1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Pasifik Okyanusu'nda erken uyarı sistemi

Arthur Landwehr28 Aralık 2004

Hint Okyanusu’nun aksine Pasifik Okyanusu’nda erken uyarı sistemi bulunuyor. Pasifik Okyanusu’nda deniz dibindeki hareketi ölçen ve gerektiğinde halkı olası tehlikelere karşı uyaran bir sistem bulunmakta...

https://p.dw.com/p/Ab1R
Hint Okyanusu'nda tsunami oluşacağını önceden haber veren erken uyarı sistemi bulunmuyordu...
Hint Okyanusu'nda tsunami oluşacağını önceden haber veren erken uyarı sistemi bulunmuyordu...Fotoğraf: AP

ABD’nin batı kıyıları boyunca üzerlerinde beyaz dalga sembolü bulunan mavi levhalar dikkat çekiyor. Bunlar “tsunami” tahliye rotasını gösteriyor; yani dev dalgalar kıyıya doğru harekete geçtiğinde insanları geniş caddelere ve yüksek tepelere yönlendiren trafik işaretleri. Bunlara benzer başka levhalar da sığınaklara işaret ediyor.

Tsunami erken uyarı sistemi, Pasifik Denizi etrafındaki 26 ülke tarafından ortaklaşa kurulmuş ve bu sistem sayesinde insanların kıyıdan uzaklaşması için birkaç saat zaman kalıyor. Bu 26 ülke arasında ABD’nin yanı sıra Rusya, Japonya, Çin, Güney Amerika’nın kıyı ülkeleri ile Güney Pasifik’teki bazı adaların bağlı olduğu Fransa da bulunuyor.

Köln Rasathanesi Başkanı Dr. Klaus-Günther Hinzen, Hint Okyanusu’nda bu tür sistemlerin neden bulunmadığını “Bu sorunun şüphesiz bilimle bir ilgisi yok. Sistemin kurulması için gerekli tüm araç-gereç, tüm altyapı mevcut. Asıl sorun, bu bölgede ve çevredeki ülkelerin böyle bir sistem oluşturmak için uluslararası işbirliğini isteyip istememeleri ile ilgili” şeklinde açıklıyor.

Pasifik’deki erken uyarı sistemleri

ABD’nin Hawai adasında 1949 yılından bu yana kendi yerel uyarı istasyonu bulunuyor. Ancak Alaska’da 1964 yılındaki ağır deprem ve ertesinde meydana gelen tsunamiden sonra bir yıl içinde uluslararası bir sistemin kurulması kararlaştırıldı ve hayata geçirildi.

Pasifik Okyanusu ile üzerindeki adalar çevresinde deprem istasyonları, deniz dibindeki hareketlenmeleri 24 saat boyunca gözlüyor. Her sarsıntı anında Hawai’deki merkeze bildiriliyor, deprem bilimciler sarsıntının şiddetini ölçerek bunun bölgede ya da tüm Pasifik’te hangi büyüklükte dalgaların oluşmasına yol açacağını haber veriyorlar.

Halk olası tehlikelere karşı uyarılıyor

Denizde 7.0 şiddetindeki depremler büyük tehlike olarak değerlendiriliyor. Pasifik’in çeşitli bölgelerinde sensörler dalga boylarını ve denizdeki hareketliliği ölçüyor ve bu verileri tsunami merkezlerine gönderiyorlar. Daha sonra tsunami uyarıları, girift yapıdaki ve sürekli test edilen bir enformasyon ağı üzerinden yerel afet makamlarına bildiriliyor.

Yetkililer de halkı uyarıyor ve aynı zamanda önlemlerini hazırlamaya başlıyorlar. Kablo ağı üzerinden tüm televizyon programları doğrudan bu tür uyarılar için kesilebiliyor. Aynı zamanda uyarılar sahil korumaya ulaşıyor, bunlar da denizdeki balıkçıları ve tekneleri uyarıyor.

ABD, kıyı bölgelerinin tsunamiye karşı alacakları önlemler konusunda yıllar öncesinden talimatlar hazırlamış durumda. Bu talimatlar sığınak ve tahliye planları dışında, okullarda ve yerel birimlerde her yıl tsunami dersleri, talimler ve enformasyon programları içeriyor.