1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

NOZ: Trump toplumun bölünmesini kışkırtıyor

2 Haziran 2020

Alman basınındaki yorumlarda ABD’de George Floyd’un polis tarafından öldürülmesiyle başlayan gösterilerde hükümetin tavrı ve Lufthansa‘nın AB Komisyonu’nun şartlarını kabul ederek yardım paketini onaylaması öne çıkıyor.

https://p.dw.com/p/3d7qL
New York da protestolara sahne oldu
New York da protestolara sahne olduFotoğraf: Reuters/M. Segar

02.06.2020 - Alman basınından özetler

Neue Osnabrücker Zeitung gazetesi Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) Minneapolis kentinde George Floyd'un bir polis memuru tarafından öldürülmesi sonrasında çıkan olaylarda Başkan Donald Trump'ın tutumunu ele alıyor.

"Yapısal ırkçılık Amerikan toplumunundaki her alanı karakterize ediyor. Minneapolis'te George Floyd belki en güncel örnek, ancak polisin siyahlara karşı uyguladığı şiddetin son kurbanı olmayacak. Refah düzeyi yüksek bu kentte beyaz vatandaşlar siyahlara göre üç kat fazla para kazanıyor. Koronavirüs, siyah toplumu hem ölüm oranları hem de işini kaybetme ya da iflas etme gibi ekonomik etkilerle daha fazla vuruyor. Ya başkan ne yapıyor? Toplumun bölünmesini kışkırtıyor ve çıkan olaylar nedeniyle her zamanki gibi kanıt olmadan solcu antifaşistleri suçluyor. En tepeden beslenen bu ırkçılık da iç savaş öncesi izlenimi yaratan görüntülere neden oluyor."

Badische Zeitung gazetesinde de aynı konu işleniyor.

"Az ve öz olarak Trump George Floyd'un acımasız bir şekilde öldürülmesinden duyduğu üzüntüye kıyasla, kızgın protestocuların şiddetinden dolayı çok daha büyük öfke duyuyor. Araçlar ve iş yerleri yandığında devlet tabii ki müdahale etmeli. Ancak 'yağma başlarsa ateş de başlar' sözü, vatandaş hakları için mücadele edilen dönemde ırk ayrımının en ateşli savunucularından biriden gelmiyorsa, durumu yatıştırmaya katkı sağlamaz. Trump yine ırkçı fikirlerle flört ediyor. Ve her zaman yaptığını yapıyor: Düşman ara, ülkeyi böl, çatışmayı alevlendir. Bu şekilde şiddete son verilmez, şiddet tırmandırılır."

Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesindeki yorumda, Lufthansa teftiş kurulunun, AB Komisyonu'nun şartlarını kabul ederek, yardım paketini onaylaması konu ediliyor.

"Lufthansa AB Komisyonu ile yaşadığı anlaşmazlıktan belirgin bir şekilde yarar sağlayarak çıkıyor. Lufthansa'nın daha güçsüz olmasını isteyen cephe yarıldı ve ortada buluşulmadı. Brüksel'de aşırı taleplerin, Almanya'da AB'ye eleştirel yaklaşan cepheye bir kapı açabileceği görüşü galip geldi. Bu biraz rekabetten çok daha ağır bir fatura olurdu. Komisyon, uzlaşarak biraz daha oyun alanı kazanmış oldu. Eğer krizden önce sağlıklı bir yapısı olan bir gruba planlandığı gibi çok sert bir müdahalede bulunsaydı,  gelecekteki diğer vakalarda çok daha kötü koşullar ve çok daha acı müzakereler kaçınılmaz olurdu."

Ludwigsburger Kreiszeitung gazetesi de Lufthansa teftiş kurulunun yardım paketini onaylamasını ele alıyor.

"Bu uzlaşma idare eder. Lufthansa, Frankfurt ve Münih'teki bazı kalkış ve iniş slotlarını kaybedecek ancak Brüksel'in en başta istediği kapsamda değil. Uçuşların korona öncesi dönemdeki seviyeye ne zaman döneceği belirsiz. Slotlarda temkinli bir indirimin ilk başta çok fazla can yakmayacak. Ryanair gibi ucuz havayolu şirketleri de bu boşluğu dolduracak. Yolcular bilet fiyatlarının ucuzlamasını ümit edebilir, en nihayetinde rekabet işleri canlandırır. Bazı devavantajlar olacağı da belliydi. Devletin fiili katılımı ile en azından başka bir şirket tarafından satın alınması engellenmiş oldu."

dpa,AFP/SSB, JD

©️Deutsche Welle Türkçe