1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Obama sorumluluğu üstlendi

8 Ocak 2010

ABD Başkanı Barack Obama, bir ABD uçağına bulunulan saldırı girişimi sonrası ortaya çıkan güvenlik boşluğunun tüm sorumluluğunu üzerine aldığını açıkladı.

https://p.dw.com/p/LOZe
Fotoğraf: AP

ABD Başkanı Barack Obama, 25 Aralık’ta bir yolcu uçağını düşürmek amacıyla teşebbüs edilen saldırının ardından dün üçüncü kez kamuoyunun karşısına çıktı. Obama, saldırı girişiminin ortaya çıkardığı güvenlik boşluğunun tüm sorumluluğunu üzerine aldığını söyledi. Bunun tek bir insanın hatası olmadığını kaydeden Obama, sorunun sistemle ilgili olduğunu kaydetti. Ulusal güvenlikle ilgili her alanda kapsamlı değişiklikler yapılması yönünde talimat veren ABD Başkanı, yolcu taramasının sıkılaştırılmasından, terör kuşkulularının izlenmesini sağlayan isim listesinin genişletilmesine değin bir dizi reforma gidileceğini belirtti.

ABD Başkanı Barack Obama, yaptığı konuşmada, ABD’nin savaşta olduğunu açıkça belirtti. Ancak Obama soyut “terörizm“ kavramına karşı savaştan ziyade, somut bir düşmandan bahsediyordu:

"11 Eylül’de bize saldıran ve yaklaşık 3 bin kişiyi öldüren, geniş kapsamlı bir şiddet ve nefret ağı olan El Kaide ile savaş halindeyiz. Bize tekrar saldırmayı planlıyorlar.“

“Obama'nın önlemleri daha agresif

ABD Başkanı düşmanı yenmek için hükümetinin her şeyi yapacağını söyledi. Ancak Obama başta eski Başkan Yardımcısı Dick Cheney olmak üzere çok sayıda Cumhuriyetçi tarafından eleştiriliyor. Cheney, “Obama’nın sanki ülke savaşta değilmiş gibi davrandığını” söylemiş ve “ABD’nin Bush dönemine kıyasla daha az güvenli olduğu” yönünde uyarıda bulunmuştu.

Washington’daki liberal Amerikan İlerleme Merkezi’nden ulusal güvenlik uzmanı Ken Gude, “yabancı ülkeler, Obama’nın Bush’tan daha farklı davrandığını düşünüyor” diyor:

"Obama hükümeti, konu terörizm olunca kamuoyunda bilerek daha suskun davranıyor. Başkan’ın Amerikan kamuoyuna susması belki de hükümetin tavrını yansıttığı şeklinde yanlış yorumlanıyor olabilir. Ancak terör ve El Kaide ile mücadele söz konusu olunca, aslında Obama hükümetinin önlemleri Bush hükümetininkinden daha agresif.“

Bu kapsamda, Pakistan’daki teröristlere düzenlenen füze saldırıları artarken, Yemen hükümetine terörle mücadelede mali ve lojistik destek de artırılıyor. Obama döneminde Afganistan’da El Kaide ile savaşan ABD askerlerinin sayısı da üç katına çıkarılıyor.

Düşman hafife alındı

Gude’ye göre, tüm bu önlemler, El Kaide’yi savunmaya geçmeye zorluyor. Noel Yortusu’nun ilk günü önlenen saldırı girişimi ABD istihbarat birimlerinin, düşmanı hafife aldığını açıkça gösterdi. Obama’nın terörle mücadele danışmanı John Brennan’ın Pakistan’daki El Kaide’nin bir uzantısı olarak adlandırdığı Arap Yarımadası’ndaki El Kaide’nin ne kadar tehlikeli olduğu da bilinmiyordu:

"Biz topraklarımıza saldırmak için uzun vadeli planlar yaptıklarını sanıyorduk. Bu planı uygulamaya çoktan hazır olduklarını fark etmemiştik. Şimdilik sonuçları kamuoyuna sunulan araştırma bunu gün ışığına çıkardı. Şimdi dersimizi aldık ve buna göre davranabiliriz.“

Brennan, burada olası bir saldırı girişimini önceden önleyebilmekten bahsediyor. Obama’nın istihbarat birimlerinin üst düzey temsilcileriyle yaptığı görüşmede talep ettiği bazı değişikliklerin yanı sıra uçuş güvenliği de önem kazandı. Obama şu uyarıda bulundu:

"ABD’ye gelen ve yurt içinde hareket eden binlerce uçağın güvenliğini garanti edecek standart bir çözüm yok. Bu nedenle pek çok alanda büyük yatırımlar yapılması gerekiyor.“

Ancak Obama’nın danışmanı Brennan, daha geçen hafta, örneğin bir vücut tarayıcının patlayıcıları tespit edip edemediğinin kesin olmadığını söylemişti. Saldırı girişimini planlayan Nijeryalı Ömer Faruk Abdülmuttalib, patlayıcıları iç çamaşırında gizlemişti.

Küba ve Nijerya'dan protesto notası

ABD İç Güvenlik Bakanı Janet Napolitano, daha saldırı girişimi ortaya çıkmadan önce, 300 ABD havaalanına 40 tarayıcının yerleştirilmesinin planlanmış olduğunu söylemişti. Şimdi bu sayının yeterli olup olmadığı tartışılıyor:

"Güvenlik önlemleri pek çok katmandan oluşuyor. Bunlar en yeni röntgen aletleri, metal detektörler, patlayıcıları tespit eden yöntemler, köpek ve memurların nasıl kullanılacağı, davranışların analizi, sivil ve üniformalı görevli sayısının arttırılmasından oluşuyor. Son olay nedeniyle, tüm bu önlemleri sertleştiriyoruz.“

Bu önlemler arasında belirli ülkelerden gelen yolcuların daha sıkı kontrolden geçirilmesi de bulunuyor. Kara listeye alınan Küba ve Nijerya, bu kararından dolayı ABD'ye protesto notası verdi.

Christina Bergmann / Çeviri: Başak Sezen

Editör: Ahmet Günaltay