Papandreu: AB, Kıbrıs'ta çözüme destektir

Kıbrıs adasının iki toplum lideri, Birleşmiş Milletler'in baskısıyla ve “kerhen” de olsa aynı devlet çatısı altında buluşma yolundaki müzakerelerini sürdürmeyi kabul edince, bu kez 1 Mayıs tarihine kadar bulunabilecek çözüm seçenekleri konusunda yoğun bir tartışma başladı.

Partisi Pasok’un genel başkanlığına seçilen ve kendine şimdiden Yunanistan’ın müstakbel başbakanı gözüyle bakılan Yorgo Papandreu, Kıbrıs toplumlararası sorununun çözümü çabalarında en son ve en zorlu aşamaya gelindiği görüşünde. Yunan devlet adamı buna karşın Kıbrıs’ın AB üyeliği sürecinin, şimdiki nihai müzakerelere ivme sağlayacak bir faktör olarak görülmesi gerektiğini de söylüyor. Yunanistan Dışişleri Bakanı, bu müzakere turunun ardından Kıbrıs konusunda sağlanacak anlaşmanın, yerleşme hakkı ve serbest dolaşım gibi AB ilkeleriyle ne ölçüde bağdaşabileceği sorusunu şöyle yanıtlıyor:

Avrupa ruhuna uyum

“AB, Kıbrıs konusundaki bir çözüm formülünü ancak bunun Avrupa ruhuna uyumu ölçüsünde onaylayacaktır. Bunun anlamı; 'Acquis Communautaire'in, yani AB kurallarının, belki ancak kısa bir geçici sürenin dışında ihlal edilmemesi gerekir. Birliğe girişleri sürecinde şimdiye kadar da bir çok ülkeye bazı alanlarda zamanla süreli bazı ayrıcalıklar tanındığı olmuştur. Örneğin kişilerin ve sermayenin serbest dolaşımı konusunu bunların arasında sayabiliriz. Kısacası Kıbrıs’la ilgili olarak da süreli bir ayrıcalık tanınabileceğinden yola çıkabiliriz.”

Eski mülkler sorunu

Adanın her iki kesimine de yeni müzakere süreci öncesi umut ve kuşkunun yan yana seyrettiği bir atmosfer hakim. Tarafların çözüm konusundaki yaklaşımları arasında hala belirgin farklılıkların bulunduğundan söz ediliyor. Örneğin Rumların adanın kuzeyindeki eski mülklerine yeniden kavuşup kavuşamayacağı sorusu henüz yanıtlanamıyor. Yorgo Papandreu, bu konuların zaman içinde çözümlenebileceğini, şu aşamada işlevsel, yani günün gerçeklerini gözeten bir uzlaşmanın gerekli olduğunu beyanla şöyle sürdürüyor:

Çözüm BM çerçevesinde işletilsin

“Kıbrıs Rum hükümeti, haklı olarak, Kıbrıs sorununa getirilecek çözüm formülünün BM çerçevesinde işleyebilecek nitelikte olmasını istiyor. AB ve Komisyonu'nun yanısıra üye devletlerin ısrarı da bu yönde. Fakat ben bu noktada Kıbrıslı Türklerin de, kendilerine AB çerçevesinde eşit bir rol ve söz hakkı tanınacağı konusunda emin olmak istemelerini anlayışla karşılıyorum. “

Kampanyada Kıbrıs yok

7 Mart tarihinde yapılacak Yunanistan parlamento seçimleri öncesinde her iki merkez partisinin de Kıbrıs dışındaki konuları kampanyalarına taşımış olmaları ise dikkat çekici. Gerek giderek sağa kayan sosyalist Pasok partisi, gerekse muhafazakar Yeni Demokrasi bu seçimlerde daha çok sosyal ve ekonomik söylemlerle seçmenlerine ulaşmayı deniyorlar.