakanlığı’nı haberdar ettiğinin ortaya çıkmasından sonra, Adalet Bakanı Eric Holder’in gerçekten de bakanlık çalışanları tarafından ancak seçimlerden sonra bilgilendirilmiş olabileceği pek inandırıcı görülmüyor. Ayrıca Holder’in böyle bir haberi Başkan Obama’dan saklayıp saklamayacağı da spekülasyonlara konu oluyor.

ABD Başkanı, ikinci kez Beyaz Saray’a seçilmesinin daha ilk haftasında can sıkıcı sorulara cevap vermek zorunda. Obama belki de neden tatile çıkmasının mümkün olmayacağını biliyordu.

© Deutsche Welle Türkçe

Martin Ganslmeier (Washington) / Çeviri: Aydın Üstünel

Editör: Hülya Köylü Schenk