1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Ozon tabakası endişelendiriyor

Silvia Oster19 Ekim 2005

Ozon tabakasındaki delik yeniden büyümeye başladı. Uzmanlar, ek önlemler alınmasını talep ediyor. alınan önlemler sonucu durdurulan ozon tabakasındaki deliğin büyüklüğünün, son ölçümlere göre Avrupa kıtası büyüklüğünde olduğu belirtildi...

https://p.dw.com/p/AaUb
Ozon tabakasındaki delik, Avrupa kıtasının büyüklüğünde
Ozon tabakasındaki delik, Avrupa kıtasının büyüklüğündeFotoğraf: dpa

Yerkürenin 20 kilometre yüksekliğinde yer alan ozon tabakası, bizler açısından zararlı güneşin ultraviyole ışınlarını süzer. Ozon tabakasının özellikle kutuplar üzerinde incelmeye başladığı, bundan 20 yıl önce tespit edildi. O tarihten itibaren ozon tabakası, uzmanlar tarafından gözlem altına alındı. Uluslararası alanda alınan muhtelif önlemler sonucunda ozon tabakasındaki deliğin büyümesi durdu. Ancak bu eylül ayında deliğin Avrupa kıtasının büyüklüğüne ulaştığı belirlendi.

Kanada’nın Montreal kentinde bundan yaklaşık 18 yıl önce, kısaca FCKW olarak adlandırılan kloroflorokarbon gazının atmosfere salınımını kısıtlamak için uluslararası bir konferans düzenlendi. Konferans, toplam 180 ülke temsilcisinin ozon tabakasının katili olarak bilinen kloroflorokarbona karşı bir anlaşmanın imzalanmasıyla sonuçlandı. O tarihten itibaren ozon tabakası ağır ağır kendini onarmaya başladı.

Tehlike devam ediyor

Ozon yoğunluğunu 1990 yılından bu yana toplam 3 uyduyla inceleyen Avrupa Uzay Ajansı’nın uzmanlarından Frank-Jürgen Diekmann, tehlikenin varlığını korumaya devam ettiğini söyledi. Dr. Frank-Jürgen Diekmann, sözlerine şöyle devam etti: “Ozon yoğunluğu geçen yıllarda istikrara kavuşurken delik küçüldü. Ancak özellikle 2003 ve bu yıl olmak üzere Antarktika üzerindeki ozon deliklerinin rekor büyüklüğe ulaşmasını bekliyoruz. Bu yüzden ozon tabakası konusundaki hassasiyetimiz devam etmeli.“

Max Planck Enstitüsü uzmanlarından Christoph Brühl ise meteorolojik koşulların özellikle kuzey yarımküredeki tehdide etkisine dikkat çekti. Uluslararası kamuoyunun ozon tabakasında delik denince Antarktika’ya baktığına dikkat çeken Brühl, “Oysa kuzey yarımkürenin tamamı için tehlike söz konusu olabiliyor. Tehlike, farklı meteorolojik koşullara bağlı olarak gelişiyor“ diye konuştu.

40 – 50 yıl sürebilir

Uzmanlar, ozon tabakasındaki deliklerin giderilme sürecinin 40 - 50 yılı bulabileceğine işaret ediyor. Kloroflorokarbon gazı bu süre içinde atmosferde varlığını korumaya devam edecek. Max Planck Enstitüsü uzmanı Christoph Brühl, hava koşullarındaki değişimin ozon tabakasıyla bağlantısına değinerek şunları söyledi:

“Hava koşullarının bize yardımcı olup mart ayı sonunda tehlikeli sürecin son bulması söz konusuydu. Ancak umudumuzu meteorolojik koşullara bağlamamalıyız. Bu zaman dilimi nisan ayına kadar genişleyebilir, böyle bir durumdaysa Almanya haziran ayından daha fazla ultraviyole ışınına nisan ayında maruz kalabilir.“

Önlemler yetersiz

Christoph Brühl, 1987 tarihli Ozon Tabakasını İncelten Maddelere Dair Montreal Protokolünün günümüz koşullarında yetersiz kaldığını, propan, butan ve karbondiyoksit gibi gazların atmosfere salınımına karşı gereken önlemlerin alınması gerektiğine dikkat çekiyor. Brühl, „Şimdiye kadar kaydedilen mesafe maalesef yetersiz. Sera gazı üretimine tamamen son versek dahi şimdiye kadar tahrip ettiğimiz alanın kendini yenilemesi mümkün değil. En azından biz buna tanık olamayacağız“ diye konuşuyor.